Sağlık emekçisi kadınlar konuşuyor: Esnek çalışma daha çok hak kaybı demek
'Geçinebilmek için ayda sekiz nöbet ben tutuyorum, sekiz nöbet de eşim tutuyor. Ayın yarısı boyunca eşimle görüşemiyorum. Zor geçinirken yarı zamanlı çalışırsak daha çok kaybımız olacak.'

17 Temmuz 2025 tarihinde yürürlüğe giren memurlar için yarı zamanlı çalışma yönetmeliği yeni hak gasbına neden olmaktadır. Aile yılı olarak ilan edilen 2025 yılında çıkartılan bu yönetmelik gerçekten aileyi koruyan ya da aile bütünlüğünü sağlayan yönetmelik değil; aileyi zora sokan, çıkmaza sürükleyen bir yönetmelik.

Evlenip çocuk doğuran pişman

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Elâzığ Şube yönetimi olarak iş yerlerinde yaptığımız çalışmalar esnasında Ruh Sağlığı Hastalıkları Hastanesinde çalışan yeni doğum yapan bir sağlık emekçisi ile sohbet ettik. Esnek çalışma uygulaması başladığında başvuruda bulunduğunu ve esnek çalışabileceği için mutlu olduğunu söyleyen kadın başvuru sürecinde durumun düşündüğü gibi olmadığını şu sözlerle anlattı: “Uygulama beni şok etti. ‘Yarım gün çalışırsın ve kadro derecen, emekliliğin buna göre belirlenecek ve alacağın maaşı da buna göre alacaksın’ dediklerinde ben de esnek çalışmayı sanki kadınları düşünüyormuş gibi anlatmalarının bizi kandırmak olduğunu, esnek çalıştığımda büyük bir kaybımın olduğunu söyledim. Daha sonra başvurumu iptal ettim ve çocuğuma bakıcı tuttum.” Sağlık emekçisi kadın, yeni doğum yapan kadınlara çocukları üç yaşına gelene kadar ücretli annelik izninin verilmesi, çocukların bez, mama vb. ihtiyaçlarının da karşılanması gerektiğini ve dünyanın birçok ülkesinde buna benzer uygulamalar olduğunu belirtti.

Yanında bulunan diğer sağlık emekçisi de bir örnek vererek söze girdi: “Düşünsenize, çok eskiden köyde çalışan bir ebe kaymakamdan daha iyi maaş alıyordu ve lojmanı vardı. Bizim dönemimizde de SSK’nin, Sağlık Bakanlığının ve üniversite hastaneleri müdürlüklerinin  lojmanları vardı. Bir memur ev aramak zorunda kalmıyordu. Aynı zamanda  her hastanenin kendi kreşi vardı. Ne oldu? Kreşler, lojmanlar kapatıldı. Süt izinleri için o kadar çok çaba harcandı, şimdi bu yeni yönetmelikle süt iznini de kaldıracaklar.” Enflasyon artışını ve yoksulluk sınırının 80 bin lirayı geçmiş olmasını işaret eden sağlık emekçisi kadın halihazırda sağlık çalışanlarının aldıkları maaş ve ödemelerin bu sınırın altında kaldığını ve yarı zamanlı çalışmayla birlikte ücretlerin çok daha aşağıya düşeceğini belirtti. Bu yüzden kimsenin evlenip çocuk yapmak istemediğini belirten kadın, “Şu an evlenip çocuk doğuranlar da çok pişman oluyor. Şartlar gün geçtikçe daha çok zorlaşıyor” dedi.

‘Eşimi ayda 15 gün görüyorum’

Elâzığ Fethi Sekin Şehir Hastanesinde çalışan iki sağlık emekçisi de hastane kampüsünde bir kreş olduğunu ancak fiyatının oldukça yüksek olduğunu belirtiyor. Aralarından biri, “Bir hastanenin kreşi olacak ve özel işletilecek. Bu nasıl mantık? Yıllardır müdürlükle konuşup duruyoruz. Burada bulunan kreş, çalışanlara ücretsiz olmalıdır. Kreş 7/24 saat açık olmalıdır. Taleplerimiz var ama maalesef yıllar geçtikçe elimizde hiçbir hak kalmadı” diyor. Bakıcı ücretlerinin ve kreşlerin çok pahalı olduğunu belirten sağlık emekçisi kadın, eşinin de sağlıkçı olduğunu ve geçinebilmek için ayda sekiz nöbet kendisinin, sekiz nöbet de eşinin tuttuğunu ifade etti. Eleman eksikliği yaşadıklarında nöbetlerin ona çıktığını söyleyen kadın, ayın yarısı boyunca eşiyle görüşemediğini belirtti: “Böyle bir durumda aile bütünlüğünden nasıl bahsedilebilir? Biz bu şekilde zor geçinirken yarı zamanlı çalışırsak daha çok kaybımız olacak. Zaten bir sürü angarya iş, performansa dayalı çalışma bizi o kadar çok yıprattı ki. En iyisi evlenmeyip çocuk doğurmamak.”

