'Aliye, bilimsel, demokratik eğitim mücadelesinden vazgeçmedi'
Fikriye Yadırgı, depremde yaşamını yitiren eğitim emekçisi Aliye Gözübüyük ile Sungurlu'da yan yana mücadele ettikleri dönemi kaleme aldı.

Çorum Sungurlu'dayız. Sungurlu'da bulunduğumuz süreçte oturduğumuz 3. kiralık evdeyiz. Aliye arkadaşım da kiralık ev arıyordu. Hemen iki ötemizdeki evi tutunca komşu olduk. Sungurlu'da en çok iki üç katlı evlerin olduğu, çok da gelişmiş olmayan bir mahalledeyiz: Bahçelievler Mahallesi. Samsun asfaltının altında olan mahallemizde yolun cephesinde yüksek apartmanlar varken daha içlere doğru yani bizlerin oturduğu bölgede en fazla iki üç katlı evler var. Biz, çocuklarımın bakıcısı, benim arkadaşım Sultan abla, Aliye yoldaşım, Mehmet Ali Keskin abim hemen dipdibe oturuyoruz diyebilirim. Aliye hem sendikadan, hem mahalleden yoldaşımdı. Akşamdan hamurunu mayalayıp sabah çok güzel paskalya çörekleri hazırlardı kahvaltı için.  İmran ve Metin'i çok severdi. Onlar için özellikle yapardı bu çörekleri. Kendisi sabah kahvaltıda çay içmezdi. Evi, öğrencilerimizin uğrak yeriydi. Kimi sohbet etmeye, kimi ders çalışmaya gelirdi. Özellikle öğrencilerimizin, çocuklarımızın okumaları için kitaplar önerir, çoğu zamanda kendisi temin ederek dağıtırdı.

Sungurlu'da o dönemde (1997-2001) en güzel, çıkarsız, samimî, dostça yaşadığımız günleri hâlâ özlemle anıyorum. Akşam yemeklerimizi hep beraber yediğimiz günlerin anısı bir başka.


Sungurlu'da bulunduğumuz süreçte sendikamızın seçimlerinde Aliye yoldaşım da şube delegemiz olurdu. Sungurlu'da temsilcilik seçimlerinde divan başkanı Hikmet hocamın oy pusulalarını okurken Aliye'nin ismini uzatmalı bir söyleyişi (Aaliyee Gözübüyük) hâlâ tebessüm etmemi sağlıyor.

Yeni doğum yapmıştım. Sahte Sendika Yasası meclise gelmişti. Meclis'te görüşüleceği 4 Mart'ta sendikamız Ankara'da merkezi eylem kararı almıştı. Yeni doğum yaptığım için gidemeyecek olmama çok üzülmüştüm. Aliye bana "Üzülme, ben hem senin yerine hem kendi yerime giderim" demişti.

ÖRGÜTLÜ MÜCADELEYİ SEÇTİ

4 Mart 1998 Sahte Sendika Yasası'na karşı, Ankara Kızılay direnişi gibi onlarca Eğitim Sen eylem ve etkinliğinde, laik, bilimsel ve demokratik eğitim mücadelesinin hep içinde yer aldı.


Elbette söylenecek çok şey var. Ama o, tüm çocuklarımız, gençlerimiz için eşit, özgür bir dünya istiyordu. Bunun için örgütlü mücadeleyi  seçti. Kendisinin kurtuluşunu değil bir bütün olarak işçi ve emekçilerin kurtuluşu için elinden geleni yapmaya çalıştı. Aliye Gözübüyük dostum, arkadaşım, yoldaşım anılarımızda, iş, ekmek ve özgürlük mücadelemizde yaşayacak...
Anısına saygıyla.

Fotoğraflar: Fikriye Yadırgı kişisel arşivi

İlgili haberler
'Eğitim sistemi cinsiyetçi yaklaşımları yeniden ür...

Eğitim Sen'in başlattığı 'Toplumsal cinsiyet eşitliği yaşamsaldır' kampanyasını Eğitim Sen MYK Üyesi...

Depremzede kadınların dayanışması: Birbirimize dev...

Antep’in Düztepe, Dumlupınar, Aktepe ve Beybahçe Mahallelerinde hasarlı eve girmekten korkan kadınla...

Kız kardeşlik köprüsüyle hayatı yeniden kuruyoruz

Tüm kadınları kız kardeşlik köprüsüne katılmaya, hayatı hep birlikte yeniden kurmaya çağırıyoruz…