HDP’den kadın bildirgesi: ‘Kadınlarla değişir’
Bildirgeden notlar: Geleceğimizi tek adama teslim etmeyeceğiz, kazanımlarımızdan vazgeçmeyeceğiz, cinsiyet eşitliğini sağlayacağız, emeğimizin hakkını savunacak, kadın yoksulluğuna son vereceğiz...

HDP “Kadınlarla Değişir” sloganıyla hazırladığı kadın bildirgesini açıkladı.

Bildirgeden öne çıkan notlar şöyle:

GELECEĞİMİZİ SARAY İKTİDARINA TESLİM ETMİYORUZ!
* “Tek adam” ya da “hep adam” sistemine her zamankinden daha büyük bir umutla karşı çıkıyoruz. Şiddet ve düşmanlığın karşısında kadın dayanışmasıyla durmak mümkün! Bütün yetkiyi tek adamda toplayan başkanlık rejimine karşı bizler özgürlükçü, çoğulcu, katılımcı demokratik güçlü bir parlamenter sistemi savunuyoruz. Halkları karşı karşıya getirmek isteyen, kutuplaştıran ve tek tipleştiren; bunun da adını “yerli-milli” koyan anlayışa karşı tüm farklılıklarımız ile demokratik ve özgürlükçü bir Türkiye kuracağız.

KAZANIMLARIMIZDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ
* AKP hükümeti sürekli kadınların sabrını zorluyor! Şimdiye dek mücadele ederek kazandığımız haklarımızı elimizden almaya çalışıyor. Kadınların tepkisi, birçok defa hükümeti geri adım atmak zorunda bıraksa da AKP hükümeti iktidarda olduğu müddetçe kazanımlarımızın tehdit altında olduğunu biliyoruz. Bizleri evlilik, giyim, savaş siyaseti üzerinden bölmelerine, makbul/makbul olmayan diye ayırmalarına izin vermeyeceğiz.

* Kadınlarla ilgili tüm sorunlara doğrudan kadınların ve kadın örgütlerinin çözüm geliştirdiği “Kadın Bakanlığı”nı kuracağız. Kadınların uluslararası birlikteliğinin kutlaması olan 8 Mart’ı kadınlar için resmi tatil ilan edeceğiz.

CİNSİYET EŞİTLİĞİNİ SAĞLAYACAĞIZ
* Dünya Ekonomik Forumu’nun 144 ülke üzerinden yaptığı araştırmaya göre, Türkiye kadın-erkek eşitliğinde 131’inci sırada. Kadın erkek eşitsizliğinin sonucunda şiddete ve ayrımcılığa uğruyoruz.
CEDAW ve İstanbul Sözleşmesini etkin bir şekilde uygulayacağız. Kadınların karar mekanizmalarında, eğitimde, işyerlerinde ve hayatın her alanında eşit bireyler olmasını sağlamak için gerekli politikaları hayata geçireceğiz. Toplumsal, kültürel ve siyasal alanda LGBTİ+’lara karşı her türlü eşitsizliğin ve ayrımcılığın ortadan kaldırılmasını sağlayacak adımları atıp, eşit, özgür ve onurlu bir yaşam sürdürebilecekleri koşulları oluşturacağız.

KADINA YÖNELİK HER TÜRLÜ ŞİDDETE SON
* Kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete karşı mücadele edeceğiz. Yeterli sayıda, ulaşılabilir, kadın dostu sığınaklar açacağız. Şiddete maruz kalan kadını başvuru yaptığı andan itibaren kadın dostu bir yaklaşımla koruyan ve kadının beyanın esas alan bütünlüklü bir sistem geliştireceğiz.
Tıbbi muayeneden yasal başvuru sürecine kadar tüm basamaklarda kadına yönelik şiddet alanında uzman personel görevlendirecek ve bu sürecin kadınların için ayrı bir eziyet olması durumunu ortadan kaldıracağız. Erkek adaleti değil, gerçek adaleti hayata geçireceğiz. Artık bu ülkede kadın cinayeti davalarında “erkeklik indirimleri” ve “kravat indirimleri” verilemeyecek.

