'Bir şeyler yapmalıyız' dedik, yetkililerden önce organize olduk
Amasya, Göynücek, İkizyaka ve Çaykışla Köyleri Derneğinden kadınlarla İstanbul Esenyurt’ta kız kardeşlik köprüsünün temellerini atıyoruz.

Ekmek ve Gül’ün Kız Kardeşlik Köprüsüyle Hayatı Yeniden Kuruyoruz kampanyası ile birlikte tüm ülkede kadınlar adeta seferberlik ilan etti ve deprem bölgesinde yaşayan kız kardeşlerine bir dayanak, bir nefes olabilmek için kolları sıvadı. İstanbul Esenyurt’ta da kadınlar bir araya gelerek deprem bölgesindeki kadınlara dair nasıl bir çalışma sürdürüp onlara nasıl bir olanak yaratabileceklerini konuşmak üzere harekete geçti. Harekete geçen kadınların bir kısmı iki köy ve üç mahalleden oluşan Amasya, Göynücek, İkizyaka ve Çaykışla Köyleri Derneği’nin kadınları oldu. Ekmek ve Gül olarak derneklerini ziyaret ettiğimiz kadınların ne kadar dayanışmaya hazır olduğu gözlerinden okunuyor adeta.

‘BİZİ FABRİKAYA DEĞİL, DEPREM BÖLGESİNE GÖTÜR’
Depremin ilk günü kadınlar dernek üyeleri ile beraber kocaman bir dayanışma örmüş, yönetimdeki hiç kimse işe gitmemiş, acilen yardım organizasyonuna girişmişler. İşvereni, işçisi, kirada oturanı, ev sahibi, ev kadını, çocuk bakanı... Herkes hemen sıvamış kolları, kafa kafaya verip ne yapacaklarını organize etmişler. 420 kişilik üye listesindeki herkese tek tek ulaşıp depremin ilk günü yetkililerden çok daha hızlı aksiyon almışlar. Derneğin Kadın Kolları Başkanı Gülşen Karamelek’ten dinliyoruz süreci: “O gün sabah kalktım işe gidecektim ama ayaklarım geri geri gidiyordu. Her yer yangın yerine dönmüştü. Servis şoförüne ‘Bizi deprem bölgesine götür, fabrikaya değil’ dedim. O gün iş yerinde takım liderime dedim ki 'Beni bugün idare et.' Sürekli molaya çıktım ki telefonla birilerine ulaşıp yardım toplama işini hızlandırabilelim. Hatta iş yerinde bir arkadaşımız Hataylı ve çokça yakınını depremde kaybettiğini öğrendik. Hemen derneğimizde onun için para topladık. Elimizden geleni yapmaya çalıştık.”

‘HEP BERABER ELİMİZDEN NE GELİYORSA...’
Akşamına derneğe gidip gelen, yardımları organize eden kadınlar depremin olduğu gün topladıkları para ile alışverişe çıktıklarını aktaran Karamelek, “İki çocuğu olan bir arkadaşımız çocuklarını da aldı geldi, kolileri yaptık, çoluk çocuk, erkek kadın hep beraber kimin elinden ne geliyorsa...” diyor. Toplamda ayrı ayrı üç defa yardım gönderen dernek üyeleri üçüncü yardımı sadece deprem bölgesindeki kadınların ihtiyaçları üzerine hazırladıklarını anlatıyorlar. Dernek üyesi kadınlardan birinin 11 yaşındaki kızı, “Bir koli bebek maması, bir koli de kadın pedi paketledim” diyor ve anlatırken o dayanışmadan ne kadar derinden etkilediğini görmek mümkün.

‘ESNAFI KAPI KAPI GEZDİK’
Yine depremin ikinci gününde Esenyurt’ta tanıdıkları tüm esnafları gezen kadınlar akşamın saatine havanın soğuğuna aldırmıyor, alacakları malzemeler için kapı kapı gezip indirim istiyorlar ama dahası da var: “Yaşlılarımız köydeki buğdaylarını satıp paraya çevirdiler. Traktörlerle kapı kapı gezdiler. Kapısında kendisine kışlık ayırdığı odunları veren, evindeki sobasını söküp gönderen, çörek ekmek yapıp gönderenlerimiz oldu. Çünkü durumun vahameti ortadaydı. Bir şeyler yapmalıydık. Hem de hemen.”

Dernekteki kadınlarla Ekmek ve Gül’ün Kız Kardeşlik Köprüsü kampanyasını konuşuyoruz ve Esenyurt’ta da bu köprünün temelini atıyoruz. Çünkü biliyoruz ki dayanışmayla ancak hayatı yeniden kuracağız.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Usta öğreticilerden depremzedelere destek

Halk eğitimde çalışan usta öğreticiler, kurdukları sosyal medya grupları üzerinden haberleşerek depr...

Sultangazi Ekmek ve Gül Grubu depremzede kadınlar...

Sultangazi Ekmek ve Gül Grubundan kadınlar depremzede kadınların acil ihtiyaçları ve dayanışmayı nas...

Kız Kardeşlik Köprüsü İskenderun'da depremzede kad...

Kendisi hem depremzede hem Ekmek ve Gül gönüllüsü olan Zehra, yaşadıklarını anlatırken deprem bölges...