
Sivas’ın üretime ek olarak tarihi mekanlarıyla turizm bakımından adını duyuran ilçelerinden Divriği’de, kadın esnaflar tarafından işletilen dükkanlarıyla Hüma Hatun Sokağı, ahilik geleneğini yaşatmaya çalışan bir örnek oluşturuyor. Divriği’ye yolunuz düşerse, gezip görülecek yerler için yaptığınız kısa bir araştırmanın ardından önce bir yerde oturarak soluklanmayı tercih etmeniz muhtemeldir. Size, güzel bir deneyim yaşatacak mekanlar sayılırken Hüma Hatun Sokağı en başlarda gelecektir. Zemini taş olan sokağın üst tarafında güneşli zamanlarda dahi gölge kalabilmesini sağlayan bir tente dikkat çekiyor. Sokağın iki tarafındaki dükkanların mimarisinde taş ve ahşap birbirini tamamlıyor. Kursi diye tabir edilen küçük taburelerin ortasındaki sehpaların üstünde, bakır siniler sizi çağırıyor. Buyurun biraz soluklanın ve gelsin çaylar, kahveler… Biz de öyle yapıyoruz.
Ahilik geleneğini sürdüren kadınlar
Kahvemizi içerken bir yandan da, oturduğumuz “çayhaneyi” işleten Seher Çınar Yazıcı ile sohbete başlıyoruz:
“Biz altı buçuk yıldır burada hizmet veriyoruz. Sokağımız proje bir sokak. 12 kadın esnafız. Sokağımızda cuma günleri Ahi yemini ediyoruz; Bacıyan-ı Rum yemini. Kardeşliğin simgesi. Şöyle söyleyeyim. Konya’dan, Kırşehir’den Kayseri’ye kadar uzanan Ahilik geleneğini sürdürüyoruz kadınlar olarak. Çünkü 12 kadının bir arada olması malumunuz biraz sıkıntılı olabiliyor. Birlik beraberliğimizi korumak için bu yemini ediyoruz.”
Bu sokakta iki dükkanı olduğunu belirten Seher Çınar Yazıcı, “Benimkisi çayhane ve şerbethane. Bir de aşevinin işletmecisiyim” diyor. Sokaktaki diğer dükkanları da şöyle sıralıyor: “Bunun dışında fırın ekmeğimiz var, tandır ekmeği var, gözleme var. Divriği pilavımız var. Kuru gıda var. Hayvansal gıda var. Kadayıfçımız var.”
Sokağın Prof. Dr. Meral Avcı Delipınar’ın fikri olduğunu belirterek devam ediyor: “Kadın Kolları Başkanımız da Meral Avcı Delipınar’dı. Marmara Üniversitesinde tarih profesörü. Bu sokağımızı il özel idaresi ve belediyemizle birlikte restore ettiler. Sonra kadınlara verildi. Açılışını yaptı ve sonra da vefat etti. Kaybettik kendisini. Mekanı cennet olsun. Onun dışında da turistik bir çarşı olduk. Artık sokağımız oturdu. Artık Divriği’ye gelenlerin gezecek yerleri arasında Hüma Hatun da var. Hüma Hatun da, 1850 yıllarında yaşamış. İlk vakıf kuran kadınlardan. Divriğili ve hiç evlilik yapmamış. Kardeşleriyle mallarını bir çatı altında birleştirmek için vakıf kurmuş.”
İşler nasıl, dükkan dönüyor mu?
Dönüyor. Şöyle dönüyor. Zaten aşevini yeni açtım. Şeker Bayramı’nda açtım. Çayhanede de altı buçuk yıldır hizmet veriyorum. Aşevinde kaybım olunca çayhaneden temin ediyorum.
Burada bu sokak dışında kadın esnaf var mı peki?
Biz açtıktan sonra bütün çay ocakları kadın oldu diyebilirim.
Etkilediniz yani…
Ee tabi, çok etkiledik. Ama biz bir ilki başardık, öyle bir sokak burası. Türkiye’de bir ilkmişiz biz. Meral Hanım bize hep öyle diyordu.
Türkiye’de çok ciddi bir kadın istihdamı sorunu var ve kadınların çok uzun yıllardır devam eden “eşit işe eşit ücret” mücadelesi var. Bu açıdan ülkede kadının durumunu nasıl görüyorsunuz?
Bence bütün kadınlar yapabilir. Biz yaptıysak herkes başarabilir. Tamam Divriği sosyal demokrat bir ilçe ama bizler yine de cesaret edemiyorduk. Mesela ben bir çay ocağını işletebilir miyim çok tereddüt ediyordum. Çünkü kadınlardan çok erkeklerle muhatabız. Ama şimdi bakıyorum hepsi benim evladım, kardeşim, ağabeyim, babam.
Peki hiç sıkıntı yaşadığınız oldu mu?
Çok oldu. Alisi de geliyor, delisi de geliyor. Her kesimden gelen oluyor.
Kadınlara ilişkin bir talebiniz ya da eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Kadınlar evde durmasınlar, çalışsınlar. Belki eşlerimiz çalışıp getiriyorlar ama insanın kendisinin çalıştığı gibi de olmuyor. Önce ekonomik özgürlük. Bir de günümüz şartlarında artık bir kişinin çalışmasıyla geçim çok zor.
Hükümetin kadına yaklaşım açısından durumlar nasıl?
Maalesef ki üzgünüm, zayıf. Mesela biz bir kredi almak istesek önümüzü kırk tane şart koyuyorlar. Biz zaten o şartları yerine getirebiliyor olsak o krediye başvurmayız. Şartlar iyi değil yani. Mesela ben bir de hayvancılık alanında şansımı deneyeyim dedim. Bu hibeler falan vardı. Kadınların önceliği olacaktı. Başvurdum, yine erkeklere çıktı, Yine burada iki tane beyefendiye çıktı. (Gülüyor)
Fotoğraf: Fatih Polat
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.