Merhaba Ekmek ve Gül okurları. Ben Zekine. Engelli bir bireyim. Sosyal belediyeciliği ile övünen Malatya Büyükşehir Belediyesi bizlere ne gibi zorluklar çıkartıyor, yaşam alanımızı ne kadar daraltıyor sizlere bundan bahsedeceğim.
Biz engellilerin hayatında yerel yönetimler çok önemli. Sosyal belediyecilik burada önem kazanıyor. “Sosyal belediye” olduğunu iddia etse de Malatya Büyükşehir Belediyesi herhangi bir faaliyet yürütmüyor. Biz engelliler sosyal hayattan uzaklaştığımız gibi, sanatsal faaliyetlere de bir o kadar uzağız. Etkinliklere katılmak istediğimizde ya merdiven ya da uygun zemin olmaması gibi problemlerle karşılaşıyor, tiyatro, sinema gibi faaliyetlere katılamıyoruz. Bir diğer önemli problemimiz ise ulaşımdan istediğimiz gibi faydalanamıyor oluşumuz. İstediğimiz her durakta inip binemiyoruz. Bazı zamanlar şoförler bizi almakta direniyor. Bazen binmemize yardım etmiyor şoförler ve otobüsteki yolcular bize yardım ediyor. Bir an önce biz engelliler için durak zorunluluğu getirilmeli. Çünkü kışın özellikle gerçekten çok problem yaşıyoruz. Bazı arkadaşlarımız rampada, kar-kış zamanı ulaşım konusunda ciddi problemler yaşıyor.
Akü talep etmek için belediyeye başvuruyoruz, öncelik gelir durumumuz oluyor. Açlık sınırının üstünde olanlara ise akü verilmiyor. Ailede birinin çalışması bile akü almaya engel. Belediyeden alamayan arkadaşlarımız yardım derneklerine ve arkadaş çevrelerindeki alabilecek insanlara başvurmak zorunda kalıyor. Sokakta da kendimizi güvende hissetmiyoruz. Belediyenin yaptığı yol çalışmaları, kazılan çukur ve kuyular bizim için büyük tehlike arz ediyor, özellikle de karanlıkta. Bazen çukurları görmeyip düşen arkadaşlarımız bile oluyor. Tüm bu sorunları düşündüğümüzde “sosyal belediyecilik” böyle bir şey midir diye düşünmeden edemiyorum. Sadece engelliler haftasında hatırlamak, her imkanı sağlıyoruz deyip hiçbir şey yapmamak mıdır? Biz engelli bireyler olarak bizlerin de sosyal hataya katılma ve hayatın içinde bulunma hakkımız var. Bir an önce tüm bu sorunların giderilmesini istiyoruz. Toplumdan kopuk bir hayat değil, iç içe bir hayat istiyoruz.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.