Liseli beş kadın hafta sonu hadi dışarı çıkalım deyip bir kafede buluşurlar; aileden izin alma faslı olmayacak kadar doğal bir süreçtir bu. Garson olan genç adam arkadaşlarıdır ve hep birlikte muhabbet eder, şakalaşırlar. Son 10 yıldır Türkiye’de yayımlanan dizilerde neredeyse görmediğimiz bu sahne, 20 yılı geride bırakacak olan Çılgın Bediş dizisinden.
Çok uzun zamandır dizilerde kadınları kendi kararlarını veren, bağımsız, aşkını yaşayan, hayatını idame ettiren bireyler olarak görmüyoruz. Rolü gereği ya kendini çocuklarına adamış bir kadın, ya sevdiği için her şeyi göze alan bir aşık ya da başına gelen onca kötü şeyin ortasında iyilik timsali olarak kalmaya çalışan pasif bir kadın...
SIDIKA'DAN ÖĞRENDİKLERİMİZ
Ele almak istediğim ilk dizi Sıdıka. Kadın filmleriyle sinemamızda önemli bir yeri dolduran Atıf Yılmaz’ın yapımcısı ve yönetmeni olduğu dizi, televizyonda da çok farklı bir yerde duruyor. Bildiğimiz üzere başkarakterimiz, evin kızı Sıdıka, erkek egemen aile yapısını içeriden, mizahıyla boşa düşüren bir görev üstleniyor. Annesinin, ağabeyinin kadın benliğini kısıtlayan, aşağılayan hatta saldıran söylemlerine ve davranışlarına verdiği dalga geçen eleştiren cevaplar dizinin karakterini oluşturuyor. Bazense cevap verilmesine bile gerek kalmadan annenin replikleri abeslikleriyle kendi içerisinde yeterli oluyor: “Kız Sıdıka, intihar edersen baban seni öldürür.”KAYGISIZLAR’DA EŞİT KARAR MEKANİZMASI
90’ların televizyonunda şimdiye nazaran daha dayanışma halinde, karar mekanizmasını daha eşit yürüten ailelerle karşılaşıyoruz. Şaşırtıcı şekilde bir adamın 3 karısıyla ve 36 çocuğuyla şehre göçmesini anlatan Kaygısızlar dizisinde bile bu durumu gözlemleyebiliyoruz. Memnun Kaygısız şehre göçmeye bir çocuğuyla konuşurken karar veriyor, akşam bütün aileyle meseleyi tartışıp şehirdeki asker arkadaşına mektup yazmaya karar veriyorlar.KIZLI ERKEKLİ AYNI EVDE: YEDİ NUMARA
Yedi Numara dizisinde ise birbiriyle akraba olmayan üniversiteli kadınlar ve erkekler bir ailenin evinde birlikte kalıyorlar ve bu durum dizideki kimse tarafından ahlaki açıdan bir problem olarak görülmüyor.Elbette 90’lardan örnek verdiğim dizilerin tamamen ataerkiden yalıtılmış olmadığı biraz irdelenirse görülecektir.
İlgili haberler
Bitmeyen ve birbirinin aynı diziler
“Dizi izlememin nedeni genelde can sıkıntısından, yalnız kaldığımdan; belki de gerçek hayatta bulama...
Dikkat! Bu filmde kadın mücadelesi vardır!
Bunca ayrı vagon tantanası varken şuraya bir parantez açalım, kadınlar toplumdan soyutlanmayı, vazge...
GÜNÜN DİKKATİ: Güneşten korunun!
İster denizin kenarında, ister köyde tarlanın ortasında olun, muhakkak güneşten korunun. Güneşten ko...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.