Bankacılık ve sigortacılık bölümünden mezun olduktan sonra kendi dalımda iş bulamadığım için fabrika hayatına ilk adımımı CT Otomotive atarak başladım. Bu süreçte üretimde çalışan bir emekçi kadın olarak hak ve hukuktan habersiz çalışmaktaydım. Akrep ve yelkovanı satın alan sermaye, zaman ve emek gücümüzü sömürüyordu. Yoğun çalışma koşularını, verilen kötü yemekleri üretim sahasındaki kadın emekçi arkadaşlarımızla çay ve yemek molalarında “Bu durumu nasıl düzeltebiliriz?” diye konuşmaya başladık.
Bunu sadece montajdaki kadın arkadaşlarla konuşuyorduk ama işin en güzel tarafı bu düşüncemizde yalnız değildik. Enjeksiyondaki arkadaşlarla da aynı fikirdeydik. İki bölümü ortak kılan şey yıllarca asgari ücretle çalıştırılıp, zam verilmemesiydi. Hakların verilmeyeceğini ancak alınabileceğini anladığımızda Petrol-İş Sendikasıyla adım attık.
Kısa sürede yüzde 60 çoğunlukla yetki başvurusunda bulunduk. Fakat şirketin oyalaması ve günümüzdeki yasaların etkisiyle örgütlü sürecimiz yetki almak için üç yıl uzadı. Bu süreçte şirket yönetimi, mühendis konumundaki bir kişiyi alıp şirkete genel müdür yaptı. Genel müdür ilk çalışmasına, sendika sürecini baltalamakla başladı. Aylık sadece 40 TL’lik erzak yardımı yaparak işçiyle arasına büyük duvarlar örüp bölmeye çalıştı. Bizler örgütlü olduğumuz sendikada öncümüzle bu oyunların üstesinden gelip hep birlikte dik durduk. Genel müdürün ikinci hamlesi bireysel sözleşme talep edişiydi. Bunu üretim sahasındaki yandaşlarına üç beş kuruş verip alet ediyordu.
Yoğun iş çalışması sırasında insan kaynakları tarafından çağrılarak sözleşme fesih kağıdı önüme konularak işten çıkmam istendi. İlk defa karşılaştığım bu durumda ne yapacağımı bilemediğim için fesih kağıdını imzalamayıp arkadaşlarımla vedalaşmak istedim. Neden çıkarıldığım sorusuna cevap da “Banka promosyonlarını ve zam haklarını talep ettiğim ve sendikaya üye olduğum için için işten çıkarıldığım” oldu. Bunu insan kaynaklarının gözlerinden anlıyordum ama yönetim tarafından şirketin küçülmeye gideceği söylendi, “Eleman fazlalığı var” diyerek işime son verildi. Beni işten çıkarmadan bir süre önce ikinci şirketin açılacağını duymuştum. Tutarsız davranışlarını her zamanki gibi göz önüne serdiler. Benden sonra beş arkadaşım daha sudan sebepler bahane edilerek işten atıldı. Tek sebep anayasal haklarımızı kullanıp sendikaya üye olmaktı.
İşimizi geri istiyoruz. Ekonominin zor olduğu bugünlerde iş bulmak kolay değil. Var olduğumuz fabrikalarda, kötü çalışma koşullarına kadınlar olarak mahkum değiliz. Sendika haktır engellenemez. İşimizi geri istiyoruz.
İlgili haberler
Chinatool işçisi kadınlar: Sendikamızı kendimiz se...
Gebze’de kurulu fabrikada ağırlıkla kadınlar çalışıyor. Patronların istediği sendikaya değil, kendi...
Sandığı aşan taleplerimizle 1 Mayıs’a
Herkesin çözüm için ayrı ayrı fikri var, ancak talepler etrafında birlik olma fikri zayıf. Ama yan y...
Flormar’da 297 gün direnen işçilerden Sultan Kılıç...
Her türlü zor koşula, engele ve baskıya rağmen 297 gün ısrarla devam eden bir kararlılıktı bu. Hem u...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.