kreş
Yerel seçimler öncesi kahvaltıda bir araya gelen Aliağalı kadınlar gündeme dair sohbet etti. Kadınların en acil ve öncelikle çözülmesi gereken talebi nitelikli, güvenli, bilimsel eğitim veren kreşler.
Hayal bu ya dedik, dedik ama çok da eski değil, daha dün kadar yakın bir zamanda insanlar el ele verip gerçek kılmışlar bütün bunları. Hem de cin min olmadan! Nerede mi? Sovyetler Birliği’nde.
Haydarpaşa, Siyami Ersek, Tuzla Devlet Hastanesi... Binlerce çalışan var ama kreş yok! Kreş yerine otopark yapıldı ya da 'bütçe yok, yer yok' bahaneleriyle çalışanlar oyalandı.
Sigortalı çocuk bakıcısı istihdam eden çalışan annelere bakıcı parası ödenmesi, 5 ilde yürütülen bir projeydi ve sona erdi. Artık böyle bir destek yok…
Kamusal kreşler giderek azalırken, kreş fiyatları yükseliyor. KESK kamu işyerlerinde ücretsiz, 24 saat açık, nitelikli kreşler açılması için kampanya başlattı.
İşçi kadınların en büyük sorunlarından biri çocuk bakımı. Tuzla’da bir işçi kadın kreşe göndermediği çocuğuna cep telefonu almış. Evde yalnız bırakıyor ve sürekli telefon ediyor.
1 Mayıs yaklaşıyor. Ama patron izin vermediği için 1 Mayıs’a katılamayacak olan bir kadın işçi taleplerini anlatıyor...
Emzirme odası açılması için işyerinde 100-150 arası kadın işçi gerekir. Sayı 150’den fazla ise hem emzirme odası hem kreş işlevini görecek yurt açılmak zorundadır.
Avustralya’da kreş öğretmenlerinin yüzde 90’ı kadın ve ücretleri ülkedeki ortalama ücretin neredeyse yarısı. Bu sebeple 6 bin 500 kreş öğretmeni eşit ücret için greve çıktı.
İki yıl önce torba yasa eliyle yapılan düzenleme ile 657 sayılı Yasa’ya yerleştirilmişti. Şimdi, bunun nasıl uygulanacağına ilişkin yönetmelik düzenleniyor.
Bu iktidar işçi ve emekçi kadınları temsil etmiyor. Kamu ve özel sektörde 7 gün 24 saat ücretsiz kreş talebimizin karşılanması mücadeleyi yükseltmekten geçiyor.
Diyanete bağlı kreş sayısı 600’den 1552’ye yükseldi. Bu da gösteriyor ki, asıl olarak MEB'in sorumlu olduğu kreşler Diyanetin eline bırakılıyor... Peki bu kreşlerde çocuklar nasıl bir eğitim alıyor?
Son zamanlarda okul servisleri skandallarla gündemdeyken bir olay da İstanbul’un Pierre Loti İlköğretim Okulu servisinde yaşandı.
Özel kreş ve anaokulu ücretleri can yakıyor. Kadınların kazançlarının büyük kısmı kreşe gidiyor. Kadınlar ‘ev mi iş mi’ ikilemine işte böyle itiliyor.
Son yapılan bir araştırma 5 yılda 1 milyon 112 bin kadının çocuk, yaşlı ve engelli bakımı yüzünden işten ayrıldığını ortaya koydu. Çalışan kadınların da durumu pek iç açıcı değil...
3 yaşındaki Alperen’in denetimsizlik ve ihmal zinciri yüzünden kreş servisinde hayatını kaybetmesi canımızı yaktı. 3 yaşında bir kızı olan Zeynep, yaşananların onda yarattığı duyguları anlatıyor.
İşsizlik, kayıt dışılık, güvencesizlik, fazla çalışma, düşük ücret, ev işleri, çocuk bakımı... Kadının sırtına büyük bir yük olarak binen bu sorunlara karşı seslerini duyurma için kadınlar alanlarda.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Hollanda’da yaşananlar üzerine gündeme oturdu, ‘kahraman’ ilan edildi. Peki, Kaya gerçekten kahraman mı?
Patronların kreş açma zorunluluğu kağıt üstünde. Gözümüzün arkada kalmayacağı kreşler ateş pahası.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.