Birkaç hafta önce gündeme oturan yenidoğan ölümleri ve yenidoğan çetesi aslında çürümüş sağlık sistemini bir kez daha tartışılır hale getirdi. Sağlıkta dönüşüm programı ile piyasalaşan sağlık sisteminin sonuçlarını bugün en acı şekilde, yenidoğan yoğun bakımda kâr uğruna öldürülen bebeklerimizle yaşıyoruz.
İktidar denetim görevini zamanında yerine getirmedi, sağlıkta özelleştirmenin önünü açtı. Hatta özel sektöre SGK kanalıyla kaynakların çoğunu aktardı. Şimdi de sorumluluğu üzerinden atarak olayın yaşandığı tespit edilen özel hastaneleri kapatıp binlerce sağlık işçisi ve emekçisini de işinden etti. Bu çürümüş sağlık sistemiyle yarın başka çetelerin çıkmayacağının bir garantisi yok. Çeteler ile birlikte bugünün Sağlık Bakanı, dönemin İl Sağlık Müdürü ve denetim görevini yerine getirmeyen tüm görevlilerin yargılanması gerekiyor.
SAĞLIK EMEKÇİLERİNE GÜVENSİZLİĞİ ARTIRIYOR
Yenidoğan çetesi ile gündeme gelen gelişmeleri endişe ile takip ediyoruz. Çünkü olay hem sağlık çalışanlarına, hekimlere güveni sarsan hem de sağlıkta şiddeti artıracak bir durum. Ancak şu bilinmeli ki bizler pandemide, afetlerde etik değerlere sadık kalarak ve sağlık hizmetini en nitelikli şekilde sunmak için çabalayan sağlık emekçileriyiz ve çürümüş bu sistemin sorumluluğu etik değerlerden şaşmadan görevini yapmaya çalışan biz sağlık emekçilerine yıkılamaz.
Sağlık emekçilerine güvensizlik artmış olduğundan kadınlar artık belki hastanede doğum yapmak istemeyecek, bebeklerini güvenle teslim edemeyecek, bebeklerini tıbbi bakımdan mahrum bırakacak. Bir süredir bebek ölüm oranlarında yaşanan yükseliş bu olayla birlikte belki daha da fazla artış gösterecek. Temel bir sağlık göstergesi olan anne-bebek ölüm oranlarının artışına sebep olacak bu tür bir hedefe koyma tamamen sorumsuzluktur.
SGK KAYNAKLARI ÖZEL HASTANELERE AKIYOR
Kamu hastanelerine verilmeyen ödeneklerle kamu hastaneleri malzeme-ilaç yokluğu sebebiyle hizmet veremez duruma geldi. Hastaların özel hastanelere yönlendirilmesi hedefleniyor, SGK kaynaklarının büyük kısmı da özel hastanelere aktarılıyor. Ayrıca yurttaşlarımız kendi cebinden akıl almaz tutarlar ödeyerek sağlık hizmetine ulaşmaya çalışmak zorunda kalıyor. Bu vesile ile kamu hastaneleri işlevsizleştiriliyor ve hastalar özel hastanelerin insafına bırakılıyor.
Hatırlayalım aynı iktidar, kadınlara “en az üç çocuk doğurun” diye talimat verdi. Şimdi şu soruyu sormak gerekir: Para kazanmak uğruna bebekleri öldürmek için mi üç çocuk doğurun dediniz? Kadınlara “Çocuk doğurun” talimatı verenler aynı zamanda bizlerin kreş gibi taleplerini de görmezden geliyor. Sistematik olarak kadınların ve çocukların sağlık hizmetine erişimi zorlaşırken bir de şimdi bu güvensizlik ile sağlık hizmetine ulaşmayı tercih etmemelerinin olumsuz sonuçları bizleri endişelendiriyor.
Fotoğraf: SES
İlgili haberler
GÜNÜN DİKKATİ: Türkiye yenidoğan bebek ölümlerinde...
Türkiye yenidoğan ölüm hızı bakımından AB üyesi 27 ve aday 7 ülke arasında Kosova’dan sonra binde 9....
Yeni çeteler türemesin diye sağlık sistemi değişme...
Özel hastanelerde SGK’dan para almak için bebekleri ölüme gönderen yenidoğan çetesini Ekmek ve Gül'e...
Bize neden sürekli doğurun buyuruyorlar?
Hesap belli; bir işçi ailesinin sadece kendi üyelerinin, yani anne babanın yerine geçecek kadar işçi...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.