Bu iş yerinde grev var: Corning grevinde kadın işçiler
Kablo üretimi yapan Corning fabrikasında Lastik-İş üyesi işçiler toplu sözleşme talepleri için grevde. Fabrikada belki de selamlaşmaktan öteye gitmeyen kadın işçiler bugün grev alanında omuz omuza.

Pek çok büyük fabrikanın yan yana dizili olduğu Gebze Organize Sanayide her aracın, tırın korna çalarak önünden geçtiği ve alkışlarla karşılandığı bir fabrika var: Corning. ABD’li Corning fabrikasında işçiler 14 Temmuz’dan beri grevde. Ve yoldan geçen araçların korna çalması bile grevdeki işçilere moral oluyor. 6 aydır toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmelerinin tıkanması sonucunda Lastik İş Sendikası üyesi işçiler fabrikada üretimi durdurup, “Bu iş yerinde grev var!” pankartını fabrika kapısına astı. İşçilerin ücretlere dair hiçbir talebi TİS masasından geçmedi. Yeni asgari ücret de değil, eski asgari ücret üzerinden yüzde 60’lık zam önerisinde bulunan patrona karşı işçiler bunun da aslında hak ettiklerinden az olduğunu söyleyerek yüzde 105 zam talep ediyorlar.


5 yıl öncesinde 22 günlük bir grev deneyimi olan Corning’de kadın istihdamı ise çok yeni sayılır. En eski kadın işçiler 2-2 buçuk yıllık. Üretimin çeşitli bölümlerine dağılmış olarak 50’ye yakın kadın işçi çalışıyor. Farklı yaşlardan, farklı işlerden Corning’e gelen kadınlar “Bu fabrikanın koşulları iyidir” söylemlerini duyarak bu fabrikada işe girmişler. Aralarında sınıf öğretmeni, meslek lisesi öğretmeni, okul öncesi öğretmeni ya da hizmet sektöründe çalışıp atanamadığı, koşulları iyi olmadığı, maaşı yeterli olmadığı için fabrikada işe başlamış kadın işçiler var. Önceden öğretmenlik yapan kadınların bir kısmı özel sektörde çalışıp yıllarca atanamadıktan sonra fabrikaya girmiş. Öğretmenlerden biri de meslek lisesinde öğretmenlik yaparken öğrencilerinin bu fabrikaya staja geldiğini ve bu fabrikada çalışmaya öyle karar verdiğinden bahsediyor. Kadın işçiler çalıştıkları ilk fabrikada ilk grevlerini deneyimliyorlar.

İŞÇİNİN DEĞERİ, İSİMLERİ ZEDELENMESİN DİYE!

Yaklaşık 55 metrelik bantların sorumluluğunu alan kadınlar, kablo üretimi yaptıkları için büyük makaralar ile çalışıyor. Bu da “Fıtık işçiler arasında yaygın mı?” sorusunu getiriyor akla. Hep bir ağızdan “Olmayan var mı?” diye bir arkadaşlarını işaret ediyorlar, fıtık ağrıları son günlerde yoğunmuş. Bu ağır makaraların, malzemelerin indirilmesi kaldırılması fıtığı yaygın bir hastalık yapıyor işçiler arasında. Hele de “normalleştirilmiş iş kazaları” konusunu açtığımızda… Metal işçilerinin kesikleri, gıda işçilerinin yanıklarından örnek verince “Biz de de oluyor benzerleri” diyorlar. İş yerinde çalışırken iş güvenliği için uyarıldıklarını, malzemelerin kullanılmasının fabrikada takibinin yapıldığını söylüyorlar, “Değerlisiniz, size bir şey olmasın” dendiğini ifade ediyorlar. Ancak greve çıktıklarında, sefalet zammı kendilerine reva görüldüğünde çok değersiz hissettiklerini de ekliyor işçiler. “O önlemleri de bizi değerli gördükleri için değil, isimleri lekelenmesin diye alıyorlar” diyor bir kadın işçi.