OHAL VE SAVAŞ İÇİN DEĞİL, CİNSİYET EŞİTLİĞİ İÇİN BÜTÇE
* Savaşın, rantın, ekolojik tahribatın, sömürü ve cinsiyet ayrımcılığının bütçesinden kurtulup bütçeyi, eğitim, sağlık, istihdam, kadına yönelik şiddeti önlemek için harcayacağız. Cinsiyetler arası eşitsizliği ortadan kaldırmak için toplumsal cinsiyete duyarlı bütçelemeyi hayata geçireceğiz.

EMEĞİMİZİN HAKKINI KORUYACAĞIZ
* Hem evde hem işte çalışıyoruz. Çifte mesai yapıyoruz. Emeğimize evde erkekler, işte patronlar tarafından el konuluyor. Aynı işi yapmamıza rağmen erkeklerden düşük ücret alıyor, çalıştığımız işlerde birlikte çalıştığımız erkeklere göre çok daha zor terfi alıyoruz. Kadınlar için güvenceli, insanca işler yaratacağız. Eşit işe eşit ücret alacağız. İşleri kadın işi/erkek işi diye ayıran toplumsal cinsiyete dayalı iş bölümüne son vereceğiz. Erkeklerin de ebeveynlik sorumluluğunu üstlenmelerini, ev emeğini paylaşmalarını teşvik edeceğiz. Her kadın için baba ve kocaya bağımlı olmayan sosyal güvence ve emeklilik hakkı sağlayacağız.

KADIN YOKSULLUĞUNA SON VERECEĞİZ
* Yoksulluktan en fazla etkilenen biz kadınlarız. Bizler yoksulluğu erkeklerden daha farklı bir biçimde yaşıyoruz. Toplumsal hayata katılamıyoruz, sürekli evin geçimini sağlamak için ayın sonunu getirmeye çalışıyoruz. Sosyal yardım bulabilmek için kapı kapı dolaşmak zorunda kalıyoruz. Kadınların öncelikle ihtiyaç duydukları eğitimi almalarını ve istihdama katılmalarını sağlayacağız. Şartlı sosyal yardımların yerine bir yurttaşlık hakkı olarak herkese insanca yaşamasına yetecek kadar sosyal destekte bulunacağız. Sosyal güvencesi ve geliri olmayan, boşanmış, eşi vefat etmiş ve yalnız yaşayan kadınlara yapılan sosyal destek asgari ücretten az olmayacak şekilde sosyal destek sunacağız.

EŞİT VE AYRIMSIZ SAĞLIK HAKKI
* Sağlık birçoğumuz için lüks! Muhafazakârlık ve neoliberal sağlık politikaları ile kadın sağlığı politikalarının yerini annelik ile ilişkili sağlık hizmetleri alıyor. Ticarileşen sağlık nedeniyle tedavimizi ertelemek zorunda kalıyoruz veya tedavi olamıyoruz. Tüm kadınlar için sağlıkta etkin önleyici politikaların yanında eşit, ulaşılabilir, anadilinde, cinsiyetçi olmayan nitelikli ve ücretsiz sağlık hakkını güvence altına alacağız. Doğum kontrolü ve cinsel sağlık hizmetlerini yaygınlaştıracağız. Kürtaj hakkının önündeki fiili engelleri kaldıracağız.

KONUT SATIŞI DEĞİL, BARINMA HAKKI
* Kadınlar yaşamımızı sürdürebileceğimiz ucuz, güvenli, yeşil alanı olan, komşuluk ilişkilerini güçlendiren konutların hayalini kuruyoruz. Fakat büyük borçlar altına girilmeden bir konuta sahip olmak mümkün gözükmüyor. Oysa, hepimizin insan haklarının ayrılmaz bir parçası olan güvenli ve insan onuruna yakışır konutlarda yaşama hakkı var. Yerinde dönüşüm yapacağız ve pozitif ayrımcılık ilkesini gözeterek öncelikle kadınlar için düşük maliyetli konutlar yapacağız.

KREŞ HAKTIR!
* Çocuk bakımı nedeniyle ya hiç çalışamıyoruz ya da işimizden ayrılmak zorunda kalıyoruz. Anne olan kadınların çoğu yarı zamanlı ve düşük ücretli işlerde çalışıyor. Oysa kadınların hem çalışma yaşamına hem de kamusal yaşama özgürce katılabilmeleri için çocuk bakımı yalnızca kadınların değil; tüm toplumun sorumluluğunda olmalı. Bu nedenle, her mahalleye ve işyerlerine ulaşılabilir, ücretsiz, anadilde ve 24 saat hizmet veren kreşler açacağız.

