Çalışmayan kadına emeklilik: Bunlar kimi kandırıyor ayol!
Önümüze ısıtıp ısıtıp koyuyorlar ‘ev kadınlarına emeklilik fırsatı’ diye haberleri. Ne müjde, ne fırsat; sadece kandırmaca. Neymiş bu haberlerin aslı astarı, buyurun bir de buradan okuyun...

‘Çalışmayan kadına emeklilik fırsatı’. Haber siteleri, gazeteler bu başlıkla verdi haberi. “Bir işte çalışmayan ev kadınlarına 5510 Sayılı Yasa ile sigortalı olma şartı getirildi” deniyor haberin içeriğinde. Ev işleriyle uğraşan 12 milyon kadın var. Kanuna göre; belli şartları sağlayan ev kadınları daha düşük primlerle isteğe bağlı sigorta yaptırarak emeklilik hakkı elde edebiliyor. Diğer bir deyişle başkasının yanında çalışmayan kadınlar için emeklilik mümkün. 

‘HAVLU, ÖRTÜ YAP SAT AMA EV KADINI OL, ÜSTÜNE PRİMİNİ ÖDE EMEKLİ OL’ 
Peki bunun hiç mi koşulu yok derseniz; hiç koşulsuz olur mu a canım. Nerede görülmüş? İsteğe bağlı sigortalılık için havlu, örtü, çarşaf, çorap, paspas, fırça, yapma çiçek vb. eşyaları evde kendi imkanlarıyla çalışıp üreterek satışını yapmaları gerekiyor. Ayrıca 18 yaşını doldurmak ve bir işyerinde çalışmamak şart. Şu cümleyi duyar gibiyiz; “Ee bu şartlardaki kadın çalışıyor!" Çalışıyor ama hani kayıt nerede? O nedenle de çalışıyor demiyorlar ona, ev kadını diyorlar. Peki kadınlar yaptıkları işlerden kazandıkları üç kuruşu nasıl verecekler sigorta primine. “Ben zaten evime katkı için yapıyorum bunları, bir de sigorta primine mi vereceğim para, neyime gerek sigorta” demez mi? Der, der. Bir de göz boyuyorlar; “Evde otur, çoluk çocuk bak, böyle de katkı sun evine” diye. “Aman ha, burnunun ucunu dışarı çıkartma. Neme lazım, gözün açılır hak istersin...” Neyse lafı daha fazla uzatmadan, bu işin aslı astarı nedir diye sorduk, Mali Müşavir Gülüzar Özev tane tane anlattı:

ÇALIŞMAYAN KADINA EMEKLİLİK MELODİSİ
Çalışmayan kadının sigortalılığı ile ilgili haberlerin basında neredeyse müjde imiş gibi sunulmasını en kibar deyimle ‘melodi’ olarak adlandırabilirim. Nanay gülüm nanay. Duy da inanma… Yasa çalışmayan kadını sigortalı yapmak için her ayın sonunda belli bir miktar para ödemeyi zorunlu tutuyor. Bu rakam asgari ücretin üçte birine yakın. Yani 455 lira. Bu rakam her yıl artıyor. Çalışmayan kadın-ki evde çalışan kadınlar demek daha doğru bir tabir olur- bu primi ödediği zaman sağlık yardımı alabilecek. Eh bu kadar paraya sağlık yardımı olsun bir zahmet.
Kanun ‘çalışmayan kadın’ dese de kadının sigortalı olması için şu şartları da taşımaları gerekiyor.
· Havlu, örtü, çarşaf, çorap, halı, kilim, dokuma mamulleri, örgü, dantel, nakış işleri ve turistik eşya, hasır, sepet, süpürge, paspas, fırça, yapma çiçek, ip ve urgan gibi eşyaları evde kendi imkanlarıyla çalışıp üreterek satışını yapmalı;
· Ticari, tarımsal ya da mesleki faaliyetlerinden dolayı gelir vergisi mükellefi olmamalı;
· 18 yaşını doldurmalı.
Şunu belirtmek gerekir ki 12 milyon kadının yararınaymışçasına yeni bir şey gibi sunulan bu uygulama aslında kırk yıldır var, adına da ‘İsteğe bağlı sigortalılık’ deniyor.