ÜRETTİKLERİNİN KIRINTISI BİLE REVA GÖRÜLMÜYOR

Fabrikaya girdiklerinde alım güçleri daha fazlayken şimdi verilen zam yüzdeleri ile neredeyse asgari ücrete kadar düşmüş ücretleri. İşçiler de bu durumdan rahatsız. Enflasyon artar, tüm tüketim malzemeleri gün aşırı zamlanırken geçim en büyük sıkıntıları. İşçiler arasında ek iş yaparak geçimini sürdürmeye çalışan çokça kişi var: Merdiven silen, taksiye çıkan, özel ders veren… Emekli olmasına rağmen fabrikada çalışan işçiler de var. Emekli maaşları ile geçimin ne kadar imkansız olduğu malum…
En çok da bu yüzden değersiz hissediyor işçiler. Corning fabrikası Turkcell, Vodafone, Türk Telekom gibi firmalara da üretim yapan, ABD’li bir firmanın fabrikası. Her ne kadar ücretlerine düşük zam yapmak için patron “İş yok” dese de işçiler bu söylemi yalanlıyor. 2024’te deprem bölgesi için üretim yaptıklarını, üretim durunca işlerin Polonya’daki fabrikaya kaydırıldığını iddia ediyorlar. “İş yok” denmesine kızıyorlar çünkü grev anına kadar çalıştıklarını, üretim yaptıklarını anlatıyorlar ve inanmıyorlar. Milyon, milyar, okunamayacak kadar sıfırlı kârların işçilerle paylaşıldığı, üretimde nasıl rekor kırdıklarıyla “motive edilen” işçilere, ürettiklerinin kırıntısı bile verilmiyor. Çeşitli ek ödemeler olarak Kurban Bayramı fişi, ayakkabı fişi gibi ek ödemeler yapıldığını söylüyorlar. Sanki 150 liraya satılan ayakkabı kalmış gibi 150 liralık ayakkabı fişi verildiğini söylüyor bir kadın işçi: “Çorap bile alamadığımız parayı ayakkabı fişi olarak veriyorlar.” Bayramda verilen fiş ile sadece bir yağ alabildiğini söylüyor başka bir kadın işçi de.


‘BİZ BİR AİLEYİZ’İN ARAKASINDAKİ SÖMÜRÜ

Bu kadar büyük bir altyapıyı üretenlere sadece yüzde 60 zam yani neredeyse asgari ücret vermeyi istemesi işçilere değersiz hissettiren. Oysa fabrika yönetiminin işçilere hep “Biz bir aileyiz” dediklerini anlatıyor işçiler. “Biz bir aileyiz” diyerek düşük ücretlere de ikna edilmeye çalışıyorlar. Biz onlarla aile değiliz, “biz kendi çapımızda bir aileyiz” diyerek işçi arkadaşlarını kastediyorlar. Kadın işçilerle grev alanında buluştuğumuz gün grevdeki işçileri ziyarete gelen Emek Partisi Kocaeli İl Başkanı Arzu Erkan, İşçiler hakkını istediğinde “Biz aileyiz” diyen patronun aldığı farklı tutumu şöyle yorumluyor: “E gel madem aileyiz bu bölüşümde bizim de ekmeğimiz büyüsün, dediğinde bir anda üvey evlat oluyorsun.”

Hatta öyle bir üvey evlatlık ki kavurucu sıcak uyarısı yapıldığı gün greve çıkan işçilerin fabrikadaki tuvaletleri kullanmalarına izin verilmemiş. En yakın benzinliğin bile o sıcakta yürüyerek çok uzak olduğu bir koşulda bu durum özellikle de kadın işçileri çok öfkelendirmiş. Aracı olan işçi arkadaşlarının araçları ile benzinliğe gidip geldiklerini söylerken “Kadınız, özel durumlarımız olabiliyor, her tuvalet ihtiyacımızda bir erkeğe söylemek çok zor” diye rahatsızlığını da dile getiriyor bir kadın işçi. Tepkilerin ardından fabrikanın dışına bir seyyar tuvalet kurulduğunu söylüyorlar.


TEK GERÇEK İŞÇİLERİN BİRLİĞİ

Ancak ne kavurucu sıcak ne de karşılaştıkları diğer engeller kadın işçilerin kararlılığından bir şey alıp götürmemiş. Fabrika içerisinde birbirlerini belki de hiç tanımayan, selamlaşmak dışında iletişim kuramamış kadınlar bugün grev alanlarında artık birbirlerinin ailesi olduklarını söylüyorlar. İnsanca bir ücret alana kadar, haklarını alana kadar grevden vazgeçmeyeceklerini ifade ediyorlar.

50'ye yakın kadın işçinin çalıştığı fabrikadaki çalışma koşullarına, ücretlerinin nasıl eridiğine, taleplerine, grev alanındaki dayanışmalarına dair kadın işçilerle konuştuk. İzlemek için TIKLAYIN

Manşet fotoğraf: Hasret Gültekin Kozan/Ekmek ve Gül

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Corning işçileri grevde! Kadın işçiler anlatıyor:...

50'ye yakın kadın işçinin çalıştığı fabrikadaki çalışma koşullarına, ücretlerinin nasıl eridiğine, t...

Grev alanında kadınlar da olur çocuklar da

Çocuğunuz 'İşe mi gidiyorsun baba?' yerine 'Yine greve mi baba?' diye sordu mu? Siz hiç yılbaşını fa...

İşçi Sınıfı Tarihinde Kadınlar...

Bu dizimizde Türkiye işçi sınıfının tarihinde dönüm noktası denilebilecek işçi direnişlerinde ve gre...