8 Mart yaklaşırken kadınlar taleplerini dile getirmeye başladı. İşyerinde, evde, sokakta, okulda, kısacası her alanda kadınlar eşit, özgür ve şiddetsiz bir yaşam için mücadele ederken, bunu sadece basın açıklaması, yürüyüş ve mitinglerle değil tüm olanakları kullanarak yapıyor.

Genel-İş İzmir 2 ve 9 No’lu Şube üyesi kadın işçiler de 8 Mart taleplerini tiyatro sahnesinden duyurmaya hazırlanıyor. Haftalardır çalışmalarına devam eden işçi kadınlar, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini anlatan Duvar adlı oyun Genel-İş İzmir 2-3 ve 9 No’lu Şubeler tarafından 9 Mart saat 14.00’te Konak Belediyesi Selahattin Akçiçek Kültür Merkezinde yapılacak etkinlikte sahneleyecek.

İşçi kadınlarla hem 8 Mart taleplerini hem de oyun hazırlıklarını konuştuk. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı sahnede olacak işçi kadınlar, en önemli taleplerinin eşitlik ve özgürlük olduğunu söyledi.

‘BİR KADIN OLARAK ZABITA MEMURLUĞUNU YAPABİLİYORUM’

Ebru Evin | Fotoğraf: Evrensel

İzmir Büyükşehir Belediyesinde zabıta memuru olan Ebru Evin, “Erkeklerin mesleği olarak görülen zabıta memurluğunu bir kadın olarak da yapabildiğimi düşünüyorum, çoğu kadının da yapabileceğine eminim. Kadınların bu konuda kendilerine güvenmelerini istiyorum, istedikleri her şeyi yapabileceğini, erkeklerle yarışmak bir yana birlikte yapabileceğimizi görsünler. Motor, araba, araç neyse kullanabilecek biri olduğumuzu bilsinler” dedi.

Kadınlara yönelik bir cinsiyet ayrımcılığının olduğunu söyleyen Evin, “Bunu yenmek için kendimizi oyunla daha iyi ifade edebiliriz diye düşünüyorum” diyerek 8 Mart’ta kadınların seslerini duyurabilmesi umuduyla oyunu sergileyeceklerini ekledi.

‘İLK DEFA SAHNEYE ÇIKACAĞIM’

Berna Çavga | Fotoğraf: Evrensel

Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin her alanda olduğunu söyleyen Güvenlik Görevlisi Berna Çavga, “Kadınların eşit olmasını istiyoruz ve bu oyunla da bunu dile getirebileceğimizi düşünüyorum. Sahneye ilk çıkışım olacak, heyecanlı bir durum. Yaşadıklarımı farklı bir pencereden insanlarla buluşturmak gerçekten mutluluk verici. Fiziksel olarak faklı olabiliriz ama haklarımız eşit olmalı” dedi.

‘EŞİTLİK TALEBİMİZİ DUYURMAK İSTİYORUZ’

Feyza Girgin | Fotoğraf: Evrensel

Çağrı Merkezi Çalışanı Feyza Girgin de 25 Kasım’da doğaçlama tiyatroya Kadın Komisyonu ile başladığını ve 8 Mart’ta da yeniden oyun sergilemek istediğini belirtti. Özellikle bu oyunun toplumsal cinsiyet eşitsizliğine parmak basacağını söyleyen Girgin, “Dikkat çekecek kısa ama etkili bir oyun olacağını düşünüyorum” dedi.

25 Kasım’daki doğaçlamanın ilk deneyimi olduğunu ve öz güvenini yerine getirdiğini belirten Girgin, “Kadınlara yapamazsın, edemezsin, söyleyemezsin gibi cümlelerin aslında toplumun baskısı olduğunu, istedikten sonra her şeyi yapabileceğimizi idrak ettim” diye konuştu.

8 Mart’a giderken de kadınlar olarak seslerini duyurmak istediklerini ifade eden Girgin, “Biz varız, buradayız. Hamileyken de sokakta gezebiliriz, gece de. Her şey olabiliriz, sadece evinde oturup yemek yapıp bebek bakmak değil. Eşitlik talebimizi duyurmak istiyorum” dedi.

‘SESİMİZİ DUYURMAK İÇİN SAHNEDEYİZ’

Deniz Altınçiçek | Fotoğraf: Evrensel

Kadınların sesini duyurmak için ekipte olduğunu söyleyen Güvenlik Görevlisi Deniz Altınçiçek ise, “Kadınların da her alanda olduğunu göstermek, çektiğimiz sorunları dillendirmek için buradayım. Ben hem anne olarak hem kadın hem de işçi olarak buradayız demek için sahnede oldum. En önemli talebimiz eşitlik” diye belirtti.

