‘Devletten aldığım parayı devlete vererek borçlandım’
Üniversite mezunu genç kadınlar, bir yandan çalışmak zorunda kalırken bir yanden nasıl borçlandırıldıklarını anlatıyor...

Son dönemlerde artan enflasyonla birlikte bir yandan okumaya çalışıp diğer yandan geçinmeye çalışan öğrencilerin omzuna bir anda yüzde 80 oranında KYK yurt ücreti zammı bindi. Zaten KYK kredilerinin borcuyla mezun oluyorlar... Her ne kadar KYK kredilerine yansıyan enflasyon farkında geri adım attık dense de kabine toplasından çıkan karara göre ana paranın geri ödemesi alınacak. Bu karar, gün geçtikçe derinleşen ekonomik kriz, artan hayat pahalılığı ve gençliğin artan gelecek kaygısıyla birlikte bir lütuf değil. KYK kredi borcu olan, üniversite mezunu iki genç kadınla görüştük.

‘KREDİYE SADECE İKİ GÜN GÜVENEBİLİYORDUM’

Uludağ Üniversitesi Psikoloji Bölümü mezunu Feriha, krediyi almaya 650 TL ile başlayıp 850 TL ile bitirdiğini fakat hiçbir zaman aldığı paranın kendisine yetmediğini söylüyor. Kredi alırken aynı zamanda çalışmak zorunda kalan Feriha, KYK kredisinin neredeyse tamamını KYK yurduna ödeyince kendisine kalan miktar hiçbir şeye yetmemiş: “Yola yetmiyordu, yemeğe yetmiyordu, kitaplara da yetmiyordu. Devletten aldığım kredi hiçbir işe yaramıyordu.”  

İhtiyaçlarını karşılayabilmek için sürekli daha fazla çalışmak zorunda kalan Feriha, “kredi almama rağmen sürekli nakit avanstan harcamak zorunda kalıyordum. Dolayısıyla daha da fazla borçlanıyordum” diyor.

“Hiç almasaymışım daha iyiymiş. Bana her ay geçinebilmem için verilen krediye sadece iki gün güvenebiliyordum”


NE EĞİTİM NE BARINMA NE YEME İÇME HAKKI YOK

Feriha, geçinebilmek için birçok ihtiyacından kısmak zorunda kalmış. Kredi aldığı dönemde KYK yurdunda kalan Feriha, o dönem geçinebilmek için şampuan, deterjan gibi kişisel birçok ihtiyacını oda arkadaşlarıyla daha az maliyetli olduğu için ortak alıp kullanmış: “Hiçbir şekilde KYK’da yaşadığım dönemde kozmetik ürün alabilecek param yoktu.”

Feriha bir öğrenci olarak ne barınma hakkının ne yeme içme ne okuma ne de eğitim hakkının olmadığını söylüyor. Çünkü hepsi ücretli: “Devletten aldığım parayı yine devlete vererek borçlandım.”

‘BORCUM BİTTİKTEN SONRA HAYATIM BAŞLAYACAK GİBİ’

Feriha, kredinin kaygısını o kadar derinden yaşamış ki daha kredisi bitmeden abisiyle oturup bunu nasıl ödeyeceğini konuşmuş. Abisinin de kredi almak zorunda kaldığını söyleyen Feriha, çalışmasına rağmen abisinin kredi borcunu ödeyemediğini, ödemek için ailesinden destek almak zorunda kaldığını söylüyor. Her üniversite öğrencisini mezun olduktan sonra bekleyen işsizlik ve hayata borçla başlamak daha da kaygılandırıyor Ferihay’ı: “Borcum bittikten sonra hayatım başlayacakmış gibi geliyor.”

AKP döneminde İBB’nin kasasından AKP vekili kadınların eğitim masrafı için verilen 78 milyon gündeme gelinde Feriha, “Biz KYK yemeklerine dahi para öderken onlar iyi koşullarda okuyup rahat bir eğitim hayatı geçiriyorlar” diye isyan ediyor bu haksızlığa.

ÜCRETSİZ EĞİTİM İSTİYORUZ!

Feriha muhalefetin “KYK’nın sadece ana parasını ödeyin faiz ödetmeyeceğiz” açıklamasını da samimi bulmadığını ve sadece faizi değil derinleşen ekonomik krizin altında kalan gençlerin ücretsiz eğitime ulaşması talebini söylemeleri gerektiğini belirtiyor. Feriha KYK borcunu borçla kapatmayı planlıyor.

AÇ KALMAMAK İÇİN TAKTİKLERE MAHKUM EDİLMEK

Zenan da KYK borcu mağduru. 27 bin lira borcu var. Zenan da Feriha gibi KYK’dan kredi alırken aldığı para yetmediği için çalışmak zorunda kalmış.

KYK yurdunda kaldığı dönemde geçimini sağlamakta zorlandığı için sabah kahvaltısına çok geç satte iniyormuş ki akşam daha geç acıksın ve günde 2 öğünle günü kapatabilsin.
Son dönemde mezun olduktan sonra ne yapacağını bilmediği için “saldım her şeyi” diyor. Zenan, bir yandan kredisi olduğu için üzüldüğünü ama diğer taraftan da nerdeyse tüm gençlerin bu kaygıyı duyduğunu dile getiriyor.

Sadece ana parayı ödeyecekleri açıklamasına dair Zelal, bu kararın gençliğin eşit ve parasız eğitim hakkını hiçe saymak olduğunu, güvencesiz ve belirsiz bir gelecek istemediğini söylüyor.
Aslında görüştüğüm iki genç kadının da hayata diplomalı işsiz olarak başlamak için borçlandıklarını ve bu borcu da borçla ödemenin şu an tek seçenekleri olduğunu görüyoruz. İki genç kadın da Türkiye'de gençliğin içinde bulunduğu koşulların kısa bir özetini sunuyor bize.
Geçinmeye çalışırken barınma, yeme içme, eğitim hatta yaşama haklarını bile derin kaygılarla karşılıyorlar. Ve gençler bu kaygılarla yalnız bir şekilde mücadele ederken muhalefet partileri de politikalarını gençlerin en temel hakları üzerinden yürütüyor. Fakat üzerine oynanan bu politikalar gençlere herhangi bir güvence sağlamıyor.

Fotoğraf: Evrensel

İlgili haberler
KYK yurtlarındaki genç kadınlar neler yaşıyor?

İstanbul Cevizlibağ’daki en konforlu olarak adledilen KYK Yurdunda kadın öğrenciler, o kadar da mutl...

Talebimiz net: Nitelikli eğitim, insani koşullarda...

‘Eskişehir’e okumaya gelmek yüz yüze ve nitelikli eğitimle birlikte aynı zamanda aile baskısından ku...

Günün 6 saati neden yoldayım?

İnönü Üniversitesi öğrencisi Berivan, yolda 6 saat geçirmeden gidemiyor; okula devam etmesi için ona...