Yaşatmak ve yaşamak istiyoruz
Çalışma süresi haftalık 40-45 saat iken sağlık çalışanları, nöbetli bir sistemde bu saatlerin çok üzerinde çalışıyor. Ücretlerin yetersiz olması nedeniyle uzun çalışma saatlerine mecbur kalıyoruz.

Biz hemşireler toplumda sağlık denince akla ilk gelen meslek grubuyuz. Bizim aklımıza gelenlerse nöbetler ve uzun çalışma saatleri. Dün olduğu gibi bugün de mevcut yönetimlerin çözüm bulmakta zorlandığı veya bulamadığı, çözüm önerilerine açık olunmadığı bir ortamda iş üretmeye çalışıyoruz.

Çağımızın getirdiği teknoloji ile iş yükümüz azalacağına çoğaldı. Eskiden sadece tedavi defteri varken şimdi bununla birlikte modül sistemi getirilerek hasta ile iletişim deyim yerindeyse kesildi. Fiziki şartlar açısından uzun çalışma saatleri ve dinlenme aralıklarının az oluşu dinlenme alanlarının yetersiz ve sağlıksız oluşu nedeni ile mesleği icra etmek günden güne zorlaştı. Hastaların müşteri, çalışanların birer meta olarak görüldüğü ortamda kaygı ve tükenmişlik daha mesleğin ilk yıllarında görülmeye başladı.

ÇALIŞMA KOŞULLARI HATALARI ARTIRIYOR
Çalışma süresi haftalık 40-45 saat iken sağlık çalışanları, nöbetli bir sistemde bu saatlerin çok üzerinde çalışıyor. Ücretlerin yetersiz olması nedeniyle uzun çalışma saatlerine mecbur kalıyoruz.

Bu koşullarda hata yapma oranı yükseliyor. Bir de var olan mevcut yönetim ve idare baskıları daha hissedilir hale geliyor. Sağlık sektörü 7/24 hizmet esaslı, hizmet alanın da, hizmet verenin de insan olduğu bir sektör. Hal böyle olunca hizmet alanın (hasta) ruhsal durumunu da düşününce, çalışanın ruhsal ve fiziksel çalışma koşullarını iyileştirmek gerekiyor. Örneğin nöbet saatleri 12 saati geçmemeli, 12 saatin sonunda çalışanların bedensel ve ruhsal anlamda çalışma isteği ve motivasyonu düşüyor.

İŞ GÜVENLİĞİ MALİYET ENGELİNE TAKILIYOR
Kurumlarda bulunan kalite, eğitim, işçi sağlığı ve güvenliği birimlerinin de çalışanlarla katılımlı bir çözüm üretmesi sağlanabilir. Bu kurullarda özellikle fiziksel koşullar anlamında alınan kararlar maliyet engeline takılıyor. Sürekli ertelenen bu kararlar ileride daha ciddi boyutlarda kazalara ve kayıplara neden olabilir. Bizim kurumumuzda bulunan iş sağlığı ve güvenliği kurulu çalışan sağlığı açısından gerekli tüm tedbirleri alabiliyor. Bunun sonucu olarak iş kazaları azaldı. Bu gibi kurulları diğer kurumlarda da işlevsel hale getirmek gerekiyor. Hastaneler işletme (kâr odaklı) görünümünden çıkarılmalı.

PERFORMANS SİSTEMİ KALDIRILMALI
Son yıllarda yaşanan ihraçlar, tüm alanlarda olduğu gibi sağlık alanında da iş yükünü artırdı. Mevcut iklimden kaynaklanan baskı biz sağlık çalışanları açısından da hissedilir hale geldi. Servislerde, diğer çalışma alanlarında görev yeri değişiklikleri sık yaşanır durumda.

Sağlıkta performans sistemi kalkmalı, doktor merkezli çalışmaktan vazgeçilmeli. Sağlığın bir ekip işi olduğu unutulmamalı.

Sağlık çalışanlarının olmazsa olmazları iş güvencesi ile çalışma hayatında ve emeklilikte yaşanabilir ücrettir. Sağlıkta şiddet yasası bir an önce çıkarılmalı, tüm sağlık meslek gruplarını da kapsayan mesleki sigorta getirilmeli, bu alanda çalışmalar yapılmalıdır. Bunun için meslek örgütlerine, odalara, derneklere ve sendikalara büyük sorumluluk düşüyor. Unutmayalım ki doğada tek başımıza yaşamadığımız gibi bireysel düşünmek değil çoğulcu ve katılımcı düşünmektir bizi kurtaracak olan.

Bizler sağlık emekçileri olarak yaşatmak için yaşamak istiyoruz.

İlgili haberler
Sağlık emekçisi kadınlar 1 Mayıs’ta alanlarda olac...

1 Mayıs yaklaşırken sağlık emekçisi kadınlar sorunlarını, taleplerini ve çözüm önerilerini Ekmek Gül...

Köleden farkımız yok

5 yıldır aynı şirkette çalışan bir kadın işçi, her geçen gün koşulların daha da zorlaştığını belirte...

Yeri gelir hemşire, yeri gelir sekreter, yeri geli...

Kanımca en önemli sorunumuz hemşireliğin kimlik problemi. Halen bir ara eleman işi yapıyor olmamız....