Engelli çocukların anneleri anlatıyor: Tüm yük bizim omuzlarımızda!
Engelli bireyler kadar onlara bakmakla yükümlü olanlar da çok zor şartlarda yaşıyor. Özellikle engelli çocukların anneleri, tüm yaşamla tek başlarına mücadele etmek durumunda kalıyorlar...

10-16 Mayıs Engelliler Haftası... Engelli çocukların yaşadığı sorunlar kadar engelli çocuklara bakan annelerin de birçok sorunları ve talepleri var. Tüm yükün kendi üzerilerinde olan engelli çocukların anneleri ayrıca toplum tarafından dışlanmak, devletin çocukların bakımı ve gelişimi için yeterli özveriyi göstermemesiyle kendilerinin de çocuklarla beraber eve hapsolduğunu anlatıyor.

TÜM YÜK ANNEDE!
Engelli çocuğu olan bir kadın şöyle anlatıyor düşüncelerini:

Bir engelli annesi olarak yaşadığım sorunların başında en büyük problem toplumdan dışlanmak. Ben ve çocuğum kendimizi rahatsız hissettiğimizden hep gergin oluyoruz ve kimsenin evine gidemiyoruz maalesef. Ayrıca devletin imkanları yeterli değil, özellikle mola evi sistemini beğenmiyoruz. Mola evlerine çocuklarımızı iki saat emanet edebiliyoruz. İster hastaneye istersen pazara git ne işin olursa olsun iki saatte bitirip çocuğunu alacaksın.

Devletin kurumları yeterince denetlenmiyor. Sosyal hayatımız yok, eşlerimizden de çok destek görmüyoruz. Maalesef tüm yük annede sürekli çocuğumuza dikkat etmekle meşgulüz. Hayattan kopuk yaşıyoruz. Mesela anne hastalandığında engelli çocuğuna yeterince bakamadığında hastalık işkence gibi oluyor. Bir yanımızı hep eksik hissediyoruz. Hayatı yarım yaşıyoruz maalesef. Eğitim yetersiz. Öğretmenler “çocuklar engelli anlamazlar” diye dersleri çok sallıyorlar. Daha çok denetim gerekli. Ev işlerimiz yemek vesaire günlük işlerimizi yeterince yerine getiremiyoruz. Devlet biz anneleri de düşünüp yatılı okullar açsa gözümüz arkada kalmaz bir de küçük çocuklarımız bizimle birlikte engelli okulunda kalmak zorunda kalıyorlar. Bu çocukların da psikolojisi bozuluyor haliyle.”

‘BEN ÖLÜNCE ÇOCUĞUMA NE OLACAK’ DÜŞÜNCESİ İLE YAŞAMAK İSTEMİYORUZ
Bir başka anne ise şöyle anlatıyor derdini:

“Zihinsel Otizm Down Sendromlu ve nice engelli çocuklarımızın aileleri olarak en büyük sıkıntımız çevresel faktörler. İnsanlar tarafından dışlanmak, tuhaf bakılara maruz kalmak, insanların bulaşıcı hastalığımız varmış gibi uzak durmaları, biz anneleri en başta psikolojik olarak çok yıpratıyorç Gerek kendi ailemiz gerekse komşularımızın evlerinde rahat edemiyoruz. Bu yüzden anneler olarak kendimizi eve kapatmak zorunda kalıyoruz ve bu bizi çok yoruyor.

Devletin bu konuda engelli çocuğu olan ailelere düzenli olarak psikolojik destek sunmasını istiyoruz. Bunun biz anneleri biraz da olsa rahatlatacağını düşünüyorum. Özel eğitim konusunda sadece evlatlarımızı ‘para’ olarak gören sistemden bizler bıktık ve el atılması gerekiyor bu duruma. Devlet okullarında engellilere eğitim veren öğretmenlerin bu alanın ihtiyaçlarına göre eğitilmemesi, bizim çocukları tanımadan, nasıl yaklaşacağını bilmeden öğretmenliğe başlamaları, çocuklarımızı tanıyıncaya, engelinin ne olduğunu çözmeye çalışıncaya kadar yıllar geçiyor. Ayrıca özel eğitim okullarının eğitim saatleri çok yetersiz. Toplum bilinçlendirilmeli, annelere de bu konuda psikolojik destek verilmelidir. Babalara çok iş düşüyor ama çoğumuzun eşleri engelli çocuklarını kabul dahi etmiyorlar. Bunun için eğitim seminerleri ve bu alanın uzmanlarından destek talep ediyoruz. Kısacası “Ben ölünce çocuğuma ne olacak” düşüncesi en büyük korkumuz. Bu düşünceyi kafamızdan atacak en azından bizi biraz olsun rahatlatacak toplumsal düzene ihtiyaç duyuyoruz. En büyük engel sevgisizliktir...”


Videodaki kadın arkadaş görme engelli, kendi el emeğiyle yaptığı ürünleri videoda da görüldüğü gibi sergiliyor ve kendi ürettiğinden kazanç sağlamaktan memnun. Yaşamını idame ettirebilmek için mücadele eden bu kadın arkadaşı da sizinle paylaşmak istedim:


İlgili haberler
Yüzde 92 engelli Meryem Nazlı: ‘Eve gireni hesap e...

Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Engelli maaşlarını artırdık’ derken gerçekte olanın Erdoğan’ın söylediği gibi...

GÜNÜN GÜZEL HAREKETİ: İki yaşındaki işitme engelli...

‘Keşke bu engeli yaşayan her çocuk böyle bir durumda olabilse’

Engellilerde erken emeklilik için en az yüzde 40 e...

Engelli işçinin daha erken emekli olabilmesi için en az yüzde 40 oranında raporunun olması gerekir.