Eğitim alanındaki sendikalar, Eğitim Sen, Türk Eğitim Sen, Eğitim İş, Hürriyetçi Eğitim Sen, Anadolu Eğitim Sen, Eğitim Gücü Sen, TÖB-Sen'in ortak çağrısıyla “Eğitimde şiddete hayır” talebiyle tüm yurtta yapılan eylemlerde iş bırakan eğitim emekçileri 10 Mayıs'ta sesini yükseltti. Eylemlerin ardından İstanbul Ümraniye'den eğitimciler Ekmek ve Gül'e konuştu:

✉️ Öğretmenler olarak belki de ilk kez bu kadar kalabalıktık. İçimizde yıllardır sendikalı olanlar olmasına rağmen benim gibi ilk kez bir eyleme katılan çok arkadaşım vardı. Oradaki kalabalığı görmek bana güç, umut ve mutluluk verdi.

✉️ Bugün benzersiz bir gün oldu benim için. Yıllardır yalnızlaşan ve özellikle yalnızlaştırılan öğretmenler tek yürek oldu. Elim bir saldırı sonucu bir meslektaşımızı kaybetmemizin ardından yükselttiğimiz haykırışlarımız aslında mesleki onurumuzu yaşatmak, şiddeti bertaraf etmek ve altı boşaltılan eğitim sistemini yeniden yapılandırılmasını talep etmek içindi. Aynı zamanda tüm sendikal oluşumların tek çatı altında toplanabiliyor ve aynı notadan konuşabiliyor olması gurur verici.

✉️ Kendimi çok güçlü ve yenilmez hissettim. Birlik olmanın coşkusunu hissettim her şey çok güzeldi. Bu kadar kalabalık olması da beni geleceğe dair umutlandırdı.

✉️ Ben çok uzun süredir ülkemde kendimi güvende hissetmiyorum. Sosyal medya geliştikçe, eğitim arttıkça ileriye gideceğimize son yıllarda gerici zihniyetlerin elinde kaldık. Sokakta, evlerimizde, işyerlerimizde güvende değiliz. Tüm bunların dışında tüm emekçiler son yıllarda güvenlik tedbirleri alınmadığı için çalıştıkları iş yerlerinde ölüyorlar, mobbinge uğruyorlar, şiddet görüyorlar. Son zamanlarda bir kesimde ‘işime gelmiyor mu? Gider haddini bildiririm’ rahatlığı oluştu. Kim sana bu hakkı veriyor? Bir ülke vatandaşını korumak zorunda. Çocuğunu, kadınını, emekçisini, çalışanını hepsini koruyacak, güvenlik tedbirlerini alacak ki o ülkede yaşayanlar kendini güvende hissetsinler. Bugün bir öğretmen ve kamu personeli olarak ‘artık yeter’ dediğimiz noktayı gördüm. Veliler tarafından hakarete uğradık, şiddet gördük, CİMER’e sürekli şikayet edildik, bitmedi bitmedi. Bunun yanında bakanlığımız da yanımızda olmadı, bizi korumadı. Sonunda eğitimdeki şiddet bir cinayetle, bir eğitim emekçisinin ölümüyle son raddeye geldi. İlk defa tüm eğitim sendikaları bir oldu, aynı yerde eylem yaptı. Bugün tüm öğretmenler bir ağızdan ‘Susma haykır, şiddete hayır!’ dedi. Politik düşüncelerden, kişisel fikirlerden bağımsız şiddete karşı birlik oldu. O yüzden bugünkü eylem benim katıldığım birçok eyleme göre en değerlisiydi. Bundan sonra hiçbir şeyin eskisi olmamasını diliyorum.

✉️ Ben ücretli öğretmenlik yapıyorum. Çalıştığım okulda 10 Mayıs’ta haklarımızı savunmak için iş bırakılacağını duydum. Daha önce böyle bir şeye katılmamıştım içimden bir ses yapılan tüm haksızlıklara ses çıkarmanın vakti geldiğini söylüyordu ve o sesi dinledim. Cuma günü Beyazıt Meydanı’nda toplandık. O kadar güzeldi ki. Sesimizi duyurmak, haykırmak benim için çok anlamlıydı. 6 yıldır atanamamış, şiddete uğramış ve öldürülen öğretmenlerimizin sesi oldu haykırışlarımız.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül