“Okullarda 1 Öğün Ücretsiz, Sağlıklı Yemek” kampanyası kadınların “Bugün çocuğun beslenmesine ne koyacağım?”, “Çocuk her gün sağlıksız şeyler yiyor”, “Peynir, süt koyamıyoruz”, “Çocuk okuldan eve aç geliyor”, “Öğretmenlerin listesini koyamıyoruz”, “Çocuğum derslerini doğru düzgün dinleyemiyor” dedikleri bir ortamda, ailelerin bu serzenişlerine bir çözüm aramak için başladı. Her gün çocuğu okula götüren, yemeğini, temizliğini, derslerini, gelişimini, kursunu düşünen ezici çoğunluk kadınlar olduğu için o beslenme çantası dolmadığında, çantaya bir paket süt, bir elma koyulamadığında bunun kahrını da kadınlar yaşıyor. Evin, çocuğun, sokağın, yaşlıların, eşin yükünü taşıyan kadınların üzerine bu memlekette her gün başka yükler bindiriliyor. Bu kampanya ise ekonomik krizin faturasının kadınların, çocukların, işçi emekçilerin hanesine kesildiği; pazar alışverişi yapan kadınların poşetlerin yarısından fazlasını tezgahta bırakmak zorunda kaldığı bir ortamda başladı. Kadınların talebi çok netti; “Bizler daha maaş ele gelmeden maaştan vergi ödeyen, yaptığımız her alışverişten yüklü KDV ödeyen, zam yağmurlarıyla anksiyete geçiren, çocuğun beslenmesine pilav, makarna gibi karın şişiren yiyecekler koymak zorunda kalan kadınlarız ve bizim yaşadığımız zorluğun, yükün bedelini çocuklarımız ödemeyecek. Bütçeden çocuklarımızın payı olanı istiyoruz. Beslenme çantasına ‘Ne koyacağım, nasıl alacağım?’ diye düşünmek zorunda kalmadığımız okullarda ücretsiz, sağlıklı yemek hakkının hayata geçmesini istiyoruz”. 1 buçuk yıldan fazladır devam eden kampanya yeni eğitim-öğretim yılıyla da yine Türkiye’nin dört bir köşesinde ses olmaya devam ediyor. Kadınların sesine ortak olanların sayısı gittikçe arttı ve yerel belediyeler bu uygulamaya pilot olarak ortak oldu. Kadın örgütleri, veli dernekleri okul, pazar, sokak demeden her yerde kampanyayı anlatmaya devam ediyor.

‘AÇTIĞIMIZ DAVA DEVAM EDİYOR’

Kadınların baskısı ve inadı sonucu Şubat 2023’te MEB, 2. dönem her okulda okul öncesi ve taşımalı eğitimde ücretsiz yemek uygulamasının başlayacağını duyurmuş, kadınlar ise bu yetmez her kademedeki öğrenciye bu hakkı tesis edeceksin demeye devam etmişti. Kadınların talebi üzerine Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği eşitsizliği yargıya taşıdı, uygulamanın tüm kademelerde hayata geçmesi için dava açmak istedi. Yoksulluğun, açlığın arttığı böylesi bir dönemde Bakanlığın yalnızca belli kesim öğrencilerle uygulamayı sınırlandırması kabul edilemez olduğundan müvekkil kadın derneği adına idareye başvuru yaptık. Tüm okullarda ücretsiz, sağlıklı okul yemeği programının uygulanması talebiyle idareye yaptığımız başvuru “Okullarda 1 öğün ücretsiz yemek uygulaması başlatılmıştır” cevabıyla reddedildi. Ret üzerine Ankara İdare Mahkemesinde açtığımız dava devam ediyor. Davada Bakanlığın yargılamanın başından bu yana iddiası ise talebin zaten yerine getirildiği, uygulamanın ne kadar isabetli olduğu, eksiksiz uygulandığıydı. Ancak davayı açmamız esas amacı idarenin keyfi karar ve uygulamalarını yargı eliyle tartışmak, Anayasa’da yerini bulan sosyal devlet ve eşitlik ilkesinin, parasız eğitim hakkının, yaşam hakkının, sağlık hakkının, fırsat eşitliğinin hayata geçirilmesini sağlamaktı. Bugün açtığımız dava yalnızca dernek ve Bakanlık üzerinden devam eden bir dava değil, davacı tüm kadınlardır.

Dava devam ederken MEB 2023-2024 eğitim-öğretim yılı başında uygulamayı deprem bölgesi olan 11 ilde ve taşımalı eğitimdeki öğrencilerle sınırlandıracağını sessiz sedasız duyurdu. Herkesin aklına gelense “Ne oldu da kararından döndü?” sorusu oldu. Ancak bugün her şeye rağmen kadınlar kampanyaya devam ederek sorularımıza yanıt vermeyen kurumlardan hakkını talep ediyor. Biz avukatlar da hesabı mahkemeler önünde sormaya devam edeceğiz.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül