EĞİTİM SEN: Kız çocukları eğitim hakkından eşit şekilde yararlanmıyor
Eğitim Sen’in paylaştığı veriler çocukların nasıl bir karanlığın içinde büyüdüğünü ortaya koydu. Çocuk istismarı, eğitimsizlik, erken yaşta evlenme gibi durumların sayısı azımsanmayacak kadar yüksek.

Eğitim Sen 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü dolayısıyla bir rapor yayımladı.

Eğitim Sen’in yayımladığı rapordan başlıklar şöyle:

KIZ ÇOCUKLARI ÖRGÜN EĞİTİMDEN UZAKLAŞTIRILIYOR!
-Yoksul, emekçi ailelerin çocukları başta olmak üzere, kız çocukları, kırsal kesimde yaşayan çocuklar; eğitim hakkından eşit koşullarda yararlanamamış, önemli bir bölümü dini vakıf ve derneklerin kucağına itilmiştir.

-Bölgesel, cinsel, sınıfsal vb. eşitsizlikler iktidarın çözmek bir yana daha da derinleştirdiği temel sorunlar olmuştur.Örgün ve yüksek eğitimde var olan cinsiyet farkı kapatılmamıştır. Kadınların net okullaşma oranları açık öğretim hariç tüm düzeylerde erkeklerden geri durumdadır. 

- İlkokuldan ortaöğretime geçişte kız öğrenci kaybı erkeklere göre yoğunlaşmıştır.

- Kadınların yükseköğretime erişim oranı erkeklere göre düşüktür.

-Açık öğretime devam eden ortaöğretim öğrencileri içerisinde kadın oranı yüzde 62’ye yükselmiştir.

-Yeni müfredatta bilime, sanata, emeğe, mücadeleye, sevgiye, paylaşmaya, kadına yer yokken aile yaşamını kutsayan ve kadını yok sayan cinsiyetçi politikalar yaygınlaşmıştır.

-2016-17 döneminde “din öğretimi” adı altında 347.614 kız öğrenciyi “ortaokulda” ve 353.379 kız öğrenciyi “orta öğretimde” evrensel eğitim koşullarından uzaklaştırırken, bu kapsamda eğitim gören kadın oranı 2017 yılında yüzde 56’ya yükselmiştir.

-Açık öğretim imam hatip liselerinde bu oran daha da yükselerek kadın oranı % 64’e çıkmaktadır.

-2016-2017 döneminde açık öğretim imam hatip lisesine kayıtlı öğrencilerin % 64’ünü kız öğrenciler oluşturuyor. Bununla birlikte sayıları 1,408’i bulan İmam Hatip Liselerinden 372’si devlet politikası doğrultusunda karma eğitimin dışına çıkarak kız Anadolu İmam Hatip olarak ayrıldı.

-Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre ülkemizde çocuk yaşta evlilik ve nişanlılık nedeniyle eğitime devam edemeyenlerin yüzde 97,4’ü kız öğrencilerdir.

KARMA EĞİTİM İHLALİ EĞİTİM HAKKI VE ÇOCUK HAKKI İHLALİDİR!
-Karma eğitim ihlali eğitim hakkı, çocuk hakkı ihlalidir. Özellikle kadınların, kız çocukların toplumsal yaşam alanlarından izole edilmesinin önünü açmaktadır. Karma eğitim hakkı ihlali ile cinsiyet eşitliği yok sayılmakta, cinsiyetçi ideoloji doğrultusunda nesiller yetiştirme ideolojisi dayatılmaktadır.
-Son ortaöğretim kurumları yönetmeliğinde yapılan değişiklik ile İmam Hatip olmayan okul türlerinde de hukuken karma eğitim kaldırılmış durumdadır. Şu anda İmam Hatip Ortaokullarında 382.707, İmam Hatip Liselerinde 277.871 kız öğrenci karma eğitim hakkı ihlali ile örgün eğitimde yer almamaktadır. Yaratılan bu durum eğitim hakkı, çocuk hakkı ihlalidir. Karma eğitim tartışılamaz.

MEB LGBTİ’leri YOK SAYIYOR!
-Her ne kadar ‘herkes için eğitim hakkından’ bahsedilse de farklı cinsel yönelimlere ve cinsel kimliklere sahip çocuklar yine görmezden gelinmeye devam ediyor.

-LGBTİ öğrencilerin sorunlarını tartışmak için birçok çalışma, seminer ve panel ‘dini değerlerin zarar göreceği’ gerekçesiyle iptal edildi.

OKUL TERK ETMEDE AVRUPA BİRİNCİSİ!
-Türkiye'de ilkokul çağı okullaşma oranı geriliyor. 2012'de yüzde 99'a ulaşan okullaşma oranı 2017'de yüzde 91'e düştü.
-Öte yandan, Eurostat 2017 verilerine göre Türkiye, eğitimini tamamlamadan terk etme sıralamasında Avrupa birincisi oldu.

ERKEN YAŞTA EVLİLİKLER TEŞVİK EDİLİYOR!
-TÜİK verilerine göre, son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğu devletin izniyle evlendirilmiş, son 6 yılda 142 bin 298 çocuk doğum yaptı.

-Türkiye’de yoksul kız çocuklarının erken yaşta evlenme olasılığı, varlıklı olan yaşıtlarına nazaran 2,5 kat daha fazladır.

-Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre, ülkemizde erken yaşta evlilik ve nişanlılık nedeniyle eğitime devam edemeyenlerin yüzde 97,4’ünün kız öğrenciler oluşturdu.

-2002'den bu yana 18 yaşın altında 440 bin çocuk doğum yaptı. 15 yaşın altında cinsel istismara uğrayarak doğum yapan çocuk sayısı ise 15 bin 937 olarak kayıtlara geçti.

-Çocuklara Yardım örgütü Save The Children (Çocukları Kurtarın Vakfı) kız çocuklarının zorla evlendirilmesine ilişkin küresel çapta her yıl 7 milyon 500 bin kız çocuğu zorla evlendirildiğini açıkladı.

17 BİN İSTİSMAR DAVASI AÇILDI!
-Adalet Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'de çocuk istismarıyla ilgili dava sayısının son 10 yılda yaklaşık 3 kat artmıştır. Bakanlığın 2015 verilerine göre de yılda ortalama 17 bin istismar davası açılmış, bu davaların yüzde 45'inin mahkûmiyetle sonuçlanmamıştır.
-Siyasi iktidar pek çok konuda olduğu gibi bu konuda da sağlıklı verilerin oluşturulmasında üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmemekte kamuoyunun yeterli bilgi almasını engellemektedir.
-Türkiye’de cinsel istismara uğrayan çocukların yaş ortalaması 13,7’dir. Kötüye kullanılan çocukların yüzde 71,6’sını 14-17 yaş arasındaki çocuklar oluşturmaktadır. Bahse konu çocukların yüzde 88,3’ü kız çocuğudur. İstismara uğrayan çocukların yüzde 52,9’u eğitim hayatına devam etmemektedir. Bu çocukların yüzde 4,7’si zihinsel engelli iken yüzde 7,3’ü daha evvel de istismara uğramıştır. İstismarlar yüzde 62 oranında tekrar etmiştir. Vakaların yüzde 81,3’ünde adli rapor verilmemiştir. Bununla birlikte adli veya hastane raporlarında, bu olayın çocukların yüzde 78,6’sının ruh sağlığını çok olumsuz etkilediği tespit edilmiştir.
-Çocuğun cinsel istismarında Türkiye, dünya listesinde 3'üncü sıradadır.
KANUNLAR ÇOCUKLARI KORUYAMIYOR!
-Türkiye'de çocuk istismarı, çocukların hak ihlali, şiddet ve kasten ölümlere ilişkin sağlıklı istatistik ve verilere de ulaşmak oldukça zor.

-Derneklerin, bakanlıkların ve sivil toplum kuruluşlarının verileri ancak adli makamlara ve basına yansıyan vakalarla değerlendirilebiliyor. Birçok istismar ve şiddet olayı örtülü kalıyor.

-Özellikle kayıp ve cinsel şiddetle sonuçlanan çocuk hakları ihlallerinde, çocuğa yönelik bakış, nesnelleştirme, üzerinde tahakküm kurma, şiddet uygulama, cinsel obje olarak görme oluyor. Bu yüzden ihlallerin önüne geçilemediği gibi kültürel olarak muhafazakârlıkla birlikte ataerkil toplum yapısının sonucu olarak karşımıza çıkıyor.

10 ÇOCUKTAN 8'İ KAYIT DIŞI ÇALIŞTIRILIYOR!
-Türkiye'de çocuk işçi sayısı iki milyona yaklaşmıştır. Çalışan her 10 çocuktan 8'i kayıt dışı olarak çalışıyor. Mesleki eğitim alan özellikle turizm sektöründe uzun saatler çalıştırılan stajyerler, yani ‘çocuk işçiler' ve çocuk isçiliği sayılabilecek uygulamalar ile çıraklık eğitimi alanlar resmi olarak çocuk işçi sayılmamaktadırlar.
-2018 yılında "15-16 ve 17 yaşında olan üç çocuk çalışırken hayatını kaybetti ve ölen çocukların üçü de tarım emekçisiydi" dedi.
-Çocuk emeği gün geçtikçe daha çok denetim alanlarının dışında olan alanlara, işyerlerine kaydırılmaktadır.
-Çocuk iş cinayetlerinde ölen kız çocuklarının oranı yüzde 16 ile genel iş cinayeti verilerindeki kadın işçi oranından fazladır. Bu kız çocuklarının emeğinin özellikle tarım sektöründeki yoğun sömürüsünden kaynaklanmaktadır.
-Çocuk işçi sayısı 2018 itibarıyla 2 milyona yaklaşmıştır. Çalışan her 10 çocuktan 8’inin kayıt dışıdır.
-2018 yılında yaşları 15,16 ve 17 olan 3 çocuk çalışırken hayatını kaybetti. Mesleki eğitim alan ve özellikle turizm sektöründe çalıştırılan stajyerler, resmi kayıtlara “çocuk işçi” olarak geçmedi.
380 BİN SURİYELİ ÇOCUK OKULA GİDEMİYOR!
-Türkiye'de okul çağında yaklaşık 850 bin Suriyeli çocuk yaşamaktadır. MEB'in 2017 tahminlerine göre, 490 binden fazla Suriyeli çocuk ülkenin çeşitli yerlerinde okullara kayıtlı durumda, buna karşın 380 bin çocuk ise okula gidememektedir.

-Kayıtlı olmayanlar bu rakamlara dâhil değilken, kayıtlı olmasına rağmen okula düzenli olarak gidemeyen mülteci çocukların rakamı ise net değildir. Bu durum yüz binlerce Suriyeli mülteci çocuğu kayıp kuşak olduğunun, her türlü istismarla yaşamak zorunda kaldıklarının, korunmadıklarının ilanıdır.

-Tüm dünyada belirlenmiş insan ticareti mağdurlarının neredeyse üçte birini çocuklar oluşturuyor.

700‘DEN FAZLA ÇOCUK CEZAEVİNDE!
-Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre, 2002’den günümüze kadar cezaevindeki çocuk sayısı yüzde 26 arttı.
-2002 yılında cezaevinde bulunan çocuk hükümlü sayısı 548 iken bu sayı 2017 yılında yüzde 33 artarak 731 oldu.
-Yine Bakanlığın verilerine göre, 2009'dan 2017 yılına kadar 18 ila 21 yaş arasında 68 çocuk ve genç yaşamını yitirdi. Ölümler 'şüpheli' olarak kayıtlara geçti.
-İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) verilerine göre, çocuklarla ilgili son 3 yılda 18 işkence başvurusu yapıldı. Çocuk tutuklu ve hükümlülere kötü muamele ve işkence iddialarıyla ilgili 2015 yılında 4, 2016 yılında 4, 2017 yılında ise 10 başvuru yapıldığı kaydedildi. Yaklaşık 700 çocuk anneleriyle birlikte cezaevinde.
ÇOCUKLAR KAYIP!
-TÜİK’in 2017 verilerine göre kayıp 11 bin 563 çocuğun 5 bin 756’sını kız çocukları, 5 bin 807’sini erkek çocuklar oluşturdu.
-2017 yılında ‘evden kaçan çocukların’ sayısı 2 bin 315. Evden kaçan çocukların yüzde 63'ü ise kız çocuğudur.

Eğitim Sen paylaştığı verilen sonrası çocuğun üstün yararı için mücadeleye devam edeceği açıklamasında bulundu: “Demokratik, laik, kamusal, bilimsel, anadilinde, parasız ve cins eşitlikçi eğitim hakkı önündeki engellerin kaldırıldığı, çocukların hiçbir tehlike ve tehdide maruz kalmadan, gelecek kaygısı duymadan sağlıklı ve güvenli bir ortamda çocukluklarını mutlu ve özgür yaşayabilmeleri için kararlılıkla mücadeleye devam edeceğiz.

İlgili haberler
2018 Türkiye’sinde kız çocukları gününü kutlarken....

Türkiye’nin de girişimiyle ilan edilen kız çocukları gününde, ülkemiz kız çocukları hangi koşullarda...

Dünya Kız Çocukları Günü’nde Türkiye’de kız çocukl...

11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü’nde İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi Avukatlarından Ayşenur De...

Dünyada 131 milyon kız çocuğu okula gidemiyor

Canan Güllü ve Sema Hosta kız çocuklarının yaşadığı sorunlara dikkat çekiyor: ‘Kız çocuklarının haya...