Boğaziçi Üniversitesinde 25 Kasım açıklaması: 'Hak ettiğimiz hayatı tırnaklarımızla kazıyarak alacağız'
Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi kadınlar, Hisarüstü Mahallesinde 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü için basın açıklaması gerçekleştirdi.

Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi kadınlar, Hisarüstü Mahallesinde 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü öncesinde “Erkek-devlet şiddetine, yoksulluğa, savaşa, gericiliğe, LGBTİfobiye karşı yaşamak istiyoruz” şiarıyla yürüyüş yapmak istedi. Açıklama öncesinde sokak boyu polis konuşlandı. Mahalle içinde yürüyüş yapmak isteyen kadınlar polis engeliyle karşılaştı, İstanbul genelinde yürüyüş yapılmasının yasak olduğu söylenerek yürüyüş durumunda müdahale edileceği ifade edildi. Kadınlar basın açıklaması sırasında sık sık “Yaşasın kadın dayanışması”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Zeren bizim kız kardeşimiz”, “Filistin’de direnen kadınlara bin selam”sloganları attı.

‘ŞİDDET SARMALINDAN ÇIKTIK, SOKAKLARDAYIZ’

Öğrenciler adına açıklamayı Eftelya Koyuncu okudu. Açıklamada, “Bu sokakları doldurduğumuz son 25 Kasım’dan bu yana biz kadınlar ve LGBTİ+’lar olarak daha yoksuluz, haklarımız daha fazla hedefte, devletlerin bölgemizde sürdürdüğü savaş politikaları yine en çok bizleri katlediyor, şiddetle mücadele mekanizmalarımız bir bir elimizden alınmaya çalışılıyor. 2023’ün ilk 10 ayında en az 447 kız kardeşimiz hayattan koparıldı. Bizleri sıkıştırmaya çalıştıkları şiddet sarmalından çıkıyoruz ve şimdi sokaklardayız, kadına yönelik şiddete karşı mücadelede ısrarcıyız!” dendi.

“Cezasızlık politikasına, İstanbul Sözleşmesi’nin feshine ve 6284 sayılı Kanun’a yönelik saldırılara dikkat çekilerek “Devletin bize şiddete karşı koruma sağlaması bir yana dursun; katiller, failler sırtlarını bu ‘iyi halli’ devlete yaslayarak suç işliyor. Ancak buna karşı da biz kadınlar olarak şiddetsiz bir yaşam için mücadele etmeye devam ediyoruz! Bir yandan devletin önünü açtığı erkek şiddetiyle mücadele ederken bir yandan da yoksullukla mücadele etmeye çalışıyoruz. Ekonomik krizin yükünü de en çok kadınlar çekiyor. İş yerinde patronlar tarafından taciz edildiğimiz, emeğimizin sömürüldüğü yetmiyormuş gibi evde de bakım emeği yükü üzerimize kalıyor. Üniversiteli genç kadınlar okurken çalışmak zorunda kalıyor. Boş kalan vakitlerimizde ise ne yapıyoruz biliyor musunuz? Bize dayatmaya çalıştığınız bu sefil, şiddet ve sömürü dolu, cinsiyetçi düzene; ataerkiye ve kapitalizme başkaldırıyoruz!” ifadelerine yer verildi.


Aile politikalarıyla kadınların ve LGBTİ’lerin şiddet sarmalına sıkıştırıldığı, önü açılan tarikatlara mecbur bırakıldığı vurgulanarak savaşa karşı da kadınların barış talebini yükselteceğinin altı çizildi.

‘UMUTSUZ HİSSETME, MÜCADELEMİZ BÜYÜYOR’

Açıklamanın devamında 25 Kasım saat 16.00’da Mecidiyeköy’deki yürüyüşe çağrı yapılarak şu ifadelere yer verildi: “Bugün bize 25 Kasım’ı miras bırakan Mirabal kardeşlerin üzerinden tam 63 sene geçti. Tablo karanlık gibi gözüküyor, yer yer umutsuz hissettiriyor. Ama her 8 Mart’ta, 25 Kasım’da dediğimiz gibi, umutsuzluğa kapılırsan bu kalabalığı hatırla! Çünkü sorunlar, saldırılar büyüdüyse biz de büyüdük, mücadelemiz büyüdü! Filistinli, İranlı kadınların sesi, her şehirde kız kardeşimiz Zeren için yurtlarından inen, hesap soran kadınların sesine karıştı. Bir kişi daha eksilmemek için bir gün bile sokakları terk etmedik. Tacizciyi-katili aklayan yargınıza, bize ölümü reva gören kadın düşmanı politikalarınıza, savaşınıza, sömürünüze, nefret dilinize, LGBTİ+fobinize karşı dimdik durduk. Her gün söyledik, tekrar edelim: Hayatımız bizim ellerimizdedir ve biz yaşamak istiyoruz. 25 Kasım saat 4’te Mecidiyeköy’de olacağız. Katlettiğiniz her kadının hesabını soracak, hak ettiğimiz hayatı tırnaklarımızla kazıyarak alacağız!”

Fotoğraflar: Nisa Sude Demirel/Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Umudunu kaybettiğinde bu kalabalığı hatırla

25 Kasım’da dünyanın dört bir yanındaki kadınlarla sesimiz bir olacak ve yaşadığımız sorunlar karşıs...

Boğaziçi Üniversitesinde kadınlar şiddete karşı ya...

Boğaziçi Üniversitesinde kadınlar, 25 Kasım öncesinde yaşamı savunmak için "şiddete karşı kadın zinc...

Şiddetten kaçan göçmen kadınların hikayesi...

Göçmenler bu ülkenin bir parçası artık, birlikte yaşayacağız ve birlikte daha güzel bir hayat için m...