Sosyal adalet kadınlar ve kız çocukları için yok!
Türkiye kadınlar ve kız çocukları için sosyal adaletin olmadığı bir ülke. Eğitimden siyasete, internet kullanımından istihdama kadar birçok alanda kadınlar koca bir eşitsizliğe mahkum ediliyor.

20 Şubat Dünya Sosyal Adalet Günü dolayısıyla Türkiye'deki eşitsizlik ve adaletsizlik verilerini derleyen Evrensel Gazetesi’inden Zeliş Irmak, İsmail Gökhan Bayram ve Cem Şimşek cinsiyet eşitliğine ilişkin de önemli veriler sundu. Haberin tamamı için | TIKLAYIN

Evrensel’in haberine göre kadınların siyasetteki temsil oranı cinsiyet eşitliğinden çok uzak. 24 Haziran Genel Seçimlerinde kadın milletvekili sayısı artmış olsa da bunda TBMM’deki milletvekili sayısının 550’den 600’e çıkarılmasının büyük etkisi var. Bu sayısal değişimi daha sağlıklı bir bakış yakalayabilmek adına yüzdelik şekilde oranlarsak 7 Haziran 2015 seçimlerinin ardından seçilen 98 kadın vekille TBMM’deki kadın vekil oranı yüzde 17,81 idi. Bu oran 1 Kasım 2015 seçimlerinin ardından seçilen kadın vekil sayısının 81’e düşmesi nedeniyle yüzde 14,72’ye geriledi. 24 Haziran 2018’deki genel seçimlerde seçilen kadın vekil sayısı 104’e çıksa da kadın vekillerin toplam milletvekili sayısına oranı yüzde 17,3 olarak gerçekleşti.


Cinsiyet eşitsizliği akademik alanda da kendini gösterdi. Cinsiyete göre öğretim elemanları sayıları akademinin ilerleyen basamaklarında kadınların sayısının gittikçe düştüğünü ortaya koyuyor. Akademinin ilk basamağı sayılan araştırma görevlileri sayısında kadınlar daha çok iken Doktor, Doçent ve Profesörlük kadrolarında kadınların sayıları düşerken erkeklerin sayılarının daha yüksek olması dikkat çekiyor.


Cinsiyet eşitliği alanındaki son incelememiz ise kadın işsizliği oranları üzerine. Yıllara göre kadın işsizliği oranlarına bakarsak, her geçen süre içerisinde yaşanan artış hükümetlerin kadına bakışlarının da göstergesi niteliğinde. 200’de yüzde 6,3 olan kadın işsizliği kademeli olarak artarak krizin yaşandığı 2009’da yüzde 14,3’e kadar tırmanıyor. Sonrasında yüzde 10,8’e gerileyen kadın işsizliği 2017’de yeniden yüzde 14,1’e yükseliyor. Yeni kriz dalgasını yaşadığımız 2018’de ise bu oranın çok daha yüksek olması öngörülüyor.


İLKE IŞIK: EŞİTSİZLİKTE AKP POLİTİKALARININ ROLÜ BÜYÜK
Cinsiyet eşitsizliğine ilişkin verileri değerlendiren Avukat İlke Işık, bugün gelinen noktada 16 yıllık AKP iktidarının uyguladığı cinsiyetçi politikaların önem taşıdığını ifade etti. AKP’nin cinsiyet eşitliği konusunda bütün dengeleri kadınlar aleyhine büktüğünü söyleyen Işık, “AKP, hayatın her alanında eşitsiz bir hayata kadınları mahkum etmeye çalışan politikalar üretti. Kadın ve erkeğin eşit olmadığının cumhurbaşkanı tarafından ısrarlı ilanı kadınlara şiddet, işsizlik, yoksulluk olarak dönüyor” dedi.