EMEKLİLİK YAŞI 40’TAN 65’E ÇIKTI, PRİM GÜN SAYISI 5 BİNDEN 7 BİNE
1999 yılında çıkarılan emeklilik yasası ile kadınlar da erkekler de 3600 gün yani 10 yılla emekli olabiliyorlardı. O zamanki emekli aylıkları da şimdiki gibi kuşa çevrilmemişti.
Gerek Ecevit döneminin koalisyon hükümetince gerekse AKP hükümetince emekli olma şartları ağırlaştırılmış, sigortalılık süresi uzatılmış, ödenecek prim miktarı ve yılları artırılmıştır. Daha net açıklayacak olursak emeklilik yaşı 40’lardan 65’lere, prim ödeme süresi 5 bin günden 7 bin günlere çıkartılmıştır. Geri ödemeler de çok düşürülmüştür.

İSTEĞE BAĞLI SİGORTADAN TEK FARK 113 TL
Müjdeli haber gibi sunulan çalışmayan kadının sigortalı olması durumunu BAĞKUR statüsünde kabul ediyor. Bunun anlamı kadın sigortalının 9 bin günle emekli olması demek.
Herhangi bir yerde sigortalı olarak çalışan örneğin Bankacı Emine Hanım 7 bin günle emekli olurken evde çiçek yapıp satan Fatma Hanım 9 bin günle emekli olacak. Bunun neresi iyi haber anlamakta zorlanıyorum. İstese Fatma Hanım isteğe bağlı sigortalı olabilir. O zaman ödeyeceği rakam 568 TL. 5510 sayılı yasaya eklenen madde ile 455 lira ödeme zorunluluğu ile sağlanan tek avantaj 113 TL. Evine katkı sunmayı, çocuğunu okutmayı, kirasını ödemeyi düşünerek iş yapan kadınların her ay 455 lira gibi bir meblağı nasıl ödeyebileceklerini merak ediyorum.
Bunun yerine emeklilik yaşının aşağıya çekilmesi ödenecek prim miktarının düşürülmesi; kısaca 1999 öncesi döneme dönülmesi halkın yararınadır. Asgari sigorta priminin yüksekliği ile Türkiye açık ara ile dünya birincisidir.

HEPSİ YALAN! 
Bir diğer husus çalışmayan kadına emeklilik gibi sunulan husus yanıltıcıdır. Havlu çarşaf ve benzeri eşyaları üreten kadın çalışıyor demektir. Neresi evde çalışmayan kadın oluyor bu kadınların. Son aylarda çıkartılan yasalarla emekçilerin aldığı açlık sınırının altındaki maaşlarda bile kesinti yapılmak istenmesini anlamakta güçlük çekiyorum. Bireysel Emeklilik Sigortası, Kıdem Tazminatı Fonu, Esnaf Ahilik Sigortası hepsini de incelediğimde devletin daha çok yararlandığı ama anlatılırken çalışanların menfaatineymiş gibi sunulduğunu görüyor, esefle kınıyorum.

İlgili haberler
Adana'da ev eksenli çalışan kadınlar

Evde çalışarak yaşamlarını kazanan kadınlar sorunlarını, ülke gündemini konuşuyor. Siz de sohbetimiz...

Doğum Borçlanması ile nasıl emekli oluruz?

Emeklilik hakkının ne kadar hayati olduğunu 61 yaşındaki Hava, üç kuruş para için inşaatta tuğla taş...

Ev kadınlığı: Ne maaş, ne sigorta... Akşama kadar...

Hem doktor, hem aşçı, hem kuaför, hem bekçi, hem mühendis, hem itfaiyeci, hem pastacı, hem dondurmac...