Direnişteki Migros Depo işçileri: ‘Ölüm ücretine terk edildik’
Direnişte olan kadın işçiler ücretsiz izne neden çıkarıldıklarını bilmemekle birlikte nakdi ücret desteği ile geçinemediklerini ve ölüm ücretine terk edildiklerini söyledi.

Çayırova Şekerpınar OSB’de faaliyet gösteren Migros Depo’da çalışan 60 işçi 2020’nin son gününde ücretsiz izne çıkarıldı. Sendikaya üye olan 40’a yakın işçi ücretsiz izin uygulamasının son bulması ve çalışma koşullarının düzelmesi için Migros Depo önünde mücadele ediyor. Direnişte olan kadın işçiler ücretsiz izne neden çıkarıldıklarını bilmemekle birlikte nakdi ücret desteği ile geçinemediklerini ve ölüm ücretine terkedildiklerini söylüyor.

İki buçuk yıldır Migros depoda çalışan Aynur, “Zeminler bozuktu, transpaletler çalışmıyordu, ürünler bu yüzden sürekli yere düşüyordu. Hastalandığımızda sağlık durumumuz ne amirlerin ne de patronların umurundaydı. Baskı altında çalışıyorduk. Bizleri primlerimizi kesmekle tehdit ediyorlardı. Bu sebeple sürekli mesaiye kalıyorduk” diye anlatıyor koşullarını. Sevim, “Yeni yılda tek bir mesajla ücretsiz izne çıkarıldığımızı öğrendik. Çalışırken sendikaya bir üyeliğimiz de yoktu” diyor. Aynur “Normal bir maaşla bile geçimimizi sağlamak zorken şu anda bizi mahkûm ettiği ücret bin 420 TL. Biz de tüm bu olanlara dur demek için yasal olan hakkımızı kullandık ve sendikaya üye olduk” diye anlatıyor sendikalaşma süreçlerini.

ARTAN MADDİ ZORLUKLAR BASKI UNSURU OLARAK KULLANILDI

Şeymanur 23 yaşında ve bir senedir evli. Banka borçları belini bükmüş: “Bankalar sürekli beni arıyor. Bin 420 TL’ye ne yapayım? Bir markete gittiğim zaman yağ 70, şeker 30 TL. Bunları alamazken bana ‘kredi ödeyeceksin’ diyorlar. Ödeyemem. Resmen ölüm ücretine terk edildik.” Şeymanur öfkeli; “Burada hakkımı arıyorum ve alamadan da direnişten vazgeçmeyeceğim” diyor.

Gülhan 21 yaşında. Annesi ve ablasıyla yaşıyor. “Pandemide azimle boşaltılan market raflarını, biz azimle doldurmaya çalışıyorduk. Çoğu arkadaşımız uzun çalışma saatlerinden dolayı sağlıksız bir şekilde kilo verdi. Çünkü aşırı efor sarf ediyorduk. Başımızda sürekli performans diye tutturan amirlerimiz vardı. Performans düştüğü zaman sürekli tutanak tutuyorlardı. Yıllık izne bile çıkma diyorlardı. Çalışanların maddi ihtiyacı olduğu için çırpındığını gören ve bunu elinden geldiği kadar kullanan bir çatı düşünün” diye anlatıyor zor koşullarını, öyle ki tüm hayatları bu depo haline gelmiş, “evi otel gibi kullanıyorduk” diyor. Peki bu ağır koşullara rağmen pandemi önlemleri ne durumdaymış? Gülhan bir kereye mahsus depo işçilerine kovid-19 testi yapıldığını ve 70-80 işçinin test sonucunun pozitif çıktığını, temaslı olan hiç kimsenin karantinaya alınmadığını anlatıyor. Sendika ile şartların düzelebileceğini düşünen Gülhan “esas olan birlik olmak” diyor. O da ücretsiz izne çıkarıldığı dönemde verilen bin 168 liraya “ölüm ücreti” olarak tanımlıyor.

Fatma ise üç çocuk annesi. Salgının başında eşinin trafik kazası geçirdiğini, işsiz kaldığını anlatıyor: “Geçinebilmek için mesaiye kalıyordum. Bir ayda 162 saat mesai yaptığım da oldu. Çünkü buna ihtiyacım vardı. Fakat bir süre sonra çok yoruldum. Sosyal hayat diye bir şey kalmadı. Çocuklarım artık yüzümü görmüyordu. İş yeri iki üç kuruşa ihtiyacım olduğunu bildiği için daha çok üstüme geldi.” Fatma, pazar günü çalışmak istemediğini söylediğinde amirinden “mecbur geleceksin” cevabını almış. Şikayetlerini dile getirdiğinde iş yerinde tutanak tutulduğunu ve tazminatsız gönderilmeye çalışıldığını ifade eden Fatma, “Sonrasında hiçbir açıklama yapılmadan ücretsiz izne çıkarıldığımı öğrendim. Üç çocuk okutuyorum, Bin 168 TL ile nasıl geçineceğim? Bu kadar insanı mağdur etmeye hakları yok” diyerek gösteriyor tepkisini.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Migros depo işçisi: 700 işçi iki lavaboyu kullanıy...

Migros depo işçisi iken sendikalaşan işçiler ücretsiz izne çıkarıldı. Görüştüğümüz İşçi kadınlar ücr...

Migros çığ gibi büyürken, biz kar tanesi gibi eriy...

Migros işçisi bir kadın çalışma koşullarını anlatıyor: ‘Migros çığ gibi büyürken, biz işçilerinin ya...

Depo işçisi: Gece gündüz çalıştığım yer beni işten...

"Kreşler kapalı, çocuğumu bırakabileceğim bir kreş de yok. Senelerdir gece gündüz demeden çalıştığım...