Büyük Aile Platformu LGBTİ derneklerinin kapatılması için dilekçe verdi: ‘Var olma hakkı saldırı altında’
Büyük Aile Platformu LGBTİ'lere karşı dilekçe topladı, konuyla ilgili Anayasa Hukuku Profesörü Şule Özsoy Boyunsuz ve Ankara Gökkuşağı Aileleri Derneği’nden Nedime Erdoğan Ekmek ve Gül’e konuştu.

Büyük Aile Platformu, 30 Eylül’de yaptığı açıklamayla, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışıyla yeniden gündeme gelen Anayasa değişikliği görüşmelerinde “LGBT örgütlerinin kapatılmasının” da görüşülmesini istedikleri 150 bin dilekçeyi Meclis'e verdi. Dilekçenin içeriğinde LGBTİ’lerin basın yayın organları, her türlü kitle iletişim araçları, sosyal medya platformları vb. alanlarda propaganda ve reklam faaliyetlerinin yasaklanması gibi talepler yer aldı.

Konuyla ilgili Anayasa Hukuku Profesörü Şule Özsoy Boyunsuz ve Ankara Gökkuşağı Aileleri Derneği’nden Nedime Erdoğan Ekmek ve Gül’e konuştu.

'BİR BAŞKASI HAKKINI KULLANMASIN DİYE DİLEKÇE VERİLMEZ'

Anayasa Hukuku Profesörü Şule Özsoy Boyunsuz yeni Anaysa tartışmalarının herkes için tehlikeli bir yerde durduğunu ifade ederek, “Popülist otoriter bir yapıyla karşı karşıyayız dolayısıyla toplumda düşmanlaştırmayı artırarak saflarını sıkılaştırmak istiyorlar. Toplumsal barışı feda etmek istedikleri çok bariz ve bu otoriterliğin dozu gittikçe artacak. Seçimden sonra benim beklediğim bir şeydi. Gazeteciler, sivil toplum örgütleri tek tek hedefe alındı. Gezi davasında gördüğümüz sonuç bunun bir göstergesi. Seçimlerden önce çeşitli cemaatlerin ve tarikatların iktidarla kurdukları ittifaka şahit olduk. Dolayısıyla muhafazakâr kesimin içindeki radikal azınlıkların toplumun tamamına tahakküm kurması ve kendi değerlerini herkese dayatması söz konusu. Anayasa hukuku açısından bir grup Anayasal hakkını kullanamasın diye diğer grubun dilekçe vermesi mümkün değil. Dilekçe hakkı her bireyin kendi taleplerini beyan etmesi içindir, bir başkası hakkını kullanamasın diye dilekçe verilemez. Toplumsal özgürlüklerin temelinde herkesin kendi yaşamı, alanı hakkında, yaşam tarzını seçme ve belirleme ve özgürlüklerini kullanması bir temel insan hakkı. Kısaca var olma hakkı. Dolayısıyla bu meseleyle ilgili kanun yapılması da hukuka aykırı çünkü bu özgürlük hakkının özünü ortadan kaldıran bir şey. Bireylerin örgütlenme özgürlüğünün özüne dokunan bir şey” dedi.

'YARIN İÇİN BUGÜNDEN MÜCADELEYE SARILMALIYIZ'

Ankara Gökkuşağı Aileleri Derneği’nden Nedime Erdoğan ise LGBTİ’lerin gerçekliğinin bariz olduğunu ifade ederek “Diyorlar ki ‘Herkes gizli yaşadığı sürece sorun yok. Evlerinde ne yaptıklarına biz insanların karışmayız’ yani aslında bir insanın var oluşuna, özgürce yaşamasına karşılar. Biz LGBTİ+’ların aileleri de onların dayatmak istediği aile formuna karşı insanların varoluşsal özelliklerinin her türlü din, dil, ırk ve coğrafyadan bağımsız olduğunu söylüyoruz. Bu meselenin özünde toplumu bilinçlendirmek yerine nefrete sürükleyen bir yapı var. Ben bu saldırıları tüm toplumun fikri değil belirli bir azınlığın fikri olarak görüyorum. Hep söylüyoruz ‘Bugün bana, yarın sana’ diye. Çünkü bu mesele temelinde hepimizin hak ve özgürlüklerini kısıtlayan bir yerde duracak. Bizleri ‘güçsüz aile’ diye tanımlıyorlar. Oysa biz gücümüzü çocuklarımızı anlamak için gösterdiğimiz çabadan alıyoruz. Ne kadar imza toplarlarsa toplasınlar yok edilemeyecek bir varoluşsal gerçek var. Muhalefet ve toplumun tüm kesimleri bilmeli ki bugün LGBTİ+’ların uğradığı ayrımcılık yarın herkesin başına gelecektir o yüzden bugünden hep birlikte mücadeleye sarılmalıyız” dedi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül 

İlgili haberler
Kadınlar Meclis’ten seslendi: Tek bir hakkımızdan...

EŞİK Platformu'nun çağrısıyla 'Kadınlar Meclis'te' sloganıyla TBMM'yi ziyaretti, siyasi partilerin k...

Rızaları dışında doğum kontrolü uygulanan Grönland...

Rıza dışı doğum kontrol uygulamasının mağduru olan kadınların şu an 70 ve 80’li yaşlarında olduğunu...

Meclise çağrımızdır: Bütçe ayrılsın, çocukların sa...

Meclisteki tüm vekillere çağrı yapıyoruz. Çocukların beslenmesinden daha acil bir gündem yok. Meclis...