Kadına ancak aile içinde, aile yaşamı ile uyumlu bir iş hayatı olanağı sunulurken bu durumun giderek artan bir kadın işsizliğine neden olduğunu vurgulayan Işık, “Öte yandan iş yaşamındaki eşitsiz koşullar da ağırlaşıyor. Çoluğu çocuğu, kocayı, ev işini, esasen aileyi bırakıp çalışmak, bir işe bulabilmek giderek zorlaşıyor. Siyasal iktidarın bu ısrarlı politikası Meclis’teki kadın oranından, akademideki kadın sayısına kadar tüm rakamların kadınlar aleyhine olmasına neden oluyor. Bu 31 Mart seçimlerinde kadın aday sayısının azlığı konusunda da kendisini göstermiş durumda” dedi.

Eşitlik fikrinden uzaklaşıldıkça kadınların toplumsal yaşamda daha dezavantajlı bir konuma itildiğine dikkat çeken Işık, eşitliğin sağlanabilmesi içinse kadınların yürüteceği mücadelenin belirleyici olduğunu söyledi:

“Kadına yönelik şiddetin mutat bir durum haline geldiği koşullar kadınları yaşam hakkı için mücadele etmek durumunda bırakıyor. Evli ya da bekar, eğitimli ya da hiç okumamış, çalışıyor ya da işsiz hiç fark etmiyor, bulunduğu her alanda şiddettin her bir biçimini yaşayan kadınlar için politika daha da tali hale gelebiliyor. Eşitlik temelindeki kadın mücadelesi yıllardır bu duruma işaret ediyor. Eşitlik olmadan hayatlarımız daha da yaşanmaz hale gelecek. Kadınlara evi, aileyi ait işaret eden politikaların karşısında bu ülkenin eşit yurttaşları olarak kadınlara ait olduğu söylenen bütün yüklerin toplumsallaşması için sürdürülen mücadelenin her alanda devamı kadınlar aleyhine bütün rakam ve tabloların da değişmesini sağlayacaktır.”


KIZ ÇOCUKLARI İÇİN SOSYAL ADALETSİZLİK HER GEÇEN GÜN ARTIYOR
Öte yandan verilere bakıldığında kız çocuklarının eğitim durumu ve internet kullanımındaki cinsiyet eşitsizliği de dikkat çeken noktalar arasında.

Verilere göre 2013-2014 öğretim yılında yüzde 99,61 olan kız çocuklarının okullaşma oranı, 2016-2017 öğretim yılına gelene kadar kademeli olarak azalarak yüzde 91,24’e geriledi. Bu rakam 10 yıl önce bile yüzde 95,97 düzeyinde idi. Bu oranın 4+4+4 eğitim sistemine geçilmesinin ardından düşüş göstermesi ise bu sisteme karşı mücadele yürüten eğitim emekçilerinin kaygılarının haklı çıktığının göstergesi. Ayrıca bu veriler kız çocukları içinde sosyal adaletsizliğin her geçen gün arttığını ortaya koyuyor.

İNTERNET ERKEKLERİN KONTOLÜNDE
Pek çok ülkede internete erişim oranları yüzde 80’leri üzerindeyken bu oran Türkiye’de yüzde 67 düzeyinde. Ayrıca Ceren Sözeri’ye göre kadınların internete erişimi de erkeklere oranla çok daha düşük. Verileri değerlendiren Akademisyen Ceren Sözeri “Türkiye'de internete erişimine dair çok büyük bir sıkıntı olmadığını düşünüyorum. Oradaki en büyük sıkıntı erkeklerle kadınların internet erişimindeki adaletsizlik. Bilgisayar ve internet hanelerde genellikle erkeklerin kontrolünde, kadınlar bu alandan biraz dışlanıyor” dedi

İlgili haberler
İkincilliğin dünü bugünü: Cinsiyet eşitsizliği ‘ka...

Toplumsal cinsiyet rolleri nasıl ortaya çıktı, kadın erkek eşitsizliğinin tarihi nereye uzanıyor?.....

GÜNÜN KİTABI: Sosyal yardım alanlar - Emek, Geçim,...

Türkiye’de sosyal yardım olgusunu, sosyal yardım alanların deneyimine ve yardımlar temelinde ürettik...

Türkiye, cinsiyet eşitsizliğinde 149 ülke arasında...

Türkiye’de cinsiyet eşitsizliği gittikçe derinleşiyor. Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu sıralaması...