11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı: 4 genç kızın başarı öyküsü
Aydın Doğan Vakfı 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü konferansında, 4 genç kız başarı öyküsünü anlattı.

Aydın Doğan Vakfı, BM Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Grubu, UN Women, UNICEF’in bir araya gelerek gerçekleştirdiği ve bu sene beşincisi düzenlenen 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı, “Kız Çocuklarının Güçlenmesinde Başarı Hikâyeleri: Görünmez Engelleri Aşmak” temasıyla gerçekleşti.

Açılış konuşmasını yapan Vuslat Doğan Sabancı, eşi ve eşinin ailesinden şiddet gördüğü için çocuklarıyla birlikte kaçmak zorunda kalan bir kadının hikayesini paylaştı. Emine Bulut cinayetine de değinen Vuslat Doğan Sabancı, bahsettiği kadının bugün bambaşka bir hayatta korkusuzca ve özgürce yaşadığını belirterek, “Bizi, hiçbir şeyin mümkün olmadığı bir dünyadan her şeyin mümkün olduğu bir diyara götürdü” dedi. Sabancı, hâkim, savcı, sığınma evi müdürü ve jandarmanın görevlerini yaptığını aksi halde bunların gerçekleşmeyeceğini vurguladı.
Konuşmaların ardından “Güçlenme Hikâyeleri: Destekleyici toplumun ve okul ortamının rolü” başlıklı panel gerçekleştirildi. Prof. Dr Selçuk Şirin moderatörlüğünde gerçekleştirilen oturumda İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi ve Aydın Doğan Vakfı “Sen de Yapabilirsin!” Proje Ekibi Üyesi Büşra Fidanoğlu, İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğrencisi ve aktivist Rama Alsabsabi, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu ve aktivist Betül Esra Akyüz konuştu.

BAŞARI HİKAYEM HAKKARİ’DE HOCAMLA BAŞLADI

Büşra Fidanoğlu, 2015 YGS/LYS Türkiye 1.919’uncusu olmuş ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde hukuk eğitimi almaya başlamış.
“Benim için başarı Hakkari’ye gittiğimizde Hakkari’deki hocamla başladı. O güne kadar vasat bir öğrenciydim. Ama orada hocamın her zaman için, en ufak başarılarımda dahi takdir etmesiyle en azından hocamın takdir etmesi için ders çalışmaya başladım. Bizim zamanımızda SBS vardı. 6.sınıfta Hakkari’de SBS’ye girdiğimde aslında nasıl bir sınava girdiğimi tam olarak bilmiyordum. Dershaneye de gittim aynı zamanda burslu kazanarak. Daha sonra 7. ve 8. sınıfta Osmaniye’de SBS’ye girdim ve 8.sınıfta Türkiye 7.’si oldum. Küçüklüğümden beri hukuk okuma hayalim vardı o yüzden iyi bir Anadolu Lisesine gittim. Ondan sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini kazandım. Şu anda son sınıf öğrencisiyim. “ Arkadaşlarıyla birlikte Sen de Yapabilirsin isimli bir proje başlatmış Büşra. Projenin amacını şöyle anlatıyor: “Lise çağındaki kız çocuklarının üniversite kazanma motivasyonlarını sağlamak ve onların birer rol model olması.”

KALE MAHALLESİ’NDEKİ ROMAN ÇOCUKLAR İÇİN
MÜCADELE EDEBİLİR DEDİM

Betül Esra Akyüz, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu. Şu anda Ankara Barosu’nda stajına devam ediyor, bir yandan da özellikle çocuk hakları ve kadın hakları konusunda çalışmalar yapıyor.
“Benim kendimden kaynaklanan herhangi bir dezavantajım yok. Aslında şanslı bile sayılırım. Hukuk fakültesinde okurken çocuk hakları alanında teorik çalışmalara katılıyordum. Sonra bir gün, bunu pratiğe de dökmemiz gerektiğini düşündüm. Ve Ankara Kalesi, Ankara Altındağ’da Ankara Kalesinin bir de görünmeyen yüzü var. Kale Mahallesi’ndeki roman çocuklarıyla tanıştık. Hayatımda bu kadar imkansızlığı bir arada görmemiştim. Sonra dedim ki “Bu alanda bir şeyler yapmak için roman olmam gerekmiyor. Mücadele edebilirim.” Daha sonra arkadaşlarımla birlikte gönüllü olarak orada aslında çocuklarla bir araya gelip sosyalleştik. Onlara içlerinden göremedikleri, bulamadıkları rol model olmak istedik. Bu şekilde çalışmalarımız devam ediyor.”
KADIN MÜLTECİ OLMAK BAŞLI BAŞINA SIKINTI

Rama Suriye Halep doğumlu. İlkokul öğretimini Halep’te alıp ortaokul son sınıftayken Türkiye’ye göçmek zorunda kalmış.
“Türkiye’ye geldiğimde 12 yaşımdaydım. Zaten gelmeden önce de kafamda sürekli bir şeyler olmamış diye düşünüyordum bir kız olarak. Çok zorlandım çünkü toplum baskısı vesaire. Türkiye’ye geldikten sonra annem ve babam Türkçe bilmedikleri için beni hangi okula yazdıracaklarını bilmiyorlardı. Ama ben her sabah çocukları okula giderken kalkıp izliyordum ve gerçekten okula gitmeyi çok istiyordum. İçimden o kadar istemişim ki bizim karşımızda oturan bir komşu beni okula yazdırmak istedi. Tabii ki annem babam karşı değillerdi istiyorlardı ama bilmiyorlardı nasıl yapmaları gerektiğini. O komşu sayesinde ben okula yazdırıldım ve buraya geldiysem o komşu sayesinde oldu. Okulumun ilk yılında bile takdir teşekkür aldım. Türkçemi de zaten o yıla borçluyum, oradaki 19 Mayıs Lisesindeki öğretmenlere borçluyum.”
Aynı zamanda yazar olan Rama, Türkçe kompozisyon yarışmalarına giriyor. Çeşitli dergi ve gazetelerde yazıları çıkıyor. Yazma nedenini, “Ben iki tane sıkıntıyla karşılaştım hayatım boyunca. İlki başka bir ülkede mülteci olmak. Bu zaten başlı başına bir sıkıntı. İkincisi mülteci olup da kadın mülteci olmak, kız çocuğu olmak.” şeklinde anlatıyor.

KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURMAYI ÖĞRENMİŞ BİR BİREY

Defne Hadiş, resim alanında ulusal ve uluslararası derecelere sahip. İlki 11 yaşında olmak üzere bugüne dek yedi kişisel resim sergisi açmış ve karma sergilerde de yer almıştır. Aynı zamanda Dünya Felsefe Olimpiyatlarında Türkiye’yi temsil etmiş. Defne, görme engellilerin video çekebilmesini sağlayacak bir yazılım oluşturmayı hedefleyen sosyal girişimcilik projesi “BuTON” ile Bir Fikrin Mi VAR adlı girişimcilik yarışmasında 50.000 proje içerisinden finale kalmış. “18 yaşındayım. Okula yeni başladığım yıl henüz 6 yaşımdayken babamı kaybettim. 70 kişilik bir sınıfta yaşadığım bu acı kaybın hangi yöne evirileceğinden bihaber bir çocuktum. 9 yaşımda adıma gönderilen bir giriş sınavı davet mektubu sayesinde Darüşşafaka’dan haberdar oldum. Okulun bursluluk sınavına girdim ve kazandım. Bu yıl Darüşşafaka Lisesinden mezun oldum. Ve şimdi kendi ayakları üzerinde durmayı öğrenmiş bir birey olarak İtalya’da sanat eğitimi alıyorum.”

11 EKİM DÜNYA KIZ ÇOCUKLARI GÜNÜ NE ZAMAN İLAN EDİLDİ?
Türkiye, Kanada ve Peru’nun önerileri doğrultusunda, 11 Ekim 2012’den beri Birleşmiş Milletler üye ülkeleri tarafından alınan kararla “11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü” kutlanmaya başlandı. Bu kararla kız çocukların desteklenmesi, güçlendirilmesi ve insan haklarından tam ve etkili bir şekilde yararlanmalarının sağlanması hedeflendi.


İlgili haberler
Sosyal adalet kadınlar ve kız çocukları için yok!

Türkiye kadınlar ve kız çocukları için sosyal adaletin olmadığı bir ülke. Eğitimden siyasete, intern...

Kız çocukları haklarından yoksun...

11 Ekim’e sayılı günler kala İkitelli’de kız çocuklarının en temel insani haklarından ne denli fayda...

Ankara’da çocuklar şenlikte buluştu

Uçan Süpürge Vakfı ve Ankara Büyükşehir Belediyesinin birlikte düzenlediği Kız Çocukları Şenliğinde...