Uludağ Üniversitesi’nde öğrencilerin kurduğu Görükle Kültür Sanat Platformunun kadın çalışmaları atölyesinde 25 Kasım dolayısıyla ‘Krize Şiddete Eşitsizliğe Karşı Gücümüz Birliğimizdir’ etkinliği gerçekleşti. Avukat Elif Ergin’in katılımıyla gerçekleşen etkinlikte anahtar kelimeler olarak kriz şiddet ve eşitsizlik kelimeleri üzerinden ilerlendi. Krizin ve şiddetin birlikte arttığı, bunun genç kadınlar üzerindeki etkisini, bu bağlamda 6284 Sayılı Yasayı, İstanbul Sözleşmesini ve haklarımızın neler olduğunu tartıştığımız bir etkinlik gerçekleşti.
Ergin, kadınların erkekle aynı işi yapıp düşük ücret aldığını, genç kadınların okurken yine çalışmak zorunda kaldığını yani kapitalist sistem içerisinde zaten kadınların eşitsizliğe ve sömürüye, şiddete maruz kaldığını ifade etti. Kriz döneminde yükselen işsizlik, artan hayat pahalılığı varken bu şiddetin daha da derinleştiğini, okumanın giderek zorlaştığını ve zorunlulukların arttığını belirtti. Ergin “Saydığımız her şey bir bütünlük içerisinde ve özellikle genç kadınların hayatını sarmala almış durumda” dedi. 6284 ve İstanbul Sözleşmesi’nden, haklarımızın neler olduğundan da bahseden Elif Ergin ‘haklarımızı bilerek tartışmalıyız bu yüzden 6284 kadınları yaşatır’ diye konuştu. Bugünden yarına hazırlanmamız gerektiğini, elimizden alınmaya çalışılan haklarımıza karşı ‘dur kardeşim elimizden neyi alacağınızı biliyoruz ve izin vermiyoruz’ dememiz gerektiğini tartıştık. Ergin, çözüm olarak ses çıkartmamız fakat çıkarttığımız sesi bulunduğumuz yerlerde çoğaltarak bu sesi örgütlü hale getirmemiz gerektiğini, yan yana gelerek yasalarımıza ve haklarımıza sahip çıkmamızın önemine dikkat çekti.
Söyleşinin ardından genç kadınların da tartışmaya dahil olduğu ve yaşadığımız yer olan Görükle’de yaşamın zorluklarını ve bu zorluklara karşın neler yapabileceğimizi konuştuk. Felsefe bölümünde okuyan bir arkadaşımız söz alarak, Görükle’de yaşanılan taciz ve şiddet olaylarının çok meşru bir şekilde yaşandığını ve neler yaşadığımızı anlattı. Çalıştığımız kafede tuvalete gittiğimizde sıkıştırılmamız, dışarı tedirgin olarak çıkmamız, Görükle’de tacize uğrayarak öldürülen kadınlarla her gün yüz yüze geldiğimiz ve aslında her gün okulda, kampüste, iş yerinde, yolda yürürken yaşadığımız riskler olduğunu anlattı. Bunlara karşın bir arada olmamızın önemine vurgu yaparak bunun bir örneğini anlattı bizlere. “Görükle’de 2 sene önce yine kadın arkadaşlarımızla bir araya gelerek ışıklandırmaların arttırılması için imza kampanyası başlattık. Hala daha yeterli olmamasına rağmen o dönem biraz olsun ışıklandırmalar arttı ve bizler gördük ki daha çok bir araya gelerek taleplerimizi korkmadan sırtımızı birbirimize yaslayarak inatla dile getirmemiz gerekiyor” diyerek bir arada olmanın ve bu atölyenin önemine vurgu yaptı.
İlgili haberler
Görükle’de taciz ve şiddet son bulsun diye...
Gece geç saatlere kadar çalışıp eve kendimizi attığımızda ardımızda neler mi bırakıyoruz? Patron ve...
Öğrencilerin Görükle sınavı
40 bine yakın Uludağ Üniversitesi öğrencisinin yaşadığı Bursa’nın Görükle köyündeki yaşamı öğrencile...
Bursa Görükle’de kadınlardan 25 Kasım buluşması
Bursa Görükle’de kadınlar Genç Hayat Dergisi editörü Elif Ergin’in katılımıyla 25 Kasım için bir ara...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.