Dersim Kadın Platformu: Eşit, şiddetsiz, özgür bir yaşam için mücadele edelim!
Dersim Kadın Platformu kadınlara eşit, şiddetsiz, özgür bir yaşam için mücadele çağrısı yaptı.

Dersim Kadın Platformu yaptığı açıklamayla 8 Mart startı vererek Dersimli kadınları eşit, şiddetsiz, özgür bir yaşam için mücadeleyi birleştirme çağrısı yaptı. Yapılan açıklamada “Bizleri evlere kapatmaya çalışanlara, daha fazla şiddet yoksulluk ve geleceksizlik dayatanlara itirazımız var. Dersimli kadınları 8 Mart’ı coşkuyla karşılamaya çağırıyoruz” denildi.

KADINLAR DAHA FAZLA YOKSULLAŞTI

Platform adına açıklamayı yapan Nurşat Yeşil, “Ülkede yoksulluk gün geçtikçe artıyor dayanılmaz hale geliyor. Bundan en fazla zarar görenler ise kadınlar oluyor. Tüm dünyada etkisini hala sürdüren Kovid-19 sürecinde kadınlar katbekat yoksullaştırılmış, evlere kapanmak zorunda bırakılmış, ev içi emek değersiz kılınarak erkeğe ve devlete muhtaç hale getirilmiştir. Kadınlar açlıktan, soğuktan ve hastalıktan evlatlarını kaybetmekte; yaşamını güvencesiz sürdürmektedir. 8 Mart vesilesiyle bir kez daha kadın emeğini özgürleştirici politikaların yaşam bulmasının toplumsal refah için gerekliliğini savunuyoruz” dedi.

‘SADAKA MODELİNİ KABUL ETMİYORUZ’

Kadınların her gün yeni bir kadın cinayeti, ev içinde, sokakta, iş yerinde, kampüste erkek şiddetine, tacize maruz kaldığını aktaran Yeşil,”

 Haklarımıza ve hayatlarımıza göz diken kazanılmış haklarımızı gasbetmeye çalışan iktidara karşı, İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz diyoruz. Yaşamın zorlukları karşısında, sosyal yardımlara muhtaç edilen biz kadınların, medeni haklarını gasbedip ‘devlet destekli nafaka modeli’ diyerek getirilen sadaka modelini kabul etmiyoruz” diyerek tepkilerini dile getirdi.

Gülistan Doku’nun unutturulmaya çalışıldığını belirten Yeşil, “5 Ocak 2020 den beri Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku’dan haber alınamıyor. Etkin bir soruşturma yürütülmeyerek, sorumlular korunarak, unutturulmaya çalışılıyor. Gülistan bulununcaya kadar Dersim’li kadınlar olarak mücadelemiz sürecek, Gülistan Doku nerede diye sormaya devam edeceğiz” diye konuştu.

‘ANA DİLİ SEÇMELİ DEĞİL, EĞİTİM DİLİ OLMALI’

Ana dilinin seçmeli ders olmasını eleştiren Yeşil, şunları dile getirdi, “Var oluş gerekçelerimizden olan ana dilimiz, ulus devlet politikalarıyla yasaklanarak, asimilasyona uğratılmakta ve yok sayılmaktadır. Ana dilimiz okullarda seçmeli ders olarak değil eğitim ve öğretim dili olarak okutulmalıdır.”

‘KORKU DUVARLARINI YIKIP BİRLEŞME ZAMANI’

Yeşil hasta tutsakların serbest bırakılması taleplerini dile getirerek, “Bugün Türkiye cezaevlerinde sağlık sorunlarından kaynaklı ölümün sınırında yaşayan onlarca siyasi tutsak bulunmaktadır. Cezaevlerinde insanlık vicdanının kabul edemeyeceği koşullarda ölüme terk edilen, her türlü sağlık hakkı elinden alınan, tedavi edilmeyen hasta kadın tutsaklar için mücadele etmeye devam edeceğiz. Hasta kadın tutsaklar derhal serbest bırakılmalıdır. Yaratılan korku, baskı, şiddet ve ölüm duvarlarını yıkıp birleşme zamanıdır. Bizleri evlere kapatmaya çalışanlara, daha fazla yoksulluk, daha fazla şiddet, daha fazla geleceksizlik sunanlara itirazımız var. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlarının Mücadele ve Dayanışma Günü’nde; eşit, şiddetsiz, özgür bir yaşam için öfkemizle, isyanımızla, sözümüzle, rengimizle mücadelemizi birleştirelim” çağrısı yapıldı.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
İl il 8 Mart eylem ve etkinlikleri

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için Türkiye'nin dört bir yerinde kadınlar yan yana geliyor!

Özgür, eşit, şiddetsiz bir yaşam bizimle mümkün!

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü ülkenin dört bir yanında, yaşadığımız her alanda hep birlikte ör...

Hepimiz için, tüm dünya için en acil talebimiz ‘ba...

Öfkemizi, savaşı çıkaranlara yöneltelim. Emperyalist hesaplar, güç dengeleri uğruna şehirleri bombal...