Kadın denilince akla artık ilk kadın cinayetleri geliyor. Kadın cinayetlerinde dedektife ihtiyaç yoktur. Kadının katili çoğu zaman evinde, en yakınlarındadır. Babadır, eşidir, sevgili veya oğuldur. Ataerkil örüntü anneyi edilgen, ‘yumurtlama makinesi’, ’emaneti saklayıp dünyaya getiren’, günahın, kötülüğün simgesi olarak görür.
Ataerkil mitler anne doğurduktan sonra çocuğu hızla anneden uzaklaştırır. Erkek çocuk miras temsilcisi, soyun devamıdır. Mitlere göre anne; günaha, en yakın olandır, her günahın da bir bedeli vardır. Baba ise mirastır, servettir, iştir, kariyerdir, erdir, gelecektir. Feodalizmin çözülmesi, kapitalizmle beraber kadının emek dünyasında aktif yer alması, babada da güç kaybına neden oldu, fakat erk ölmedi. Sistemin devamı için kadın kurban edildi, maalesef kadın cinayetleri artarak devam etti.
İçinde yaşadığımız coğrafyanın yabancısı olmadığı bir hikâye. Dünyalar güzeli Esma, Abbas’a aşık. Köyün zenginlerinden Halil, kendisini reddeden Esma’yı kaçırarak tecavüz eder; Esma zorla tecavüzcüsüyle evlendirilir. Oğlu Hasan dünyaya gelir. Yıllar sonra Abbas gelir, Halil’i öldürür. Töre de Abbas’ı öldürür. Fakat her durumda ‘suçlu’ Esma’dır. Kayınvalide, kayınlar, gelenek görenek, töre, erk, tüm köylü Esma’nın canını ister. Katil adayı olarak oğlu Hasan seçilir. Hasan büyük bir ikilemdedir. Bir yanda onu doğuran, koşulsuz seven annesi, öte yanda mirasını, ismini devraldığı baba. Hasan’ın küçük dünyasında çatışmalar başlar. Göbek bağı, şefkat, koşulsuz sevgi, huzur, mutluluk yani anne mi yoksa annenin ölümüyle beraber sonsuza kadar huzur bulmayacak erkin talebi mi?
Yaşar Kemal, Yılanı Öldürseler’de kadın cinayetleriyle ataerkil sistemin çürümüşlüğünü sorgular. Bu kitap modern bir romandır. Anne öldüğü zaman artık babada da (erkte) ölüm süreci başlamıştır. Yaşar Kemal bu kitapta kan davası temasıyla metafor kullanılmıştır, kadın cinayetiyle çürüyen feodalizmin yanı sıra kapitalizmi eleştirir. Kadının öldürüldüğü dünyada erkek de eksiktir ve asla mutlu olmaz. Kadın cinayetlerinin son bulması ataerkil mitlerle mücadeleyi gerektirir. İyi ki yaşadın Yaşar Kemal. Eril baskının yok olduğu, kadın cinayetlerinin son bulduğu bir dünya özlemiyle…
Fotoğraf: Nebat Bukrek/Ekmek ve Gül
İlgili haberler
Kitap bile alamazken KYK borcunu nasıl ödeyeyim?
'Bir plan yaparken dahi KYK borcunu düşünüyorum, odak noktam olmuş.'
Kadın cinayetleri ve ‘Ne yapmalı?’
Kadın cinayetleri en büyük yaramız. Her ay onlarca kadın için çeltik atıyoruz ölümlere. Burhaniye’de...
GÜNÜN KİTABI: Elena Ferrante - Napoli Romanları
Bugünkü önerimiz Eylem Yıldırım'dan geldi. 1700 sayfadan oluşan Napoli Romanlarını su gibi içmiş. H...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.