Bursa'nın Yenişehir ilçesine bağlı Kirazlıyayla köylülerinin kurşun-çinko madenine karşı kararlı mücadelesine yönelik jandarma baskısı devam ediyor. Köyü adeta abluka altına alan jandarmanın özelikle kadınların toplu olarak bir araya gelmesini önlemeye çalıştığı, köy içinde üç-dört kadının bir araya gelmesi durumunda bile evlerine kadar takip ettiği dile getiriliyor.
JANDARMA KADINLARI EVLERİNE KADAR TAKİP EDİYOR
Geçtiğimiz günlerde Bursa Çevre Platformu, Doğader, Bursa Barosu ve bir grup kurum temsilcisi ile köylülere desteğe giden Doğader ve Ekoloji Birliği Yürütme Kurulu üyesi Nezahat Akişli köyde özellikle kadınlara karşı jandarmanın çok yoğun bir baskı uyguladığını aktardı. Akişli şunları söyledi; "Köylü kadınlar meydanındaki çınarın altında üç kadın bir araya gelse hemen köyde bulunan jandarmalar gelip toplanmayın, ne konuşuyorsunuz gibi sözlerle kendilerine baskı uyguladıklarını anlattılar. Kadınlar, bırakın ağaç altında toplu olarak oturmayı köy içerisinde 3-4 kadın bir araya geldiklerinde bile jandarmaların peşlerine düştüğünü ve evlerine kadar takip ettiklerini söylüyorlar. Bundan son derece rahatsızlar" dedi.
KADINLARI YILDIRMA ÇABASI
Bu davranışın köylü kadınların bu mücadeledeki kararlılığına karşı onların gözünü korkutmak için yapılan bir şey olduğunu belirten Akişli, "Kadınlar köy erkeklerine oranla mücadelede çok coşkulu. Geçtiğimiz günlerde köylülerin gözaltına alınması, erkekler bırakılırken kadınların akşama kadar gözaltında tutulması ve daha sonrasında adli kontrol şartı ile salıverilmeleri hep bu kadınları yıldırma çabalarının bir sonucu" diye konuştu.
Akişli, köy muhtarı ve oğlunun madenden yana tavır takınmaları ve köyde her olan bitene dair jandarmaya ihbarda bulunmalarının da kadınlara yönelik baskıyı doğuran etmenlerden olduğunu söyledi.
HUKUKA UYGUN OLSA DA OLAĞAN ŞEYLER DEĞİL
Kirazlıyayla köylülerinin avukatlarından Osman Atalay Akman, köylülerin hayvan suladıkları göletin madene ait bir beton mikseri tarafından kirletilmesine karşı tepki göstermeleri sırasında yaşanan arbede nedeniyle 9 köylünün gözaltına alındığını hatırlatarak, "Dokuz kişiden ifadesi alınan erkekler serbest bırakılırken beş kadın sabahtan akşama kadar Yenişehir Jandarma karakolunda gözaltında tutuldular. Daha sonra da adli kontrol şartı ile savcılık tarafından serbest bırakıldılar. Baktığınızda bu durum yasalara uygun ama basit bir olaydan böylesine gözaltı kararları verilmesi, üç farklı yerde ifadenin alınması, sabah 8'den akşam 18'e kadar gözaltında tutulması hukuku uygun olsa bile olağan şeyler değil. Köylüler bu tür gözaltılara, jandarmanın bu davranışlarına alışkın değiller. Doğal olarak kendilerine uygulanan bu tutumu bir baskı olarak yoruluyorlar ve rahatsız oluyorlar" dedi.
JANDARMA KÖYDEKİ HER HAREKETLİLİĞİ İZLİYOR
Köylülerin, jandarmanın özellikle kadınların bir araya gelmesini önlemeye çalıştığı, şikayetlerinin de doğru olduğunu belirten Akman, "Valiliğin emri ile jandarma köydeki her hareketliliği izliyor. Bunu önleyici tedbir gerekçesine dayandırıyorlar ama biz bunu köylülerin bir araya gelmelerini, faaliyetlerini kısıtlayıcı ve baskı altında tutucu bir davranış olarak yorumluyoruz" dedi. Akman, kendilerinin de madene yönelik karşı suç duyurularında bulunduklarını ve bunların sonuçlarını beklediklerini belirterek, "29 Haziran’da madenle ilgili açılan davanın bilirkişi keşfi var. Bizler herkesi ve medya mensuplarını bilirkişi keşfine davet ediyoruz" diye konuştu.
PANDEMİ SÜRECİNDE BİLE HIZLI ÇALIŞMA
Kirazlıyayla köyünde 2013 yılından bu yana faaliyet gösteren Lübnan sermayeli Meyra madencilik şirketinin ruhsat alanını genişleterek köyün merasına flotasyon tesisis ve atık havuzu yapmak istemesine karşı köylüler aylardır direniyor. Ruhsat alanını 345 hektarın üzerine çıkarak şirketin tesislerinde günde 1000 ton, yılda 300.000 ton cevher işlenecek ve her gün 55 ton zenginleştirilmiş cevhere karşılık 894 ton pasa 110 dönüm atık barajına gömülecek. Köylülerin karşı çıkmalarına, eylemlerine rağmen Kovid19 pandemisi sürecinde bile şirket devlet kurumlarının da desteği ile flotasyon tesisi ve atık havuzu yapımına hızla devam ediyor.
İlgili haberler
Kirazlıyayla’da yaşam alanlarını savunan köylü kad...
Bursa Kirazlıyayla’da maden şirketine karşı köylülerin mücadelesi devam ederken bu sabah köylü kadın...
Çevre mücadelesinde bir kadın: Solange Fernex
Fransız politikacı ve çevreci Solange Fernex, 15 Nisan 1934’te Strasburg’da doğdu.
Salgından istifade edildi, Kızılcaköy’de JES için...
Kovid-19 salgını gündemdeyken salgını fırsata çeviren sermaye Kızılcaköy’de yapılması planlanan jeot...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.