Çorlu'da 25 Kasım kahvaltısı: 'Güvenli ve kaygısız bir yaşam istiyoruz!'
Çorlu Ekmek ve Gül Grubunun çağrısıyla, Çorlulu işçi, emekçi, öğrenci, emekli kadınlar kahvaltıda buluştu.

Çorlu Ekmek ve Gül Grubu çağrısıyla Çorlu'da işçi, emekli, emekçi kadınlar 25 Kasım kahvaltısında buluştu.Editörümüz Sıla Altun'un da katıldığı kahvaltıda kadınlar, şiddetsiz bir dünyada yaşıyor olsaydı ilk yapacakları şeyleri anlattılar. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Çorlu Ekmek ve Gül Grubundan Meryem Koçer, 25 Kasım Kadın Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nün tarihsel önemine değinerek bugün Türkiye'de artan kadın cinayetlerini ve şiddeti hatırlattı. Şiddeti önleyecek mekanizmaların işletilmesi için Çorlu Ekmek ve Gül Grubu olarak dayanışmayı ve mücadeleyi büyütmek için buluştuklarını söyledi. Etkinliğin sonunda ise tüm kadınları şiddete karşı güvenli bir yaşam talebini hep birlikte yükseltmek için 24 Kasım'da Çorlu'da gerçekleştirecekleri 25 Kasım mitingine çağırdı.


ÖZGÜR VE ŞİDDETSİZ BİR DÜNYADA YAPACAĞIN İLK ŞEY NE OLURDU?

Kahvaltıya katılan kadınlardan biri erbane çalarak şarkı söyledi. Şarkıların ardından Ekmek ve Gül Editörü Sıla Altun, şiddetsiz ve özgür bir yaşamın kadınlar için nasıl olabileceğini hayal ettiren bir atölye çalışması gerçekleştirdi. Atölye çalışmasında kadınlara "Şiddetsiz ve özgür bir dünyada korkusuzca yaşadığınızı düşünün. Bugün yapamadığınız ama böyle bir dünyada yaşasaydınız yapacağınız ilk şey ne olurdu?" sorusu kadınlara yöneltildi. Eğer böyle bir dünyada yaşasalardı arkalarına bakmadan gece saat kaç olursa olsun sokakta yürümek, çocuklarını endişelenmeden sokağa oyun oynamaya göndermek, istediği gibi dans edebilmek, mobbing olmadan, patronu zengin etme derdi olmadan çalışmak istediklerini söylediler. Kadınlardan biri istediğini söylerken bir diğeri çocukların sabah karanlığında okula gitmek zorunda kalmasını istemediğini ifade etti. Söz alan kadınlardan biri İstanbul'da vahşice katledilen İkbal ve Ayşenur'u hatırlatarak güvenli bir yaşam istediğini söyledi.


HEP TETİKTE BİR YAŞAM

Söz alan bir genç kadın ise şehir dışında üniversite okuduğunu ve arkadaşlarıyla yaşadığı evde dahi güvende hissetmediği için babasının ayakkabılarını yanında götürüp kapının önüne koyduğunu söyledi. Genç kadın sürekli tetikte olmadan bir yaşam sürdürmek istediğini ekledi. Bunun üzerine söz alan bir kadın, kızının üniversitede okuduğunu, kızı ve kızının arkadaşının dışarıda ikram edilen içecek ve yiyecekleri sırayla yediklerini söyledi. Kızının bu şekilde kendisinin ve arkadaşının güvenliğini sağlamaya çalıştığını söyleyen kadın, güvenli bir yaşam talebini yineledi. Kadınların atölye boyunca geleceğe ve bugüne dair talep ettikleri en önemli şey güvenli ve kaygısız bir yaşam oldu.

Altun, geleceğe dair kadınların isteklerinin ve hayallerinin kadınları birbirine bağladığını ve mücadelenin de bu ağı sıkı tutmak ve genişletmekten geçtiğini söyledi.

Atölyenin ardından Meryem Koçer kadınları, şiddete karşı güvenli bir yaşam talebiyle 24 Kasım'da gerçekleştirecekleri, 25 Kasım mitingine çağırdı.


Fotoğraflar: Ekmek ve Gül