Adalet Bakanlığının düzenlediği “Türkiye Yüzyılında Türk Medeni Kanunu Çalıştayı” 4-5 Ocak’ta İstanbul’da gerçekleşecek. Çalıştayda açılış konuşmalarının yapılması planlanan ilk gün birçok baro başkanı davet edilmişken çalıştayın gerçekleşeceği ikinci gün için Türkiye Barolar Birliği, Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM) ve İstanbul 1 ve 2 nolu Barolara iki kişiden oluşan temsilciler gönderilmesi istendi.

Düzenlenecek çalıştayda 4 çalışma grubu oluşturularak; Medeni Kanun’daki temel düzenlemeler, Kişiler ve Vesayet Hukuku, Aile Hukuku, Eşya Hukuku ve Miras Hukuku başlıkları tartışılacak.

Çeşitli barolara 27 Kasım tarihinde iletilen yazıda çalıştayın yapılacağı duyurulmuş ve barolardan 3 gün gibi kısa bir sürede, çalıştayda tartışılması için Medeni Kanun’a yönelik sorunlar ve çözüm önerileri istenmişti. Barolara gönderilen resmi evraklarda Medeni Kanun’a yönelik nasıl bir tartışma yürütüleceği bulunmuyor. Ancak yakın geçmişte başta Adalet Bakanı Yılmaz Tunç olmak üzere, aile hukukunun sil baştan ele alınacağı, nafaka hakkının sınırlandırılması ve boşanmalara arabuluculuk getirilmesi gibi çeşitli konular gündem edilmişti.

SALDIRILAR MEŞRULAŞTIRILMAYA ÇALIŞILIYOR

Kayseri Barosu’ndan Eylem Sarıoğlu, AKP’nin her vesileyle kadınların haklarını tartışmaya açtığını belirterek Bakan Tunç’un açıklamalarına dair “Bu tartışmalarda erkeklerin mağduriyeti yönünde bir zemin yaratılmaya çalışılmakta, kadınların haklarını kullanmasının erkekleri mağdur ettiği tartışması yaratılmak istenmektedir.” dedi. İktidarın son süreçte çalıştaylar yoluyla kadınların haklarına yönelik saldırıları meşrulaştırmaya çalıştığını söyleyen Sarıoğlu, kadınların kazanılmış haklarına yönelik saldırılara izin vermeyeceklerini belirtti.

MEDENİ KANUNA DAİR BU ZAMANA KADAR NELER TARTIŞILDI

Medeni Kanun, nafaka hakkı üzerinden uzun süredir tartışma konusu. Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan 8. Yargı Paketi taslağında da Medeni Kanun’da, AYM kararına rağmen, kadınların eşlerinin soyadını alma zorunluluğu getiren bir madde ön görülmüştü. Bakan Tunç, Kanal 7’de çıktığı programda “Kadının hassasiyeti noktasında biz hassasız. Kadınların korunması, onların nafaka konusunda mağduriyetlerine yol açılmamasını biz de savunuyoruz. Diğer yandan eğer dosya bazında farklı haksızlıklara neden olunuyorsa her iki taraf açısından düşünmek gerekir.” diyerek kadınlar açısından hayati önem taşıyan nafaka hakkının gasbedilebileceğine dair imalarda bulunmuştu.

Bunun yanı sıra Bakan Tunç aynı programda “aile arabulucuğu”nu da gündemlerine aldıklarını ifade etmişti. Bu tartışmalar ışığında, 1 Kasım’da ise Adalet Bakanlığınca bir Aile Hukuku Sempozyumu düzenlenmişti. Adalet Bakanlığının yanı sıra Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da Eylül ayında aile çalıştayları düzenlemiş, bu çalıştaylarda Medeni Kanun da dahil olmak üzere kadınların kazanılmış hakları hedef alınmıştı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın ise “Süresiz nafaka, adil bir durum değil.” şeklinde açıklamaları kadınlardan tepki toplamıştı.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül