‘Yüz yüze de olsa uzaktan da olsa eğitim sorunları bitmiyor’
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un yüz yüze eğitimin gerçekleşebilmesi için gerekli hazırlıkların yapıldığı yönündeki açıklamaları velileri tatmin etmezken, veliler somut uygulamalar bekliyor.

Yeni eğitim-öğretim yılı koronavirüsün gölgesinde başlıyor. Okullardaki fiziki yetersizlikler, kalabalık sınıflar, altyapı eksiklikleri gibi sorunlar çözüm beklerken, bu sorunların çözümüne ilişkin somut bir uygulama geliştirilememesi de öğrencilerin ve velilerin kaygısını artırıyor.  Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un yüz yüze eğitimin gerçekleşebilmesi için gerekli hazırlıkların yapıldığı yönündeki açıklamaları ise velileri tatmin etmiş değil. Veliler yüz yüze eğitimin gerçekleşebilmesi için lafta kalmayan somut uygulamaların hayata geçirilmesini bekliyor. 

Bu sene 8. sınıfa geçen ve LGS’ye girecek bir öğrencinin velisi sürece ilişkin yaşadığı kaygıyı şöyle anlatıyor: “Yıllardır öğrenciler yeteneklerine, ilgilerine göre bir sınava girmiyor; bin bir zorlukla eğitim alabilen yoksul çocuklar zengin ailelerin çocuklarıyla aynı rekabet ortamına sokuluyor. Pandemiyle birlikte bu eşitsizlik daha da arttı. Bu dönem kızımı evimize yakın olan bir kursa gönderiyorum, tehlikeli olduğunu düşündüğüm için toplu taşıma kullanmasını istemiyorum. Daha önce okula servisle giden kızımı, bu sene babası arabayla götürecek. Lakin babası fabrikada işçi olduğundan kızımın bu durumu için işyerinden izin alıp çalışma saatlerini değiştirmesi gerekti. Online eğitimde de sorunlarımız bitmiyor. İnternet kaynaklı bağlantı sorunları, altyapı eksiklikleri, öğrencilerin derslere dahil olmadan yalnızca konuları dinlemesi derken sorunların listesi uzayıp gider. Oysa yüz yüze eğitimde öğretmenler öğrencilerin konuları anlayıp anlamadığını çocukların mimiklerinden dahi fark ediyor.”  

ÖZEL OKUL DA ÇÖZÜM OLMADI

Pandemi sürecinde online eğitimde yaşadığı sorunlardan dolayı çocuğunu özel okuldan almak zorunda kaldığını ifade eden bir başka veli ise yüz yüze eğitim yapılabilmesi için gerekli hazırlıkların bir an önce yapılmasını istiyor. Veli karantina döneminde yaşadıkları sıkıntıları şöyle anlatıyor: “3. sınıfa giden oğlum karantina vaktinde tabletiyle oyun oynamak isteyip derslere katılmak istemiyordu. Sanki okullar tatilmiş gibi davranıyordu. Ona bu süreçte neden online eğitim aldığını anlatmaya çalıştık. Oğlum adapte olana kadar birçok sorun yaşadık. Çocuğumu özel okula yazdırdığımda okul yönetimi öğrencilere sosyal alanlar sunduklarını, öğrencilerin beceri ve ilgilerini geliştirebileceklerini bize anlatmışlardı. Lakin karantina sürecinde öğrencilerin sosyal gelişimi bir yana dursun ezbere dayalı eğitimden başka hiçbir şey gerçekleştirmediler. Ama okulun parasını ödemeye devam ediyordum. Bu sene çocuğumu devlet okuluna yazdırdım. 21 Eylül’de yüz yüze eğitim olacağı söyleniyor. Yüz yüze eğitimin olmasını isterim fakat okullarda virüsün etkisini azaltacak hijyenin sağlandığı, sınıf mevcutlarının azaltıldığı, mahallede bulunan sağlık ocakları ile beraber okulların denetim altında tutulduğu, yaygın testin yapıldığı, öğrencilere hijyen eğitiminin verildiği bir ortam kurulmasını isterim.”

İlgili haberler
Ne çocuklarımız ne de ülke kaybetsin diye..

Uzaktan eğitim-öğretim, okulun yerine geçemez, yetersizdir, hiyerarşiktir, sanaldır, tek yanlıdır, e...

Pembe gönlüm sende

Dünyanın dört bir yanında kadınların en büyük eğlencesi pembe diziler. Ta 1930’lardan beri hayatımız...

Nazi Almanyası’nda kadın işçiler: ÇALIŞ, İTAAT ET,...

9 Mayıs 1945’te Nazi Almanyası’nın teslim oluşuna kadar 55-60 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasın...