Müzisyen Nehir’in bağlaması ekmek parası getiremiyor
Pandemi döneminde müzisyenler büyük zorluklarla karşı karşıya. Hem atanamayan öğretmen, hem işsiz bir müzisyen olan Nehir anlatıyor: “Kayıplarımız acı verici. Örgütlü mücadele gücü zorunlu idi…”

Pandemi nedeniyle işsiz kalmış bir müzisyen, sözleşmeli çalışmak zorunda kalan, atan(a)mayan bir müzik öğretmeni, eşinden ayrılmış 7 yaşında kızı ve annesiyle yaşayan genç bir kadın Nehir. Bağlamasına, tellerine, tezenesine tutkulu, aşık bir kadın. Pandemi öncesinde hem sözleşmeli öğretmen olarak çalışarak, hem de çeşitli işletmelerde sahne alarak yaşamını geçindiren Nehir, son bir buçuk yıldır her iki iş olanağından da mahrum kalanlardan biri…

ATANMA UMUDU KALMADI

Patronlara verilen destekler, işçiye emekçiye, sanata sanatçıya, eğitime ve sağlığa verilmediği için binlerce atanamayan öğretmen ve işsiz kalan müzisyen gibi Nehir de çok zor günler geçirmiş. 43 yaşındaki Nehir, öğretmen olarak atanmaktan umudunu kesmiş durumda. Bu yüzden de KPSS’ye girmiyor, onun yerine sözleşmeli öğretmenlik yapıyor geçinmek için. Zaten, her mezun öğretmenin güvenceli kadro ile atanması gerektiğini düşünüyor, hele de bu kadar kadro açığı varken… Bir de öğretmen açığı olmayan bölümler için üniversitelerde kontenjan açılmaması gerektiğini söylüyor.

MADDİ, MANEVİ YOKSUNLUK

Nehir daha çok müzik yaparak yaşamını geçindiriyor. Yani pandemiden önce öyleydi. Şimdi babasından kalan emekli maaşı ve kredi kartlarıyla ev ekonomisini döndürüyor. Ve bu süreçte tüm müzisyenlerin yaşadığı sorunları kendisinin de yaşadığını anlatıyor: “Maddi, manevi yoksunluk… Mevcut gelir kesildiğinde rutinlerinde de değişimler oluyor insanın, sosyal hayatını bırakıp eve kapanıyorsun. Geçim sıkıntısıyla baş başa kalıyorsun. Bir de durumun ruhsal darlığı var tabii. Umutsuzluğa kapılıyorsun. Neyse ki yeni normalleşme ile yavaş yavaş bulutlar dağılıyor gibi.”

Sözleşmeli öğretmenlik açısından da durumun pek farklı olmadığını söyleyen Nehir, “Çalışmadığımız günlerin parasını alamadık, sigortamız dahi yatırılmadı” diye aktarıyor.

UZUN ZAMAN ALACAK YOL VE YOLCULUK

Pandemi sürecinde ne olsaydı bu gibi sorunlar yaşanmazdı? Bu soruya cevabı “Örgütlü mücadele gücünün var olabilmesi zorunlu idi.” Devam ediyor; “Maalesef ki ülkemizde sağlam temellere dayandırılmış, kapsayıcı bir meslek birliği mevcut değil. Var olan dernekler, meslek birlikleri bu süreci iyileştirecek güce ve birliğe sahip değiller. Sonuç olarak geçim sıkıntısıyla boğuşmak durumunda kalan müzisyenler olarak intihara kadar giden üzücü bir sürecin içindeyiz halen. Kayıplarımız acı verici. Birlik olunması bilincine dayalı yeni bir oluşuma ihtiyacı var bu camianın. Bu oluşum için büyük mücadele, emek ve özveri gerekiyor. Uzun zaman alacak yol ve yolculuk” diye anlatıyor.

Fotoğraf: DHA (Temsili)

İlgili haberler
Evimiz yanarken ne yapacağız?

“Ben ne yapabilirim ki?” diyecek zamanda değiliz, evimiz yanıyor. Ya yangını seyredenlerden olacaksı...

Bu bir yangın yazısı değil, ‘seçim’ yazısı

Doğayı yağmalayan, emeğimizi sömüren, bedenimizi yok edip varlığımızı hiçe sayan türümüzün sömürgenl...

Kamu emekçisi kadınlar bu taslağa sığmaz!

Kadın kamu emekçilerinin talepleri TİS süreçlerine nasıl yansıyor? Konfederasyonların taslaklarını i...