‘SÖZLEŞMEYE GEÇİRDİĞİMİZ REGL İZNİNE KARŞI DİRENEN DAİRE BAŞKANLARI VAR’

Ebru İvgen | Fotoğraf: Evrensel

Genel-İş 2 No’lu Şube İdari İşler Baştemsilcisi ve Kadın Komisyonu Üyesi Ebru İvgen, “Kadın cinayetleri, şiddetin artarak devam ettiği caydırıcı yasaların olmadığı olsa da uygulanmadığı bir ülkede yaşıyoruz. Biz bunların karşısında mücadelemize devam edeceğiz, haklı taleplerimizin arkasındayız” diye konuştu.

Son toplu iş sözleşmesinde geçirdikleri regl iznini hatırlatan İvgen, “Bununla ilgili bazı birimlerde, bu maddenin son cümlesiyle ilgili sıkıntılar yaşıyoruz. Maddeyi iş akışını bozmayacak şekilde, kolaylık sağlanır diye geçirdik. Bunun nedeni, bunun tasarrufunu işverene bırakmak değil, aynı anda izin kullanmakla alakalıydı. O yüzden işveren, daire başkanları ya da idari müdür açısından bu yanlışı özellikle vurgulamak istiyorum. Konuşmaya gittiğimizde çözüyoruz ama hâlâ bazı direnen daire başkanlarımız var” dedi.

Son olarak farkındalığı biraz daha yüksek oyun hazırladıklarını belirten İvgen, tüm işçileri oyunlarını izlemeye davet etti.

‘SÜPÜRGEDE ÇALIŞAN KADINLARIN TUVALET VE BARINMA SORUNU VAR’

Sevgi Bilir | Fotoğraf: Evrensel

Genel-İş 9 No’lu Şube Yöneticisi Sevgi Bilir ise, “Güvenlik işçisi arkadaşlarımın örgütlü olduğu şubeyiz. Erkek hegemonyasının hüküm sürdüğü ülkemizde hem kadınsan hem de güvenliksen ekstra öteleniyorsun. Bu ötelenmeyi yıkmak için elimizden gelen çabayı göstereceğiz” dedi.

8 Mart’a ilişkin hazırlıklarına ve alandaki kadınların sorunlarına değinen Bilir, “Özellikle güvenlikte ve 2 No’lu şube üyesi yol süpürgede çalışan kadınların tuvalet ve barınma sorunu var. Biz 8 Mart’ta tiyatro etkinliği yapıyoruz ama alanda gezerken nasıl çözüm bulabiliriz ona odaklanmaya çalışıyoruz. Tek merkezi bir eylem değil iş yerlerinde bunu anlatmak buralarda eylem yapmak önemli” diye konuştu.

OYUNUN YÖNETMENİ: ‘İŞÇİ KADINLARLA ÇALIŞMAK KEYİFLİ’

Evin Doğan Kor | Fotoğraf: Evrensel

Oyunun yönetmeni ve Şehir Tiyatrosu yaratıcı drama eğitmeni olan Evin Doğan Kor, 25 Kasım’da işçi kadınlarla doğaçlama tiyatro sahnelediklerini hatırlatarak, “Hem izleyiciler açısından kadınları sahnede görmesi hem de kadınların verdiği bir emeğin değer görülmesi önemliydi” dedi. İşçi kadınlarla çalışmanın keyifli olduğunu dile getiren Kor, “8 Mart’ta da kadınların derdine, talebine, isteğine, toplumdaki bu yaraya dokunacak bir iş yapmış olacağız” diye ekledi.

OYUNUN TEK ERKEK KARAKTERİ: ‘İŞÇİ KADINLARIN SAHNEDE OLMASI ÇOK DAHA ANLAMLI’

İzmir Şehir Tiyatrosu oyuncularından Okan Kan ise oyundaki tek erkek karakteri canlandırıyor. İşçi kadınlarla sahnede olmanın güzel bir duygu olduğunu dile getiren Kan, “Onların neler yapabildiğini ve nasıl istekli olduğunu gördüğümüzde biz de umut doluyoruz. İşçi kadınların sahnede olması çok keyifli. Benim annem de işçi, onları gördüğüm zaman annem gözümün gününe geliyor. İşçi kadınların tiyatroda olmaları bizim için çok daha anlamlı ve güzel” diye konuştu.

KADIN VE ERKEK ARASINDAKİ MANEVİ DUVAR

İzmir Şehir Tiyatrosu Şube Müdürü ve aynı zamanda Duvar Oyununun Yazarı Özkan Ataklı da “Oyun hem erkeğin hem de kadının farklı farklı yetiştirilmesinden kaynaklı, ötekileştirilmeyi ve farklılaşmayı nasıl yaşadıklarını anlatıyor. Kadın ve erkeğin arasında manevi duvarı da temsil ediyor. Esasen yetiştirilmeye bağlı olduğunu ve bunu değiştirebileceğimizi anlatıyor” diyerek oyuna ilişkin bilgi verdi.

Fotoğraflar: Evrensel