
Rojin Kabaiş’in ölümünde cinsel saldırı ihtimalini gündeme getiren delillerin bir yıl sonra ısrarlar sonucu ortaya çıkarılmasının ardından Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencileri, Rojin’in ölümünün etkin soruşturulmamasına, “intihar” denerek üzerinin örtülmesine, üniversite yönetiminin baskılarına karşı üniversite rektörlüğü önünde oturma eylemi yaptı. Üniversite rektörlüğünden “Rojin için adalet”, "Koruma, aklama, failleri yargıla" sloganlarıyla Adli Tıp Kurumunun (ATK) önüne yürüyen öğrenciler Van Kadın Platformu ve Van Barosu ile buluştu. Ardından öğrenciler üniversitelerine geri yürüyerek, üniversiteye giriş yolunu kapattılar, öğrencilerin eylemi hâlâ sürüyor.
Öğrenciler Van YYÜ Rektörlüğü önünde yaptıkları açıklamada, “Biz, Rojin için buradayız. Bir yılı aşkın süredir cevapsız kalan soruların, yarım kalan hayatların, susturulan hakikatlerin peşindeyiz. Buradan, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi önünden tüm ülkeye bir kez daha sesleniyoruz: Biz adalet istiyoruz. Çünkü adalet varsa yaşam vardır. Çünkü her kadın, her genç, her insan yaşama hakkına sahiptir. Rojin’in adı, bir adalet çağrısına dönüşsün istiyoruz. Unutmayacağız, unutturmayacağız, vazgeçmeyeceğiz” dediler.
Van Kadın Platformu Adli Tıp Kurumu önünden seslendi: Kadınların yaşam hakkını değersizleştiren bir süreç
Van Kadın Platformu, Rojin Kabaiş’in vücudunda tespit edilen iki erkek DNA’sının kime ait olduğunun bulunması ve faillerin ortaya çıkması için Van Adli Tıp Kurumu (ATK) önünde üniversite öğrencilerinin de katılımıyla basın açıklaması yaptı.
Van Barosu Kadın Hakları Merkezi üyesi Avukat Fatma Ülgen, “Aradan geçen bir yıla rağmen yürütülen soruşturmanın etkin bir biçimde ilerlemediği, dosya üzerinde kısıtlılık kararının sürdüğü ve telefon incelemesinin dahi tamamlanmadığı tarafımızca kamuoyu ile paylaşılmıştır. Bir yıl boyunca Van Barosu ile Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi tarafından ATK’nin Rojin’in vücudunda bulunan DNA’ların kimlere ait olduğunu ve vücudunun hangi bölgesinde bulunduğunun açıklanması için taleplerde bulunulmuştur. Bugün itibarıyla Adli Tıp Kurumu’nun 2’nci raporunda yer alan iki farklı erkeğe ait DNA bulgusu, dosyanın seyrini ve niteliğini açık biçimde değiştirmiştir. Bu bulgular, birinci DNA’nın göğüs bölgesinde, ikinci DNA’nın ise vajinal bölgede tespit edildiğini ortaya koymaktadır. Bu veriler, Rojin Kabaiş’in ölümünün ‘intihar’ olarak yansıtılmasının ne denli hatalı olduğunu açıkça göstermektedir” dedi.
Rojin Kabaiş dosyasında yükümlülüklerin yerine getirilmediği; delillerin zamanında toplanmadığı, otopsi sürecinde ailenin ve vekillerinin sürece dâhil edilmediği ve dosyanın başından bu yana şeffaflık ilkesinden uzak bir biçimde yürütüldüğünü söyleyen Fatma Ülgen, “Rojin Kabaiş dosyası, kadınların şüpheli ölümlerinde sıklıkla karşımıza çıkan ‘intihar’ algısı ve cezasızlık pratiğinin bir başka örneğini teşkil etmektedir. Dosyanın seyrini kökten değiştiren böylesine önemli bir bilginin bu kadar geç sunulması, sürece ilişkin ciddi soru işaretlerini beraberinde getirmiştir” diye konuştu.
Van Barosunun ATK raporunu hazırlayan kişiler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu ifade eden Ülgen, “Ayrıca, soruşturma dosyasında yer alan önceki ATK raporlarında bu bilgilerin bulunmamasına rağmen, dönemin Başsavcısı tarafından bir haber sitesine verilen röportajda, DNA örneklerinin Rojin Kabaiş’in karın ve göğüs kısmında bulunduğu yönünde gerçeğe aykırı bilgi kamuoyu ile paylaşılmıştır. Bu açıklama, hem soruşturmanın gizliliğini ihlal etmiş hem de kamuoyunu yanlış bilgilendirmiştir. Bu nedenle, yanlış bilgi yayarak kamuoyunu yanıltma ve görevi kötüye kullanma gerekçeleriyle ilgili dönemin Başsavcısı hakkında da suç duyurusunda bulunulmuştur. 2 erkek DNA’sının kime ait olduğunun bulunması ve faillerin ortaya çıkması için birçok tevsin tahkikat talebinde bulunulmuştur” dedi.
Bu sürecin sadece bir delil tartışması değil kadınların yaşam haklarının değersizleştirilmesi olduğunu ifade eden Ülgen, “Adalet mekanizmasının cinsiyet temelli ihmalinin açık bir göstergesidir. Van Kadın Platformu olarak, bu dosyada sorumluluğu bulunan tüm kişiler hakkında yasal süreci sonuna kadar sürdüreceğimizi ve gerçeğin ortaya çıkarılması için mücadelemize kararlılıkla devam edeceğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız” dedi.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
İlgili haberler
Rojin Kabaiş doyasında DNA’ların alındığı yerler neden 1 yıl sonra rapora eklendi?
“İntihar” denerek üzeri örtülmeye çalışılan Rojin Kabaiş dosyasında bu bilginin bu kadar uzun süre sonra rapora eklenmesine kadın örgütleri, milletvekilleri, barolar tepki gösterdi.
Rojin'in sırası 1 yıldır boş
Rojin Kabaiş'in kaybettirilmesinin üzerinden bir yıl geçti, ancak hâlâ adalet yok. Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencileri sıra arkadaşları için adalet mücadelesini sürdürüyor.
Rojin Kabaiş paylaşımlarına erişim engeli Bakanlıklara soruldu
DEM Parti Van Milletvekili Gülderen Varli, Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümü sonrası sosyal medya paylaşımlarına getirilen erişim engelini bakanlara sordu.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN