‘Yerli ve milli olmayanlar’ın başarıları!
Spor başarılarına imza atanların milliyetçi, muhafazakâr çizgide yaşayanlar olması gerektiği fikrine inanmış olan bir toplam Ebrar’ın kendine yönelik nefret söylemine cevap vermesine tahammül edemedi.

Kadınların spor yapması desteklenmez bu ülkede. Özel bir yönlendirme olmaz, kız çocukları kendi çabaları ve yetenekleri ile spor için olanaklar yaratmaya çalışır. Popüler de değildir çoğunlukla kadınların yaptığı spor.

Erkeklerin oynadığı futbol asıl spordur sanki. Paraya tahvil edilmiş koca bir endüstri olması erkek çocukların neredeyse hayallerini süsleyen tek spor dalı olması sağlar. Büyük paralar, büyük bir ün anlamına gelen bu dünya spordan başka anlamlara gelir aslında.

Dünyada da böyle diyebiliriz aslında. İspanya Kadın Futbol Takımının kazandığı başarıdan sonra ödül töreninde yaşananlar dünyanın halen gündeminde. Bir kadın sporcuyu tebrik etmek için dudağından öpme cüreti gösterir erkek yöneticiler.

Türkiye’de tüm olanaksızlara karşın başarılı ne çok kadın sporcu var. İsimlerini madalya aldığından duyduğumuz, medyada o zaman yıldız ilan edilen bin bir emekle kendini var eden ne çok kadın var.

Bu başarılar “milli” gurura dönüşüverir hemen. Türkiye’nin gururu olur bu kadınlar. Milliyetçilik hemen devreye girer. Spor hayatı boyunca hiç yüreklendirilmemiş, hatta kadın başına yapamazsın bunları denilmiş olan kadınlar birden ülkenin gururu oluverirler.

Türkiye voleybolu da şimdi tam bu günleri yaşıyor. Alınan başarılar, kazanılan şampiyonluklar kadın voleybol takımını ve oyuncularını “milli” kahramanlar haline getirirken, bu “milli” kahraman profiline uymayan Ebrar Karakurt lincin ve nefretin objesi haline getiriliyor.

Spor başarılarına imza atanların milliyetçi, muhafazakâr bir çizgide yaşayan insanlar olması gerektiği fikrine çok inanmış olan bir toplam, Ebrar’ın kendine yönelik nefret söylemine cevap vermesine tahammül edemedi. Final maçına giderek takımın bu en önemli oyuncularından birinin takımdan alınması talebine kadar vardı iş.

Takımın motivasyonu, oyuncuların ruh hali gibi şeyleri dikkate almayan bu çevreler öylesi bir nefret taşıyorlar ki “milli” bir şampiyonluğun engellenmesi pahasına kadın oyuncunun takımdan çıkarılmasını istiyorlar.

Yerli ve “milli” değerlere uymayan kadınların sağladığı, sağlayacağı “milli” gurur ne büyük çelişki ne katlanılmaz bir şey şimdi. LGBTİ kimliğini saklamadan yaşayan bir kadının takım arkadaşları ile birlikte başardığı, başarmaya çalıştığı şey hazmedilemez bir şeye dönüşüyor işte AKP’nin yarattığı muhafazakâr dünyada.

NEFRET VE DÜŞMANLIK SÖYLEMİ TEL TEL DÖKÜLÜRKEN

Sapkın ilan edilen, nefretin hedefi yapılanlar işte gayet aramızdalar. Çok başarılı sporcular onlar, mahallemizdeki komşularımız sonra, fabrikada beraber çalıştığımız arkadaşlarımız, okuldaki sıra arkadaşımız, tedavi olduğumuz hekim, çok sevdiğimiz bir şarkıcı, dişimizi çektirdiğimiz diş hekimimiz belki.

Kimin kimi nasıl sevdiği, kiminle birlikte olduğu, nasıl giyindiği Anayasa’ya bile hiç olmayacak bir şekilde dahil edilmeye çalışılırken Ebrar ve arkadaşları bunun böyle olamayacağını gösteriveriyor.

“Milli” bir gurur olarak ilan edilebilecek bir başarıda evet LGBTİ’ler var ve çok ama çok başarılılar. AKP’nin yerli ve “milli” tanımı böylece yerle bir olurken, Akit ve çevresinin sürdürdüğü bu kampanyaya AKP’li yöneticiler bir şey diyemiyorlar. Ebrar’ın takımdan alınması muhtemelen şampiyonluğun gelmemesi anlamına gelecek çünkü.

Bir spor başarına büyük bir emekle, inançla, yaşam boyu süren bir disiplinle imza atan kadınlar aslında kız çocuklarının neler başarabileceğinin örneği. Eğitim hakkı ellerinden alınmazsa, spor sanat gibi becerilere ulaşma olanakları olursa neler yapılabilecekleri görüyoruz.

Kadınların erken yaşta evlendirilmesi, üç çocuk doğurması, esas kariyerinin annelik olması gerektiği söylenen bu ülkede, bu kadınlar ülkenin gururu oldular işte.

Demek ki AKP’nin muhafazakâr dünyasında doğru olmayan çok ama çok şey var. Bu sayede bir kez daha görmüş olduk. Hayat her şeyi gösteriyor, bilim ve akıl dışı her şey bütün saçmalıklarıyla tel tel dökülüyor.

Fotoğraf: Türkiye Voleybol Federasyonu

İlgili haberler
Ebrar Karakurt kendini hedef gösterenlere yanıt ve...

Milli voleybolcu Ebrar Karakurt hedef gösterilmesine karşı ‘Zirvedeyim, sesiniz duyulmuyor’ dedi.

Sporda da varız ve her şeye rağmen var olacağız!

‘Kadınların spora ilgileri yok’ veya ‘kadınlar başarısız’ şeklinde çıkarımlar yapmanın pek de gerçek...

Barış her neredeyse bulup getireceğiz

Son dönemde daha da açık görüyoruz ki barış mücadelesi ekmeğimizle, aşımızla, işimizle, huzurumuzla,...