Depremzede anne: Bebeğime mama çaldım, bez çaldım, idareciler bir su bile vermedi, utanmıyorum ben, onlar utansın.

“Biz bu konteynırda üç aile yaşıyoruz. Okul açılınca nereye gideceğiz? Tek isteğim başımın üstüne bir çatı”

Depreme maruz kalan ancak depremin ilk gününden bu yana bölgede kurulan dayanışma ağlarından görev alan, özellikle de kadınlara yardım ulaştırmaya çalışan Ekmek ve Gül gruplarından kadınlardan notlar…

6 Şubat'ta gerçekleşen depremin ardından Göç İdaresi yayınladığı bildirgede mültecilere ‘başınızın çaresine bakın’ mesajı verdi. Bildirgeyi Pırıl Erçoban Ekmek ve Gül için değerlendirdi.

Malatya’nın Aşağısülmenli köyüne yardım gitmedi, -8 derecede çadırı olmayan depremzedeler hasarlı evlerine geri dönmek zorunda kalıyor.

Depremin vurduğu Malatya'da 6. günde çadır kentler hâlâ yaşanabilir durumda değil. Depremzedelerin suya, yemeğe, tuvalete ve çadıra tam anlamıyla erişmiş olduğu söylenemez.

Afet Çocuk Sivil Koordinasyon Ekibi çocuk güvenliğine göre merkezi kayıt-takip sisteminin olmayışının kimliksiz çocukların güvenliğini riske attığını ve ailelerin bulmasını zorlaştırdığını belirtti.

‘El ele her şeyi başarabilir, acıların üstesinden gelebiliriz’ diyerek Muğla’nın Ortaca İlçesinde kadınlar depremzedelerle dayanışmak için kampanya başlattı.

Evrensel Gazetesi ve Türkiye Yazarlar Sendikası İzmir Temsilcisi Özer Akdemir Maraş’ta enkaz altından kurtarıldığı söylenen 11 yaşındaki yakını Zeynep Ece Çiçek'in kayıp olduğunu dile getirdi.

Narlıdere-Balçova Ekmek ve Gül Grubundan kadınlar: Hâlâ insanları tek yerden yöneteceğiz derdiyle numara paylaşılıyor. Artık yeter! Birbirimize çare biziz, biz olmalıyız.

Evrensel Gazetesi ve Türkiye Yazarlar Sendikası İzmir Temsilcisi Özer Akdemir Maraş’ta enkaz altından kurtarıldığı söylenen 11 yaşındaki yakını Zeynep Ece Çiçek'in kayıp olduğunu dile getirdi.

TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu: Maraş, Hatay ve Adıyaman’da tahmini 35 gebenin bulunuyor. Sahada doğumun gerçekleşebileceği her alanda doğum kiti bulundurulmalı.

Deprem bölgesine gönderilmek üzere yardımlar toplayan Bornova Kadın Dayanışma derneği üyesi kadınlar ‘Dayanışma yaşatır’ diyerek ağlar örüyor.

Bize ‘Şimdi sırası değil’ diyenler o kabiliyete sahip olmayabilir ama biz kadınlar aynı anda pek çok şeyi başarabiliriz. Çünkü kanallarındaki Türkiye ile gerçeğin farkını en iyi biz biliriz.

Depremin merkezi olan Maraş Pazarcık’ta depremde evi yıkılan enkazın önünde, Hatice Kahiye ‘Evlerin temizliğine giderek aldığım evim yıkıldı. Nasıl alacağım? Nasıl yapacağım?’ diyerek ağladı.

TTB, afetlerin ardından 0-5 yaş grubundaki çocuklar ile gebe ve emziren annelerin beslenme açısından risk altında olduğunu belirtti, beslenme risklerini sıraladı.

Şehir merkezi adeta bombalanmış gibi. Cemevi sivil halkın desteğiyle yardım merkezi olarak kullanılıyor. Derya ve annesi bizi görünce içini döküyor...

‘Deprem’ broşüründe, kadınların afetlerden en çok etkilenenler olduğuna dikkat çekilirken, afet sonrasındaki süreçte kadınların yaşadıklarına dair de tespitler yapılıyor.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, enkaz altından çıkarılmış ve refakatçisi olmayan hastanede tedavisi devam eden 175 çocuk bulunduğunu açıkladı.

Bursa’nın dağ ilçelerinde yaşayan kadınlar da depremzede çocuklar üşümesin diye eldiven, bere, atkı, battaniye ve kıyafet dikmeye başladı.