Mücadele dolu bir yaşam: Marie-Claude Vaillant-Couturier
Hayatını mücadele adamış Marie-Claude Vaillant-Couturier'in hayatı tutsaklığı, özgürlüğü, direnişi ve fedakarlığı gösteriyor.

Alman-Fransız kadın hareketi tarihinde iz bırakan isimlerden gazeteci, komünist Marie-Claude Vaillant-Couturier'in 110. doğum gününü geride bıraktık.

Onun yedi takma adı, yediden fazla farklı hayatı vardı... Bu hayatlarının ortak paydası özgürlük, eşitlik ve dayanışma özlemiydi. Geçen yıl iki yeni biyografinin ithaf edildiği Marie-Claude Vaillant-Couturier, Fransa'nın en tanınmış komünist kadınıydı.

Vaillant-Couturier, 3 Kasım 1912'de  yüksek eğitimli orta sınıf bir aileye doğdu. Aile sanat sever, edebi ve sol çevrelerde yer aldı. Annesi, Cosette de Brunhoff, Vogue France'ın (1920) ilk genel yayın yönetmeniydi. Baba Lucien Vogel, tanınmış bir yayıncı, Vu dergisi ve moda dergisi Vogue'un editörüydü. 

NAZİ ALMANYASINI FOTOĞRAFLADI

Marie liseden mezun olduktan sonra Dresden'de yatılı okula gitti ve Berlin Güzel Sanatlar Akademisi'ne girdi. 18 yaşında Vogue için modellik yaptı ve Vu dergisinin muhabiri oldu. “Rolleiflex'li genç kadın” Marivo, Clairette veya Marie Luca isimleri altında çalışmalarına imza attı. 1933 gibi erken bir tarihte Nazi Almanyası'nın yükselişini haber yaptı ve Oranienburg ve Dachau'daki toplama kamplarından kamerayla gizlice çektiği resimleri yayınladı. Daha sonra, L'Humanité için bir muhabir olarak İspanya savaşı ve uluslararası Tugaylar hakkında yazdı. O zaman Genç Feminist Kadınlar Birliği'nin (UJFF) kurucu ortağı Danielle Casanova ile birlikte Fransız Komünist Partisi'ne (PCF) katılmıştı. Eylül 1937'de, PCF'nin kurucularından ve L'Humanité'nin genel yayın yönetmeni Paul Vaillant-Couturier ile evlendi. Eşi aynı yılın Ekim ayında aniden hayatını kaybetti.

PCF 1939'da illegal ilan edildikten sonra Vaillant-Couturier, yeraltına geçen L'Humanité için çalışmaya devam etti. Wehrmacht 1940’ta Paris’i işgal ettiğinde, takma adı Mavet'le Résistance'a katıldı. Marie PCF, aydınlar ve silahlı gönüllüler ve partizanlar (FTP) arasındaki irtibat ajanıydı, sivil ve askeri direnişi koordine etti. 1942'de işbirlikçi hükümetin komünistleri avlamakta uzmanlaşmış özel ekipleri tarafından tutuklandı ve Gestapo'ya teslim edildi. Hapishane de la Santé'de sorgulandığında, herhangi bir bilgi vermeyi reddetti. Sustu ve 24 Ocak 1943'te Auschwitz toplama kampına sürüldü. Yol boyunca konvoydaki 230 kadın Marseillaise şarkısını söyledi. Onlardan sadece 49' geri dönebildi.

TUTSAKLIĞI VE KURTULUŞU

Vaillant-Couturier artık yasadışı Uluslararası Mahkumlar Komitesi'nde aktifti. Ravensbrück toplama kampında hapsedilmişti. 1944'te Casanova'nın ölümünden sonra Fransız Direnişi'nin liderliğini devraldı ve revirde birçok hayat kurtarmayı başardı. Kurtulup, serbest bırakıldıktan sonra bile iki ay boyunca hasta ve ölümle cebelleşen insanlara bakmak için toplama kampında kalmaya devam etti. Marie 1946'da Vaillant-Couturier, Nürnberg davalarında yaşadığı dehşeti anlatan ilk kadındı. Tanık kürsüsünde aşağılanmayı, işkenceyi, Yahudilerin naklini, mahkûm arkadaşlarına yapılan işkenceyi, zorla kısırlaştırmayı ve gaz odalarını anlattı.

YAŞAMINI MÜCADELEYE ADADI

Kurtuluştan sonra, 1943'te Direniş Koordinasyon Komitesi'nin (CNR) başlatıcılarından biri olan Pierre Villon (Roger Ginsburger'in takma adı) ile evlendi. Marie ilk kadın milletvekillerinden biri ve Millet Meclis Başkan Yardımcısı oldu ve sömürgeciliğe karşı ve kadın hakları için Nazi savaş suçlarının zaman aşımını kaldırılması için kampanya yürüttü.

