Ben Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hamidiye Külliyesinde Çocuk Gelişimi bölümünü okuyan bir kadınım. Başımdan geçen taciz olayını sizinle paylaşmak istiyorum. Tacizde bulunan kişi 2. sınıfa başladığımızda okula yatay geçişle geldi. O da ben de çocuk gelişimi okuyoruz. Bana Instagram’ın mesaj bölümünden “Ders seçimi hakkında yardımcı olur musun, üstten ders alacağım” diye yazdı. Ben de iyi niyetle “Şu dersi seç” diye cevap verdim. Sonra tabii benim arkadaşlarımla oturduğumuz kafelerden attığım görselleri görünce “Beni de oraya götürür müsün, İstanbul’a yeni geldim bilmiyorum hiç” dedi. Ben zamanım olmadığını söyleyince küfürler etmeye başladı. Hesabını engelledim, sahte hesaplar açıp oradan tehdit etti, “Karşıma çıkma, okula gelme” vs. diye. O zamanlar bir süre gerçekten okula gidememiştim, çünkü nasıl biri olduğunu bilmiyordum ve korkmuştum. Daha sonra bana yazmaktan vazgeçti ve ben de okula gitmeye başladım, denk gelmedim ona okulda. Bir süre sessiz kaldı. 2019 başlarında sosyal medyadan liseden bir arkadaşıma ulaştı ona da yazdı küfürler etti. O sürede tekrar bana yazmaya başladı, erkek arkadaşımı öldürmekle tehdit etti. Korkunç hakaretler ve tehditler etmeye başladı. Ben tabii yine engelledim. 2019-2020’nin ilk döneminde okulda arkadaşlarıma da aynı şekilde davrandığını öğrenince Dekanlığa gidip toplu dilekçe verdik. Delillerle beraber dilekçeyi yazdık. Dekanlık bize ‘Bu konuyla ilgileneceğiz, süreci takip edip gerekeni yapacağız, size bilgi veremeyiz’ dediler. Biz de gerekenin yapılacağını düşünerek beklemeye başladık. Bundan yaklaşık 1-2 ay önce mağdurlardan biri okulun itiraf sayfası gibi bir sosyal medya sayfasına bizi taciz eden kişiyle ilgili bir şey yapılmadığına ilişkin bir metin gönderince, biz bir işlem yapılmadığını anladık. O gönderiye ben de yorum yapmıştım, bana yaşattıklarını anlattım, sonra yine bana ulaştı. “Bana okul bile bir şey yapamadı sen mi yapacaksın” diye yazdı. Sosyal medya üzerinden tehdit etmeye devam etti. Kanser olan babama bile hakaretler ederek “O da geberecek” dedi. Güneydoğulu olduğum için “Yobaz, pis Kürt, yallah Irak” gibi cümleler sarf ediyordu. Kapalı olduğum için de “Nasıl Müslümansın, kapalılık böyle mi olur” diyordu. Daha ağır hakaretler devam etti. 25 Mayıs’ta CİMER’e şikayette bulundum. Cevap olarak 10 Ocak’ta toplanan üniversite kurulu tarafından kişiye bir dönem uzaklaştırma verildiği söylendi. Sonra savcılığa gittim, dilekçemi verdim. Şimdi oradan olumlu sonuç gelecek olmasını umuyorum. 

TACİZCİLERİN ÜNİVERSİTEMİZDE YERİ YOK
Sağlık bilimleri üniversitesi öğrencisi // Bursa
Sağlık bilimleri üniversitesinde okuyan bir erkek öğrenci olarak kadın arkadaşlarımızın yaşadığı taciz olayları bizleri de derinden sarstı. Yaşadığı tacizlerden bunalan bir öğrencinin bu konuyla ilgili açtığı bir hesap T.G isimli şahsın aynı okuldaki birçok kişiye benzer şekilde tacizde bulunduğunu ortaya çıkardı. Bu tacizi uzun süredir yaşayan ve son radde olarak savcılığa dilekçesini sunan bir kadın öğrenci ise, farklı birçok hesaptan tacize uğradığını ve ölüm tehditleri aldığını belirtti. 2019-2020 öğretim döneminin başında ise birçok mağdur öğrenci bu şahsın yaptığı tüm işleri belgelendirerek dekanlığa dilekçesini sundu lakin çözüm olarak yalnızca uzaklaştırma alması yine aynı okulun öğrencileri tarafından tepkiyle karşılandı ve internet üzerinden öğrenciler bu tepkilerini dile getirdi. Onlarca öğrenci kanıtlarla bu şahsın kendilerini taciz ettiğini söylese bile eğer şimdi kalıcı çözümler için bir şeyler yapılmazsa yıllar sonra hepimizin çocuklarına öğretmen olacak ve belki yeniden maalesef gazetelerde elim olaylarda görmek zorunda kalacağız. Taciz yalnızca fiziksel olmayabilir! İnsanların okula gitmekten bile çekinmesine sebep olmak, korkuyla arkalarına bakmak zorunda bırakılmak normal değil. Bir şeyler yapılmalı! Öğrencilerin sesi bu kez duyulmalı. Aynı bölümde okuyan erkek öğrenciler olarak kadın arkadaşlarımızın yaşadığı bu taciz olayına karşı vermiş oldukları mücadelede onları desteklediğimizi her yerde ifade edeceğiz.