Mültecilerin iftar sofrasını haberleştirmek için su birikintilerinin bulunduğu bakımsız sokakları aşarak vardığımız iki göz bir evde karşılıyor bizi Suriyeli Raşa. 27 yaşında, genç yaşına rağmen 3 çocuğu var. Hayatı güvencesizlik ve statüsüzlük nedeniyle yoksulluk sarmalında. Üniversite hayali ile okuluna devam ederken Raşa’nın hayallerini ve hayatını Suriye savaşı paramparça etti.
Mültecilerin yoğun olduğu Gülpınar Mahallesi’nde bulunan eşyasız bir evde yaşıyor. Ne buzdolabı ne televizyon var. Evin girişinde bir kilim ve minderlerden başka bir şey yok.
İftar menüsü haşlanmış patates ve pirinç pilavından ibaret. Onu da komşuların getirdiğini söylüyor. Muhtaç olmak istemediğini anlatan Raşa, çocukların bakımı nedeniyle çalışamıyor. Çocuklarını bırakabileceği bir yer de yok.
Daha önce anne ve babası ile kalan Raşa, komşuların sürekli çocuklardan şikayetçi olması nedeniyle ayrılmak zorunda kalmış evden. Şimdi ne ailesinden ne devletten destek alabiliyor. Tek geliri mültecilerin Türkiye’de tutulması karşılığı AB fonu doğrultusunda verilen Kızılay Kart. Çocuklarından biri Kızılay Kart’tan gelen destekten faydalanamıyor. 3 kişi için 750 TL aldığını söyleyen Raşa, “Elektrik faturası 250, ev kirası 500 lira. Yemeğimizi komşular ya da annem veriyor” diye anlatıyor hayatta kalma mücadelesini.
‘HERKESE GÜVENMİYORUM’
16 yaşında evlendirilen Raşa aynı yıl çocuk sahibi oluyor. Bir yandan okuluna devam ederken bir yandan da üniversite hayali kuruyor. Ancak Halep’te 2015 yılında başlayan ve evleri mezara döndüren çatışmalar sırasında eşi kayboluyor. Savaştan kaçarak çocuğu ile Türkiye’ye gelen Raşa 6 yıl sonra kaybolan eşinin ölüm haberini alıyor. Türkiye’de gerçekleştirdiği iki evlilikten ise iki çocuğu oluyor.
Türkçe okuma yazma bilmediği için iş bulamadığını ve bu nedenle evlenmeye karar verdiğini söyleyen Raşa, “Evlendikten kısa süre sonra eşim Suriye’ye akrabasını görmeye gitti. Yoldayken Halep’te öldürüldü. O sırada hamileydim. 3’üncü kere evlendim, iyi bir insan değildi, bizi terk etti” diye anlatıyor Türkiye’de yaşadıklarını. Savaş öncesi Suriye’yi “O zamanlar orası daha güvenilirdi” diye anlatan Raşa, burada herkese güvenemediğini söylüyor.
‘ÇALIŞMAK İSTİYORUM’
Çocuklarını bırakabileceği güvenli bir yer olması durumunda çalışmak istediğini dile getiren Raşa hayallerini ise şöyle ifade ediyor: “Çocuklarımı iyi yetiştirmek istiyorum. Çalışmak istiyorum, kimseye muhtaç olmak istemiyorum. Dışarı çıkmak istiyorum. Ama çocuklarımı bırakacağım bir yer olması gerekiyor.”
İlgili haberler
Mülteci çocuklara kendi adlarını bile çok mu görec...
Ankara’nın en yoksul ilçesinin en yoksul mahallesinde mülteci çocukların hiçbir çocuğa reva görülmey...
4 mülteci çocuk öldü | Doğal gazı ödeyemedikleri i...
Esenyurt’ta 4 Suriyeli çocuğun öldüğü evden yoksulluk çıktı. Ailenin doğal gaz faturasını ödeyemediğ...
Mülteci bir kadın ırkçı saldırıya uğradı: Hukuki v...
Komşularının ırkçı, ayrımcı ve fiziki saldırılarına maruz kalan mülteci F.S., şikayette gittiği kara...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.