Sözcü.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Çetin’in yemek teklifini kabul etmediği için mobbinge uğradığını ve işten atıldığını söyleyen Sözcü Gazetesi Eski Muhabiri Melis Bayraktar, yaptığı özel röportajların yayımlanmadığını hatırlatarak, işe iade davası ile birlikte taciz ve mobbingden suç duyurusunda bulunduğunu söyledi.

Yaşadıklarına ilişkin gazetemize konuşan Bayraktar, daha önce Fransa’da gazetecilik yaptığını, ancak zorunlu nedenlerle 2017 yılında İstanbul’a döndüğünü ve 2017 temmuz ayında Sözcü gazetesinde çalışmaya başladığını aktardı. İki ay sonra sözcü.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Musfata Çetin’in “Senin kalemin iyi, seninle bir akşam yemek yiyelim, pozisyonunu konuşalım” dediğini ifade eden Bayraktar şöyle devam etti: “Bu konuşmayı ofiste de yapabileceğimizi söyledim ve yemek teklifini reddettim. Bu teklif bir süre sonra ikinci kez tekrarlandı, ben yine reddettim. Ben özel röportaj muhabiriyim. Her gün gazeteye gidip gelmeme gerek yok. Ancak bu olay sonrası Mustafa Bey beni haftanın altı günü sabahtan akşama gazeteye getirtti. Ben gazetede ne yapacağım diye sorduğumda da ‘Ne yaparsan yap, çay iç, kahve iç’ dedi.”

HABER YAPMAMA ENGEL OLUNDU

Yaşadığı süreç sonrası Mustafa Çetin ile daha mesafeli olduğunu, bu mesafe sonrası Çetin’in de kendisine “Çok kötü haber yapıyorsun. Sen çok kötüsün, başarısızsın” şeklinde çıkışlarda bulunduğunu ifade etti. Avrupa’da bazı yayınlarda da söyleşilerinin yayımlandığını anlatan Bayraktar, “Müzisyen Carla Bruni’yle söyleşi yaptım, fotoğraflarını çektim yayımlanmadı. Yine ünlü Tenisçi Rafael Nadal’la yaptığım söyleşi yayımlanmadı. Cannes Film Festivali’ni izleyen tek Türk gazeteciydim, ancak haber yapmama engel olundu. Başka gazetelerden kopyala yapıştır yapılarak festival haberi yapıldı” dedi.

2018 mayıs ayında yaşadıkları bir diyalog sonrası hakarete uğrayarak işten kovulduğunu söyleyen Bayraktar yaşadıklarını birkaç kez Sözcü Gaztesi Sahibi Burak Akbay’a da ilettiğini ama bir sonuç alamadığını ekledi. İşten atılması sonrası işe iade davası açan Bayraktar, Çetin hakkında ‘taciz’, ‘hakaret’, ‘tehdit’ ve ‘kişilerin huzur ve sükununu bozma’ suçlamasıyla suç duyurusunda bulundu.

KADINLARIN DESTEĞİNİ BEKLİYORUM

Yaşadıklarını 5 Aralık Kadın Hakları Günü’nde Twitter hesabında kamuoyu ile paylaşan Bayraktar, şu çağrıda bulundu: “Kadının kadına destek olması gerekiyor. Biz birbirimize destek olmazsak kimse bize destek olmaz. İnsanlar ‘Nasılsa benim başıma gelmedi’ deyip susuyor ve bir köşeye çekiliyor. Muhtemelen benim müdürüm benim ona dava açmayacağımız düşündü. Bu kişi bu duruma bu kadar alışkın ki rahatlıkla bunları yapabiliyor. Ya da bu kadar alelade davranamaz. Bu nednele kadınların, kadın gazetecilerin desteğini bekliyorum.”

ÇETİN’DEN ‘SORUŞTURMA YOK’ İDDİASI
Melis Bayraktar’ın hakkındaki iddialarını sorduğumuz sözcü.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Çetin ise yapılan suçlamaların “deli saçması” suçlamalar olduğunu savundu. Bayraktar’ın 5 ay önce işten çıkarıldığını ifade eden Çetin, “Ben 11 yıldır Sözcü gazetesindeyim. Ergenekoncu, Balyozcu, FETÖ’cü gibi suçlamalar yapıldı bana. Şimdi bir de tacizci oldum, Bu çok ağır bir suçlama, hicap duyuyorum bu durumdan” dedi. Bayraktar’ın hakkında suç duyurusunda da bulunduğunu hatırlattığımız Çetin, “Avukatlarım bütün adliyelere baktı suç duyurusu için ama Bayraktar’ın suç duyurusunda bulunduğuna dair bir şeye ulaşamadılar. Hakkımda suç duyurusu olduğuna dair bana resmi bir şey gelmedi, ne zaman suç duyurusunda bulunmuş, ortada herhangi bir şey yok” diye konuştu. Avukatlarının Bayraktar hakkında iftira davası açmak için başvuruda bulunduğunu ifade eden Çetin, yayımlanmayan haberlerle ilgili de “Ben bir genel yayın yönetmeniyim. Hangi haberin yayımlanıp hangi haberin yayımlanmayacağına ben karar veririm. Haberlerin yayımlanmasını
uygun görmemişim demek ki” cevabını verdi.

BAYRAKTAR: ÇETİN İFADEYE GİTMEMİŞ

Çetin’in hakkında bir suç duyurusu olmadığı sözlerini sorduğumuz Bayraktar ise şunları dile getirdi: “Adli tatil sonrası suç duyurusunda bulundum. Cumhuriyet Savcısı Ibrahim Bozkurt benim ve iki şahidimin ifadelerini aldı. Mustafa Bey’in de ifade vermesini bekliyor ama anladığım Mustafa Bey ifade vermeye gitmemiş. Mustafa Bey’in eline kağıt ulaşmış, ancak kendisi ifadeye gitmemiş.”