EŞİTLİKÇİ EĞİTİM MÜMKÜN
* AKP iktidarı döneminde yapboz tahtasına dönen eğitim sisteminin tek tutarlı yanı cinsiyetçi olması! Toplumsal cinsiyet eşitliği dersini zorunlu ders olarak müfredata ekleyeceğiz, eğitimin her düzeyindeki içerikleri cinsiyet eşitliğini güçlendirecek biçimde yeniden düzenleyeceğiz. Cinsiyetçi iş bölümüne son vermek için kız çocuklarının daha az tercih ettiği alanlarda eğitim görmelerini teşvik edeceğiz.

KADINLAR ENGEL TANIMAZ
* Hem kadın hem de engelli olarak çoklu ayrımcılığa uğrayan engelli kadınların ve kız çocuklarının toplumsal yaşama ve karar alma süreçlerine tam ve etkin katılımı ve insan hak ve özgürlüklerinden yararlanmaları için çalışmalar yapacağız. Kuracağımız Engelleri Kaldırma Bakanlığı ile, engelli kadınlara yönelik baskı, önyargı ve ayrımcılıkla mücadele edeceğiz.

EKOLOJİK VE KADIN MERKEZLİ YAŞAMI KURACAĞIZ
* Biz kadınlar, Karadeniz’de, Ege’de, Trakya’da, Munzur’da, Hasankeyf’te, Mersin Akkuyu’da, Gerze’de, Cerattepe’de, yaylalarda ekolojik alanların sermaye tarafından tahrip edilmesine, suların ticarileştirilmesine, HES’lere, madenlere, nükleere karşı mücadelede en öndeyiz. Doğal varlıkları, suları, sulak alanları dereleri, denizleri, gölleri, ormanları, meraları, yaylaları, kışlıkları, tarım alanlarını, tüm canlıların yaşam hakkını koşulsuz koruyacağız.


DEMOKRATİK CUMHURİYETİ VE BARIŞI VAR EDECEĞİZ
* Kürt sorununun çözümü için şiddet ve baskı dışında başka bir yöntemi olmadığını gösteren diğer iktidarlar gibi AKP iktidarı döneminde de tarih tekerrür etti. Bizler kadın mücadelesine yöneltilen saldırıların savaş zemininden beslendiğini de çok iyi biliyoruz. Çünkü savaş, erkek iktidarını perçinliyor, milliyetçilik ve militarizm olarak topluma geri dönüyor. Tek adam rejiminin de beslendiği zemin budur. Demokratik cumhuriyet mücadelemiz ve direnişimiz ile barışı vaat ediyoruz.

* Cezaevlerinde kadınlar ağır hak ihlallerine uğruyoruz. Aynı zamanda yüzlerce çocuk anneleri ile birlikte ağır koşullara maruz kalıyor. Hep birlikte özgürleşeceğimizin sözünü veriyoruz.

* HDP’li kadınlar olarak, Türkiye ve Kürdistan kadın hareketleri ile feminist hareketin onlarca yıllık mücadelesinin kazanım, birikim ve deneyimlerini sahipleniyoruz. Siyasetin her alanına kadınların sözünü yayıyor; toplumsal cinsiyet eşitliğinin farkında olan bir partiyi var ediyoruz. Eş Başkanlık sistemi ve cinsiyet kotasıyla Meclise en çok sayıda kadın milletvekiliyle gelen, yerel yönetimlerde söz sahibi olan biziz.
Biliyoruz ki kadınların katılmadığı demokrasi gerçek demokrasi değildir! Bu nedenle; siyasi partiler ve seçim yasası değiştirerek eş başkanlığın sadece genel başkanlıkta değil bütün yönetim organlarında geçerli olmasını ve yüzde 50 kadın kotasının uygulanması sağlayacağız. Kadın adayların maddi olarak desteklenmesi için bütçe ayrılması sağlayacağız. Evde, sokakta, sosyal ve siyasal alanda mücadele ederek gerçekleştirdiğimiz eşit temsil ve eş başkanlık sistemini Cumhurbaşkanlığına taşıyacağız. Eş Cumhurbaşkanlığı sistemini halkın ortak yönetimini hedefleyen çoğulcu ve kolektif bir yönetim mekanizmasına dönüştüreceğiz. 

