Altı yıldır kalıcı yaz saati uygulaması ile mücadele ediyoruz. 10 yaşındaki çocuk “Saat 7 buçuk oldu, hala sabah olmadı” diyerek ne kadar da güzel ifade ediyor durumu. Yataktan çıkmak istemiyor.
Tasarruf amaçlı başlatıldığı iddia edilen uygulamanın kabarık elektrik faturalarına sebep olduğu ise apaçık ortada.
Sebep aydınlanmayan gün, sonuç elektrik faturası.
Ülkenin en batısı ile en doğusu arasında gün doğumu açısından 1 saat 16 dakikalık bir zaman farkı bulunmasındandır ki; İzmir’de güneş ışığıyla uyanmak imkansızlaşıyor.
Biyolojik saatimiz bu uyku ritmine uyum sağlayamıyor, güne düşük motivasyonla başlanıyor; sinirliyiz, dikkatimiz dağınık, odaklanamıyoruz.
Çocuklar ilk dersi karanlıkta işliyor, zifiri karanlıkta yalnız başlarına yolda yürüyor…
Ve sabah mesaisine yetişmeye çalışan emekçi kadınlar. Gece geç saatte sokaklarda olmasını istemedikleri kadınlar, aynı karanlıkta ıssız sokaklarda işyerine, otobüs durağına vs. yürüyor. Taciz, saldırı olursa yine “O saatte orda ne işi varmış” mı denecek? İşe gidiyor, ne işi olacak; güvensiz, güvencesiz, korkulu, tedirgin.
Yeter artık kadınların, çocukların yollarına attığınız taşlar; güvenli ortamlarda, insanca yaşamak istiyoruz.
Fotoğraf: Pixabay
İlgili haberler
Gülsuyu’nun karanlık sokaklarında kadın olmak...
İstanbul'un Gülsuyu mahallesinde kadınlar yetersiz aydınlatmadan, çocuklara okul sonrası aktiviteler...
Zifiri karanlık ormanlar
Bazı yavrular, masaldaki gibi bisküviden yapılmış bir evde semirtilmiyor da bir çalının dibinde cans...
Güvenli kentler için aydınlık sokaklar yetmez
Doç. Dr. Nilgün Çolpan Erkan ile kadınların kamusal alanda yaşadığı kaygıların temelini ve kadınlar...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.