Aynı hastanede çalışan diğer sağlık emekçisi arkadaşımız ise işe Fırat Üniversitesinde başladığını, o zaman hemşirelerin lojmanları ve ücretsiz servisleri olduğunu ifade etti: “Düşünsenize biz 30 yıl öncesinden bahsediyoruz. O dönemlerde kreşler de yaygındı. Şimdi kreşler de kalmadı, lojmanlar da kalmadı. Şimdi çocuk doğuruyorsun nasıl bakacağını derin derin düşünüyorsun. Bu şekilde nasıl mutlu bir aile olabilir ya da nasıl mutlu bir çocuk yetiştirebilir? Zaten yetiştiremiyoruz. Hastane, nöbetler çok yoğun. Nöbetten çıkıyorsun, evde nöbet başlıyor. Uykusuz şekilde çocuğuna bakmaya çalışıyorsun. Enerjin kalmadığı için çocuğuna bakamıyorsun. Bu durum beni ve diğer arkadaşları o kadar çok üzüyor ki... Ama hastanede kreş olsa, çocuğumuzun bakımını nasıl sağlayacağımız konusunda düşünmesek daha mutlu anne, babalar olurduk ve bu çocuğa da yansıyacağı için daha mutlu çocuklar olurdu.”

Sağlık emekçilerinin şartlarının daha iyi olduğunu düşünerek yurt dışına gittiğini söyleyen sağlık emekçisi kadın şimdiye kadar esnek çalışma konusunda iş yerinde kimsenin başvuruda bulunmadığını söyledi. Bunun nedenini ise “Kadro derecesinde, emeklilikte ve alacağın maaş da kaybın oluyor” şeklinde açıkladı. Sağlık emekçisi arkadaşımız, talebinin 7/24 ücretsiz kreşlerin olması ve çocuğu üç yaşına gelene kadar tam ücretli izin olduğunu söyledi.

Taleplerimiz güvenceli iş, 7/24 kreş

Hastanelerde ve iş yerlerinde yaptığımız ziyaretlerde esnek çalışmanın güzel bir uygulama olduğunu düşünüp başvuruda bulunan ve daha sonra kayıplarının çok olmasından kaynaklı esnek çalışmadan vazgeçen birçok sağlık emekçisi ile karşılaştık. Emekçiler “Ne zaman zaten bizim yararımıza bir düzenleme oldu ki” diyerek bu süreci eleştirdiler.

Biliyoruz ki esnek çalışma uluslararası sermaye tarafından yıllardır yaygınlaştırılmaya çalışılan güvencesiz, düşük ücretli ve örgütsüz bir istihdam biçimidir. Emekçiye göre değil, patronun ihtiyacına göre bir esneklik anlamına gelen esnek çalışma, emekçinin yaşamının tüm alanlarının işveren ve patronların hizmetine sunulmasıdır.

Biz sağlıkçıların ve sendikamızın ortak talepleri ise şunlardır:
    -Esnek çalışma ve yarı zamanlı çalışma değil, vardiyalı çalışma, dönüşümlü çalışma, yedekli çalışma sistemi gibi uygulamaların öne çıkarılması
    -7/24 açık, ücretsiz kreşin çalışma alanlarımızda olması
    -Herkese güvenceli iş, performansa ve ek ödemelere dayalı değil; temel, insanca yaşanılabilecek bir ücret
    -Sağlığımız ve güvenliğimiz için uygun çalışma koşullarının oluşturulması

Taleplerimizin gerçekleşmesi için ise hep birlikte daha güçlü örgütlenerek sesimizi yükseltmeliyiz.

Fotoğraf: Evrensel

İlgili haberler
Memura yarı zamanlı çalışma ‘müjde’ değil: Yarı za...

Yarı zamanlı çalışma "müjde" olarak sunulsa da, kadınlara kreşsiz, desteksiz bir ortamda dayatılan b...

Tasarruf bahane, kamuda esnek çalışmayla hak gaspl...

Tasarruf, OVP, kalkınma planları... Kamu emekçisi kadınlar iktidarın geleneğini sürdürdüğü; 80'lerde...

İşte patronların hayalindeki esnek çalışma modeli

Dondurulmuş sebze ve meyve üretiminin yapıldığı Memur Gıda’da çalışan ve çoğunluğu kadın olan işçile...