‘Kaybeden iktidar kazanan alın teri, dayanışma ve mücadele olacak’
7 buçuk yıllık hemşireyken ihraç edilen Eylem Salar, bugün Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Urfa Şubesi Eş Başkanı. İhraç edilmek bugün onu mücadelesine çok daha bağlı hale getirmiş.

7 buçuk yıllık hemşire olan 37 yaşındaki Eylem Salar, bugün Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Urfa Şubesi Eş Başkanlığını yürütüyor. 29 Ekim 2016’da bir gece yarısı KHK’sı ile mesleğinden edilen kadınlardan biri olan Eylem, ihraç edilmesi sonrası bekar olması nedeniyle ailesinin yanına dönmesi çok ciddi baskı gördüğünü söylerken, bu baskıya karşı ciddi bir direnç göstererek düzenini bozmadığını da anlatıyor. “Bir yaştan sonra aile ile tekrar yaşamak hakikaten zor olabiliyor” diyen Eylem ihraç edildiğini öğrendiğinde hissettiklerini şöyle anlatıyor: “Bu ülkede yaşanan o kadar çok hukuksuzluk, hak gasbı, adaletsizlik var ki artık hiçbir şeye şaşırmaz hale geldik. Esasında, biz bile bazı durumları kanıksamaya başladık. Dolayısıyla psikolojik olarak çok etkilendiğimi söyleyemem, ancak “Eee şimdi ne yapacağız?” sorusuyla baş başa kaldık. Bir müddet afalladım, gelecek kaygısı, geçim derdi süreci başladı. Bir şey yapmalıydım, yapmalıydık. Bir müddet ailemin yanına gittim, ancak orada da yapamayacağımı görünce döndüm tekrar Urfa’ya. Sonrasında bir anda kendimi SES yönetimde buldum. Doğalında bir koşuşturmaca başladı zaten. Öte yandan da çalışmak zorundaydım. Özel sektöre gelince tam bir sömürü alanı, düşük maaşlar ve uzun çalışma saatleri vs… Bu nedenle özel sektörde çalışmayı hiç düşünmedim. Urfa’da yaşayan ve sendika yönetim süreçlerinde de yer alan 6 arkadaş oturup “Ne yapabiliriz?” diye düşündük. Çiçekçi dükkânı açma fikri gelişti. Amacımız sadece geçimimizi sağlamak da değildi. Hem bir dayanışma sergilemek hem de birbirimizle bağımızı koparmadan kolektif bir çalışma ortaya koymak istemiştik. Bazı araştırmalar falan derken bir anda Youtube’da arajman videoları izlerken bulduk kendimizi. Öğrendik ve çok da güzel de yaptık bu işi. Uzun süre de götürdük. Sonrasında ben kendi yoğunluğumdan ötürü ayrıldım, ancak arkadaşlar devam ediyorlar.”

Eylem Salar/Fotoğraf: Kişisel arşivi

‘AYAKTA DURABİLİYORSAM DOSTLARIM, SENDİKAM VE MÜCADELE SAYESİNDE’

İhracı sonrası sosyal izolasyon yaşamadığını dile getiren Eylem, güzel insanlarla daha derinlikli dostluklarının olduğundan bahsediyor bu süreçte. “Sendikal sürecin vermiş olduğu belki de bir durumdu ancak dayanışmanın, bir arada olmanın bir şeyleri paylaşmanın ne kadar kıymetli olduğunu da iliklerime kadar hissettim. Bazen çok üzerinde durmadığımız, anlamlandırmadığımız şeylerin aslında her dönemde hayat kurtarıcı olduğunu o zaman daha çok anladım. Yani demem o ki şu anda bu kadar güçlü ayakta durabiliyorsan dostlarım, sendikam sayesinde ve mücadelenin birebir içinde yer alışımla bağlantılı”.

