Çocukları bahar hastalıklarından korumak için 8 tüyo
Kışın ardından güneşi görmek hepimizi mutlu ediyor. Özellikle de çocukları… Ancak yeni mevsim sıkıntısıyla gelebiliyor.

Kış bitti, hastalıklardan kurtulduk diye düşünürken, ilkbaharda başka hastalıklar kapımızı çalıyor. Bundan en çok da çocuklar etkileniyor. Havaların ısınmasıyla çocukların dışarıda geçirdikleri vakit uzuyor. Hasta olmak bahar sevinçlerine gölge düşürebiliyor. Alerji, üst solunum yolu enfeksiyonları, ishal, kızamık ve suçiçeği pek çok hastalık baharda çocuklarda yaygın olarak görülüyor. Ama bahar hastalıklarına yakalanmadan onları korumak mümkün.

MASKE TAKMIYORSA, ÇARE VAZELİN
Polenler baharda doğanın yeniden canlanma sürecinde kaçınılmaz olarak havada uçuşuyorlar ve onlardan kaçmak neredeyse imkansız. Ancak yine de, özellikle alerjik bünyeye sahipse çocukları baharda polenlerin yoğun olduğu sabah saatlerinde, akşam üzeri ve rüzgarlı havada dışarı çıkarmayın. Alerji tedavisini ihmal etmeyin. Maske takmaya yanaşmıyorsa, dışarı çıkarken özellikle burnunun, ağzının ve gözlerinin çevresine ince bir tabaka şeklinde vazelin sürün. Bu sayede alerjenler vazeline yapışacağı için çocuğunuza temas edemeyecek ve onu koruyacak. Evin pencerelerini baharda polenlerin yoğun olduğu saatlerde açmayın.

PAMUKLU KIYAFETLER GİYDİRİN
Onu terleten kıyafetlerden kaçının, sentetik yerine pamuklu giysiler giydirin. Kıyafetlerini baharda havaların bir ısınıp bir soğumasını, ani ısı değişikliklerini göz önüne alarak seçin.

POLENLER KIYAFETLERİNE DE YAPIŞIYOR
Gün boyu dışarıda giydiği giysileri odasında çıkarmamasına dikkat edin. Aksi halde kıyafetlerine yapışan gözle görülemeyecek türden mikroplar ve alerjenlere gece boyu maruz kalması, onu olumsuz etkileyecektir. Şapka ve ceket gibi dışarıda giydiği kıyafetleri daha sık yıkayın. Baharda yani polen mevsiminde çamaşırlarını dışarıda kurutmayın.

ELLERİNİ NASIL YIKAMALI?
Onlara isterseniz hikaye diliyle ellerimizin mikrop yuvası olduğunu öğretin. Gün boyu ellerini yüzüne sürme, ağzına sokma gibi riskler nedeniyle mikropların bu baharda bizi kolayca hasta edebileceğini anlatın. Bu nedenle ellerini sık ve doğru şekilde (20’ye kadar sayarak ellerinin içini, üzerini, tırnaklarını, parmak aralarını) güzelce yıkamasını, siz uygulayarak gösterin. Dışarıdan eve gelir gelmez ellerini yıkaması gerektiğini öğretin. Hapşırırken ağzını eliyle değil, koluyla kapaması da çok önemli.


UYURKEN DE TERLEMESİN
Çocuğunuzun odasının ısısını iyi ayarlamanız sandığınızdan çok daha önemli. Gece üzerinin açılıp üşüyeceğini düşünerek terlemesine neden olabilecek pijama giydirmek ya da odasını sıcak tutmak aksine ona zarar verir. İdeal oda sıcaklığı gündüz 22, gece 19-20 derece olmalı.

VİTAMİN TAKVİYESİ ALMALI MI? 

Pek çok anne baba çocuklarının bağışıklığını güçlendirici vitamin ve ürünleri, gerek kulaktan dolma bilgilerle gerekse arkadaşlarının tavsiyesiyle çocuklarına veriyorlar. Ancak mutlaka önce doktorunuza danışın. Aksi halde çocuğunuza fayda yerine zarar verebilirsiniz. En doğru olanının, gerekli vitamin ve mineralleri, sağlıklı ve dengeli beslenerek doğal yoldan almaları olduğunu unutmayın.

BAHARDA HAREKET ETSİN
Baharda güneşli havalarda güneşten faydalanmak için birlikte parka, bahçeye çıkın, hem temiz hava alın, hem birlikte vakit geçirin. Evde hareketsiz bir yaşantıdan korumak için dışarıda bol bol hareket etmesine fırsat tanıyın. Bu baharda bir spor aktivitesinde bulunmasını sağlayın. Egzersiz ve spor bağışıklık sistemini güçlendirdiğinden temiz havada yürüyüş, bisiklete binmek gibi faaliyet imkanları sunun. Bahar hastalıklarından korunmada hareketin önemli olduğunu unutmayın.

PENCERELERİ SIK SIK AÇIN
Bahar hastalıklarından korunmada çocuğunuzu kapalı ve kalabalık ortamlardan uzak tutmanız da çok önemli. Kışın soğuktan dolayı açılamayan pencereler baharda havaların ısınmasıyla daha rahatlıkla açılabiliyor. Çocuğunuzun baharda hastalıklardan korunması için evinizde odaların, okulda ve kreşte sınıfının düzenli ve sık sık havalandırılması çok önemli.

MEYVE SUYU DEĞİL, SU İÇMELİ
Çocuğunuzun yaşına ve kilosuna uygun olarak her gün 500 ml-2 lt arasında, yeterli miktarda su içmesini sağlayın. Sıvı ihtiyacını çoğunlukla, yaşam kaynağımız olan su ile karşılaması çok önemli. Öte yandan meyve suları yerine meyvenin kendisini yedirin. Asitli içeceklerin çocuk beslenmesinde kesinlikle yeri yok.


İlgili haberler
Hayatın tüm yükünü bizimle çeken dizler ve MENİSKÜ...

Hayatın tüm yükünü çekerken vücudumuzun da yükünü çeken dizlerimiz. Bazen iflas ettiklerini düşünebi...

GÜNÜN ÖNERİSİ: Elinize ayağınıza sağlık

Bugünkü önerimiz el-ayak mantarına doğal çözümler bulmak için ne yapabileceğinize dair...

Bitmeyen ağrılar omurga problemlerine işaret

Hiç bitmez kadınların sırtındaki yük de, zihinlerindeki yük de. Bu yükler daha genç yaşta etkiler ka...