‘Eğitim temel bir hak olarak herkes için parasız, ulaşılabilir, laik, anadilinde ve eşit olmalı’
HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, ekonomik kriz, yoksulluk ve kız çocuklarının okullaşmasına değinerek araştırma komisyonu kurulmasını önerdi.

Halkların Demokratik Partisi İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay Pekgözegü TBMM’ye verdiği önerge ile “Ekonomik kriz, yoksulluk ve kız çocuklarının okullaşması”nın araştırılması için araştırma komisyonu kurulmasını istedi.

Eğitimin herkes için temel bir hak olduğunun hatırlatıldığı önergede, “Eğitimin temel bir hak olarak herkes için parasız, ulaşılabilir, laik, ana dilinde ve eşit olmalıdır” dendi. Önerge şöyle:

Anayasa’da “İlköğretim, kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunludur ve devlet okullarında parasızdır" hükümleri yer almasına karşın; yoksulluk, cinsiyete bağlı ayrımcılık, engelli olma durumu, etnik köken ya da eğitimin dili, okullara fiziksel uzaklık ve yetersiz altyapı, en yoksul çocukların kaliteli eğitime erişimlerini engelleyen etmenler olarak hala varlığını sürdürmektedir.

ÇOCUKLAR UCUZ İŞ GÜCÜ OLARAK GÖRÜLÜYOR, ÇOCUK İŞÇİLİĞE İTİLİYOR

TÜRK-İŞ Araştırmasının 2022 ağustos ayı sonucuna göre açlık sınırının 6.889,76 TL ve yoksulluk sınırının 22.422.20 TL’ye ulaştığı Türkiye’de her geçen gün daha fazla piyasa ilişkileri içine çekilen, her adımın paralı hale geldiği bir eğitim sisteminde milyonlarca aile derinleşen ekonomik kriz, aralıksız devam eden zamlar ve hiperenflasyon sonucu yaşanan derin yoksulluk ve alım gücünün düşmesi nedeniyle çocuğunun okul ihtiyaçlarını karşılayamayacak hale gelmiştir. MEB 2021-2022 örgün eğitim istatistiklerine göre örgün eğitim dışına çıkan öğrenci sayısı 157 bin artmıştır. Örgün eğitimde olmayanların toplam sayısı mülteci/göçmen ve sığınmacı çocuklar da eklendiğinde 4 milyonu bulmaktadır. Şu anki sistemde staj adı altında ucuz iş gücü olarak çalışan öğrencilerin ucuz iş gücü olarak çalışmaya devam etmesi hedeflenmekte, öğrencilerin 14-15 yaşından itibaren ucuz emek sömürüsü olarak işverenin insafına, piyasa hukukunun katı kurallarına bizzat MEB eliyle terk edilmektedirler. Ayrıca ülkenin kanayan bir yarası olmaya devam eden çocuk işçiler evrensel olarak kabul gören ve ülkelerin iç hukuklarında da güvence altına alınan eğitim hakkından mahrum kalmakta veya tam ve eşit olarak yararlanamamaktadır. Çocuk işçilerin bir bölümü okulu tamamen terk ederek eğitim hakkını hiç kullanmazken bir bölümü de hem çalışmayı sürdürmekte hem de okula devam etmektedir.

KIZ ÇOCUKLARININ OKULLAŞMA ORANI DÜŞTÜ

Özellikle kırsal bölgelerde öğrenim düzeyinin yükseliyor görünmesine karşın, okuldan kopuşlar devam etmekte ve bu kopuşlar daha çok kız çocuklarında görülmektedir. Eğitimde toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik bütüncül politika ve uygulamaların desteklenmemesi, kalıplaşmış toplumsal cinsiyet rolleri ve dolayısı ile toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin eğitim yoluyla yeniden üretilmesi, eğitim masrafları, çocuk gelinlerle başlayan, kız çocuklarının evde olmasını destekleyen bir iktidar ve yönetim anlayışı ile kadının toplumdaki zayıf statüsü, kesintisiz eğitim yerine hayata geçirilen 4+4+4 eğitim sistemi, köy okullarının kapatılması ile sorunlu taşımalı eğitimin yaygınlaştırılması, ekonomik krizin derinleştirdiği yoksulluk, kız çocuklarının omuzlarına yüklenen ev içi emek ve bakım yükü, sosyal dışlama, özel önlemlerle desteklenmesi gereken çocuklar arasındaki kız çocuklarının okulu terk etmeleri nedenleri arasında yer aldığı görülmektedir. 2012-2013 eğitim öğretim yılında yüzde 98,9 olan kız çocuklarının okullaşma oranının 2019-2020 eğitim öğretim yılında yüzde 93,5’e düştüğü belirtilmiştir.

ÇOCUKLAR YETERLİ BESLENEMİYOR, SAĞLIKSIZ BÜYÜYOR

Hemen hemen her gün tüm tüketim ürünlerine gelen zamlar, güvencesiz çalışma, ücretlerin yoksulluk sınırının çok altında kalması, işsizliğin artışı yoksulluğu derinleştirmekte, artan yoksulluk en çok çocuk yoksulluğunu arttırmakta ve yetersiz ve sağlıksız beslenme pek çok çocuğun karşı karşıya olduğu bir diğer sorunu beraberinde getirmektedir. Yeterli ve sağlıklı beslenme çocukların gelişimi açısından hayati bir önem taşırken, mevcut koşullarda ulaşım, kırtasiye ve diğer okul masraflarını göz önünde bulundurulduğunda çocukların bu temel ihtiyacının birçok aile tarafından karşılanması ne yazık ki mümkün olmamaktadır.

Bu bağlamda; eğitimin temel bir hak olarak herkes için parasız, ulaşılabilir, laik, anadilinde ve eşit sunulması, eğitimde kız çocuklarının okullaşmalarının önündeki engellerin belirlenmesi, kız çocuklarının okul terk sebeplerinin tespit edilmesi, eğitimde toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik pozitif hakların geliştirilmesi, eğitime erişim için ekonomik hakların iyileştirilmesi ve Anayasanın, sosyal devlet ilkelerinin ve uluslararası yükümlülüklerin yerine getirilmesi amacıyla bir Araştırma Komisyonu kurulması gerekliliği ortadadır.

Fotoğraf: DHA

İlgili haberler
‘Yoksulluk bir insan hakkı ihlalidir’

Derin Yoksulluk Ağından Selen Yüksel: Derinleşen yoksullukta kadınlar ve çocuklar temel gıda maddele...

Beşikten mezara rehineliğin adı: Çocuk yoksulluğu

Ancak kundaktan mezara bizi yoksulluğa ve yardıma rehin eden düzenden hesap sormak, bize dayatılan y...

Ağırlaşan geçim sorunları ve yoksulluğun çocuklara...

Geçim giderek zorlaşırken çocuklar da beslenemiyor, gelişemiyor, eğitim alamıyor... Yoksulluk çocukl...