İhraç edilen birçok insanın bu süreçte ciddi travmalar yaşadığını belirten Eylem, “Psikolojik tedavi gören eşinden boşanan, sevgilisinden ayrılan, intihar boyutuna varan süreçleri yaşayan ekonomik olarak ciddi sıkıntılar yaşayan çok arkadaşım oldu. Mücadeleden bir şekliyle kopan, içinde yer almayan, kendi kabuğuna çekilen arkadaşlarımız oldu. Ama gördük ki bu şekliyle ayakta durmak pek mümkün değil. İşimizi kaybettiğim yerde arayacağız. Maddi olarak kısmen sorun yaşıyorum açıkçası çok şeyden kısmak zorunda kaldım belki ama bu sürecin bana kattıkları inanın daha fazla. Elimden geldiğince bir şeyler yapma çabası, koşuşturmaca bana iyi geliyor. Öncesinden de tanıdığın ama çok yüzeysel görüştüğüm sonrasında çok güzel dostluklara evrilen arkadaşlarım oldu ki hiçbir şeye değişmem” tüm zorluklar karşısında dayanışmanın ve mücadelenin önemini üzerine basa basa vurguluyor. Kendinde eleştirdiği tek nokta ise bu süreçte ailesini çok ihmal ettiğini düşünmesi…

TAMAMEN KURUM AMİRLERİNİN İNİSİYATİFİYLE İŞTEN ATILDIK

Tüm haklarını geri kazanıp mesleğe döndüğünde işten atıldığı kurumda başlamak istediğini söyleyen Eylem, bunun nedenini de şöyle açıklıyor: “Tekrar döndüm, bakın bizi kendi lügatınızda terbiye etmeye çalıştıkça, bütün bu yaptıklarınıza rağmen biz daha da güçleniyoruz, demek için çünkü öne sürebilecekleri hiçbir gerekçe yokken tamamen kurum amirlerinin inisiyatifiyle işten atıldık. Bu süreçler gelip geçici elbette ama önemli olan bu süreçleri nasıl atlattığınız sizde bıraktığı travmaları mümkün mertebe bertaraf ederek hayatımızı sürdürmek öteki türlü yaşayan ölüler oluruz.”

‘KADINLAR DAHA ÇOK BİRBİRİNE KENETLENMELİ’
Eylem son söz olarak şu mesajı veriyor: “Kadın mücadelesini büyütmüş bu uğurda hayatını kaybetmiş kadın yoldaşlarımıza, Deniz Poyraz’a sözümüz var bizim, bulunduğumuz her alanda mücadelenin bir parçası olmak gibi bir tarihi sorumluluğumuz var. Dolayısıyla kadın cinayetlerinin, çocuk istismarının bu denli arttığı bu kaoslu süreçlerde eksikliklerimiz yetmezliklerimize rağmen mücadelemizin iktidarı ne kadar sıkıştırdığını da gören bir yerden kadınların daha çok birbirine kenetlenmesi, bütün kadın kurumlarının ortak mücadele alanlarını genişletmesi elzemdir. İktidar tarafından Bir lütuf gibi görülen alın terimiz olan ekmeğimizi yedirtmeye hiç niyetimiz yok bizim.

Fotoğraf: Evrensel

Dosyamızın tamamı için TIKLAYIN

İlgili haberler
Feride Öğretmen: Biz kazanacağız

20 yıllık öğretmen Feride. Aklının ucundan bile ihraç olma ihtimali geçmezken, 5 yıldır çok sevdiği...

Necla Öğretmen: Elli yaşımdan sonra bulduğum işler...

‘Ben sadece Resmî Gazete’de ismimi gördüm. Bizim elimize bir kâğıt verip, şu gerekçeyle atıldın denm...

‘Çocuklarıma kavuşacağım günü bekliyorum’

Mesleğinin başındayken bir gece yarısı KHK’sı ile çok sevdiği öğrencilerinden ayrı kalmış bir kadın....