Marie 11 Aralık 1996'da ölünceye kadar mücadele içinde kaldı. Uluslararası Demokratik Kadınlar Federasyonu (FDIF) Genel Sekreteri olarak 1951'de Soğuk Savaş sırasında Paris'ten Doğu Berlin'e taşındı ve 1954'e kadar orada yaşadı. Marie, ölümüne kadar kendini Nazi döneminde toplama kamplarına sürülüp, öldürülenleri anmaya adadı.

 yüksek eğitimli orta sınıf bir ailede büyüdü. Aile sanat sever, edebi ve sol çevrelerde yer aldı. Annesi, Cosette de Brunhoff, Vogue France'ın (1920) ilk genel yayın yönetmeniydi. Baba Lucien Vogel, tanınmış bir yayıncı, Vu dergisi ve moda dergisi Vogue'un editörüydü.

NAZİ ALMANYASINI FOTOĞRAFLADI

Marie liseden mezun olduktan sonra Dresden'de yatılı okula gitti ve Berlin Güzel Sanatlar Akademisi'ne girdi. 18 yaşında Vogue için modellik yaptı ve Vu dergisinin muhabiri oldu. “Rolleiflex'li genç kadın” Marivo, Clairette veya Marie Luca isimleri altında çalışmalarına imza attı. 1933 gibi erken bir tarihte Nazi Almanyası'nın yükselişini haber yaptı ve Oranienburg ve Dachau'daki toplama kamplarından kamerayla gizlice çektiği resimleri yayınladı. Daha sonra, L'Humanité için bir muhabir olarak İspanya savaşı ve uluslararası Tugaylar hakkında yazdı. O zaman Genç Feminist Kadınlar Birliği'nin (UJFF) kurucu ortağı Danielle Casanova ile birlikte Fransız Komünist Partisi'ne (PCF) katılmıştı. Eylül 1937'de, PCF'nin kurucularından ve L'Humanité'nin genel yayın yönetmeni Paul Vaillant-Couturier ile evlendi. Eşi aynı yılın Ekim ayında aniden hayatını kaybetti.

PCF 1939'da illegal ilan edildikten sonra Vaillant-Couturier, yeraltına geçen L'Humanité için çalışmaya devam etti. Wehrmacht 1940’ta Paris’i işgal ettiğinde, takma adı Mavet'le Résistance'a katıldı. Marie PCF, aydınlar ve silahlı gönüllüler ve partizanlar (FTP) arasındaki irtibat ajanıydı, sivil ve askeri direnişi koordine etti. 1942'de işbirlikçi hükümetin komünistleri avlamakta uzmanlaşmış özel ekipleri tarafından tutuklandı ve Gestapo'ya teslim edildi. Hapishane de la Santé'de sorgulandığında, herhangi bir bilgi vermeyi reddetti. Sustu ve 24 Ocak 1943'te Auschwitz toplama kampına sürüldü. Yol boyunca konvoydaki 230 kadın Marseillaise şarkısını söyledi. Onlardan sadece 49' geri dönebildi.

TUTSAKLIĞI VE KURTULUŞU

Vaillant-Couturier artık yasadışı Uluslararası Mahkumlar Komitesi'nde aktifti. Ravensbrück toplama kampında hapsedilmişti. 1944'te Casanova'nın ölümünden sonra Fransız Direnişi'nin liderliğini devraldı ve revirde birçok hayat kurtarmayı başardı. Kurtulup, serbest bırakıldıktan sonra bile iki ay boyunca hasta ve ölümle cebelleşen insanlara bakmak için toplama kampında kalmaya devam etti. Marie 1946'da Vaillant-Couturier, Nürnberg davalarında yaşadığı dehşeti anlatan ilk kadındı. Tanık kürsüsünde aşağılanmayı, işkenceyi, Yahudilerin naklini, mahkûm arkadaşlarına yapılan işkenceyi, zorla kısırlaştırmayı ve gaz odalarını anlattı.

YAŞAMINI MÜCADELEYE ADADI

Kurtuluştan sonra, 1943'te Direniş Koordinasyon Komitesi'nin (CNR) başlatıcılarından biri olan Pierre Villon (Roger Ginsburger'in takma adı) ile evlendi. Marie ilk kadın milletvekillerinden biri ve Millet Meclis Başkan Yardımcısı oldu ve sömürgeciliğe karşı ve kadın hakları için Nazi savaş suçlarının zaman aşımını kaldırılması için kampanya yürüttü.

Marie 11 Aralık 1996'da ölünceye kadar mücadele içinde kaldı. Uluslararası Demokratik Kadınlar Federasyonu (FDIF) Genel Sekreteri olarak 1951'de Soğuk Savaş sırasında Paris'ten Doğu Berlin'e taşındı ve 1954'e kadar orada yaşadı. Marie, ölümüne kadar kendini Nazi döneminde toplama kamplarına sürülüp, öldürülenleri anmaya adadı.

Kaynak: Yeni Hayat dergisi
Fotoğraf: wikimedia (CC BY-SA 4.0)