Her yıl Plan Bütçe Komisyonunda görüşüldükten sonra Meclis Genel Kurulundan oylanarak geçen, devletin yıllık bütçesinin işçi aileleri açısında önemini kadınlarla konuştuk. Ev kadını, iki kız çocuğu olan Fadime’nin ilk sözleri, “Mesela eğitime, sağlığa ayırdığı para, emekli, memur maaşları, asgari ücret hep bu yıllık bütçeye göre belirleniyor. Bizim için tabi ki önemli” oluyor.

Eşinin asgari ücretle işçi olarak çalıştığını belirten Fadime’nin bütçeye ilişkin değerlendirmeleri şöyle oluyor: “Tek ücretle 2 çocuk okutuyoruz. Evimiz yok. Gücümüz kapıcı dairesine yetti. Çocukların masraflarına yetişmek mümkün değil. Çocukların biri ilkokula diğeri ortaokula gidiyor. Okulda bir öğün yemek verilmesini istiyoruz ama bütçede buna yer vermemişler. Çocuklar bir öğün doyardı bari.”

‘BAKIYOR YİYEMİYORUZ’

Fadime eskisi gibi evin aylık bütçesini planlayamadıklarını, “Artık temel ihtiyaçlarımızı çay, deterjan, elektrik, doğalgaz zor karşılar durumdayız. Eti, peyniri unuttuk, meyveyi sebzeyi sayı ile alıyoruz. Plan yapmak için para olması lazım. Artık dibe vurduk. Ailecek psikolojimiz bozuldu. Bakıyor yiyemiyoruz” diye anlatıyor.

Fadime’nin komşusu Hafize söze giriyor sohbetimizde: “Devletin bütçesine bak kime ne kadar pay vermiş anla. Halkı düşünen yok. Çalışanı, işçiyi düşünen yok. Eşim işçi, ben çalışmıyorum. Bir üniversitede okuyan oğlum, bir de evde işsiz kızım var. Biz o bütçede yokuz. Ne diyeyim, şimdi bana küfür ettirmeyin. Psikolojimizi de bozdular.”

‘ÇOÇUKLARA BİR ÖĞÜN YEMEK VERİLSİN’

Eşi fabrika işçisi bir genç kadın, köyden takviye kışlık yiyecekleri geldiği halde geçinemediklerini anlatıyor. “Onun dışındaki ihtiyaçlarımız için markete alışveriş yapmaya insan utanıyor. Hiçbir şeye gücümüz yetmiyor. Köyden destek geldiği halde böyleysek diğer ailelerin halini düşünemiyorum.”

‘TAZMİNAT ÜZERİNE EV SATSAK EV PARASI ZOR EDİYOR’

Enflasyonun altında ezildiklerini anlatan genç kadının sözleri şöyle: “Birkaç sene önce kocam emekli olsaydı tazminatı ile bir ev alabiliyorduk. Şimdi tazminatın üzerine oturduğumuz evi satsak yine bir ev parası zor ediyor. İlkokula giden bir çocuğumuz var. Her ay okulda bir etkinlik oluyor. 100-200 lira. Sonuçta parası olan var olamayan var. Okulda çocuklara bir öğün yemek verilmesini biz de istiyoruz.”.

‘12 BİN LİRA ÜCRET, 12 BİN 500 LİRA KİRA’

Yakın arkadaşı fabrika işçisi olan bir kadın arkadaşının aldığı ücretin kiraya bile yetmediğini söylüyor ve herkesin benzer durumlar yaşadığını şu sözlerle anlatıyor: “Arkadaşım 12 bin lira ücret alıyor. 12 bin 500 lira ev kirası veriyorlar, aldığı kiraya gidiyor. İki çocukları var. Eşinin kuaför dükkanı var. Dükkandan ne gelirse onunla geçinmeye çalışıyorlar. Artık gerisini siz düşünün.”

Fotoğraf: Ekmek ve Gül