* Kapatılan kadın kurumlarını, kadın politikaları daire başkanlıklarını, dayanışma evlerini, kadın kooperatiflerini yeniden açacağız. Yerel yönetim sistemimizi, yeni yaşamı yeniden kuracağız.

HDP'nin kadın seçim beyannamesinin tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz.

‘SARAYI KADIN BAKANLIĞI OLARAK KULLANACAĞIZ’

Kadın bildirgesinin açıklandığı toplantıda konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Ataerkil zincirleri kıra kıra geliyoruz. Dalga dalga saçlarımızla, başörtümüzle, heftrengimizle, egalimizle, kahkahalarımızla, tilililerimizle geliyoruz. Tek adama ve bütün tekçiliklere karşı; tek cinsiyetin, tek ulusun, tek dinin, tek dilin, tek rengin üstünlüğüne karşı bütün farklılıklarımızla bütün zenginliklerimizle geliyoruz” dedi.
“Kurallarını etrafımızdaki erkeklerin koyduğu bu dünyada, hayatımızın önüne konulan barajları, en iyi biz kadınlar tanıyoruz. AKP iktidara geldiği günden beri biz kadınlar zaten OHAL koşullarında yaşıyoruz. 16 yıldır uyguladığı kadın düşmanı, cinsiyetçi ve ayrımcı politikalar biz kadınlara ölüm, yoksulluk, baskı ve şiddet olarak geri dönüyor. Ama biz toplumun yarısıyız, Meclis’te de, Belediyelerde de, her kurumda eşit temsil edilmek istiyoruz” diye konuşan Buldan, sıradan bir siyaset mücadelesi vermediklerinin altını çizerek, “24 Haziran’da ‘Kadınların fendi tek adamı yendi diyeceğiz.’ 25 Haziran’da o sarayı kadın bakanlığı ve engelleri kaldırma bakanlığı olarak kullanacağız. Saraydaki bin odayı başta İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması olmak üzere kadına yönelik şiddetle mücadelenin koordinasyon merkezi olarak kullanacağız. İnanın ki dünya bizimle değişecek, bu düzen bizimle değişecek her şey bizimle güzelleşecek” dedi.

‘ÇALAMAYACAKLARI KADAR OYA İHTİYACIMIZ VAR’
Buldan, seçmenlere de sandıklara sahip çıkma çağrısında bulundu: “Partimizin oy oranı bıçak sırtındadır, çalamayacakları kadar oya ihtiyacımız var. Aday olalım, sokakta olalım, alanlarda olalım, sandık başında olalım, eve ev dolaşalım, bütün kadınlarımızın elinden tutalım geleceğimize sahip çıkalım.”


İlgili haberler
NE İÇİN OY VERECEĞİZ: 16 yılda sandığımızda birike...

Sadece kime, neden oy vermememiz gerektiğini değil nasıl bir ülkede yaşamak istemediğimizi de göster...

Yıkılıyor korkunun kaleleri, yıkılsın!

Ellerinden gelse oy toplamak için Kurban Bayramını seçim öncesine alacaklar, öyle bir telaş. OHAL da...

Erdoğan’ın ‘doğum kontrolü’ takvimi

16 yıldır çeşitli vesilelerle kadınların kaç çocuk doğuracağına karışan Erdoğan, sözlerini eleştiren...

5 MADDEDE MANİFESTO: Kadınlara tek vaat ‘iktidarın...

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kadınlara bir tek vaat bile yok; ama kadınlardan her türlü fedakarlığı iste...

KADEM’in ‘kadın aday’ kartı ne gösteriyor?

‘Kadın aday’, AKP manifestosunda ‘yükü birlikte taşıyalım’ denilen kadınlara ‘sizi görüyoruz’ kartı...

Yoksuluz... Kömür yardımını çocuk bezi almak için...

Diyarbakır’dan kısacık bir sohbetin gösterdiği ‘büyük Türkiye’ tablosu işte bu: Dağıtılan kömür yard...