GEBZE

Gebze Kadın Platformunun çağrısıyla bir araya gelen kadınlar, "Kadın emeğini görünmez kılan, savaşlarla yoksullaştıran, güvencesizleştiren ve yaşam hakkını elinden alan, otoriter politikalarınızı kabul etmiyoruz" dedi.

Gebze Eski Çarşı Çeşme Önünde buluşan kadınlar, "Kadın cinayetleri politiktir", "Yaşasın 8 Mart yaşasın kadın dayanışması" ve "İstanbul Sözleşmesi yaşatır" sloganları atarak Kent Meydanına yürüdü. Gebze Kadın Platformu adına basın açıklamasını Eğitim Sen Kocaeli 2 No’lu Şube Kadın Sekreteri Alev Çalımbay okudu.

"Kadını birey olarak görmeyen, aile içinde toplumsal cinsiyet rollerine hapsedip kamusal alandan uzaklaştırmaya çalışan AKP-MHP iktidarının 2025 yılını 'Aile Yılı' ilan etmesine, bu söylemle ve beraberindeki politikalarla kadınları eve, aileye ve erkeğe tabi kılmanın zemini oluşturmasına karşı sözümüzü örgütlüyoruz" diyen Çalımbay, "Son günlerde adını sıkça duymaya başladığımız nüfus politikalarıyla iktidar, bakım emeğimizden daha yüksek verim alabilmenin, böylece kendi sorumluluğunu bizlerin sırtına yüklemenin hesabını yapıyor. Yani AKP-MHP iktidar bloğu bize aile dışında var olma seçeneği tanımıyor. Çocuk bakımının kadının değil, ebeveyn sorumluluğu olduğunu, her iş yerine, her mahalleye ücretsiz, 7/24 açık, nitelikli kreşler açılmasının gerekli olduğunu hatırlatıyoruz. Çalışma yaşamında ucuz, yan, yardımcı çalışan olarak görülmek değil, sendikalı, güvenceli iş ve insanca yaşayacak ücret istiyoruz" dedi.

Kadınların tüm zorlu koşullara rağmen direndiğini söyleyen Çalımbay, "Bölgesel kayyıma karşı, Antep’te ucuz iş gücüne, Temel Conta’da, Tkıs’da, belediyelerde insanca yaşamak ve güvenceli çalışmak için, As Kaynak’ta sendika hakkına sahip çıktığı için direniyor" dedi.

"Gebze Kadın Platformu olarak, bizi yok sayanlara, sizin yerli ve milli, ‘kutsal' duvarlarınız bize dar gelir diyor, tüm kadınları erkek egemen sınırlara ve kapitalist sömürüye karşı emek ve özgürlük mücadelesini büyütmeye çağırıyoruz" diyen Çalımbay, "Kadın emeğini görünmez kılan, savaşlarla yoksullaştıran, güvencesizleştiren ve yaşam hakkını elinden alan, otoriter politikalarınızı kabul etmiyoruz" diye konuştu.

'GÜLHAN İÇİN ADALET, TKIS İŞÇİLERİYLE DAYANIŞMA'

Basın açıklamasının ardından direnişteki TKIS Blinds işçisi kadınların 8 Mart mesajı alanda okundu. Ayrıca geçen yıl Darıca'da bir erkek tarafından katledilen eski Migros Depo direnişçisi Gülhan Esen'in kardeşi de eylemde söz aldı. Gülhan'ın kardeşi, 11 Nisan günü saat 15.00'te Gebze Adliyesinde görülecek davaya çağrı da yaptı.

PETROL-İŞ 

Petrol-İş Gebze Şubesinde örgütlü fabrikalarda çalışan kadın işçiler 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde iş yerlerinde basın açıklamaları gerçekleştirdi.

Petrol-İş Gebze Kadın Komisyonu üyesi kadınların yer aldığı eylemlerde, "Yaşasın 8 Mart", "Kadın yaşam özgürlük" ve "İnsanca bir yaşam istiyoruz" sloganları attı. 

Petrol-İş Gebze Kadın Komisyonu üyesi kadınların fabrikalarda gerçekleştirdiği eylemlerde okuduğu basın açıklaması ise şöyle:

"Tüm dünya emekçi kadınlarının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 8 Mart hepimize kutlu olsun!

Kadın işçiler olarak her geçen gün daha da ağırlaşan sorunlarla karşı karşıyayız. Artan hayat pahalılığı ve düşük ücretler nedeniyle geçinmek imkânsız hale geldi. İş yerlerinde güvencesiz çalıştırılıyor, örgütlenme hakkımız engelleniyor. İşten çıkarmalar artıyor, esnek ve kuralsız çalıştırılma dayatılıyor. Kadın emeği hem evde hem iş yerinde sömürülüyor. Bu yüzden 8 Mart ruhuyla birleşmeye, mücadelemizi büyütmeye her zamankinden daha çok ihtiyacımız var! 

Fotoğraflar: Petrol-İş

KOCAELİ

Kocaeli Kadın Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelen kadınların yürüyüşü, polis tarafından engellenmek istendi. Gökkuşağı bulunan dövizlerle yürüyüş yapılmasına izin vermeyeceğini belirten polis, kadınlara “Bu kadın yürüyüşü, LGBTİ yürüyüşü değil” dedi.

Açıklamada, iktidarın “Aile Yılı” adı altında cinsiyet eşitsizliğini pekiştirdiği vurgulandı. “Kadınların esas sorumluluğunu aile bakımı ve ev işleri olarak tanımlayan, iş hayatını ise esnek ve düşük ücretle çalışmadan ibaret gören anlayış daha da güçlendirilmek isteniyor. Bunun yanı sıra, ‘genel ahlak’ kavramıyla gündeme getirilen yasa tasarılarıyla toplumsal yaşam dini referanslarla yeniden şekillendirilmeye çalışılıyor” ifadeleri yer aldı.

Açıklamada ayrıca, hak savunucularının ve muhalefeti temsil eden siyasetçilerin cezalandırıldığı, kayyım atamalarıyla halkın iradesinin gasp edildiği ve baskı politikalarının artırıldığı vurgulandı. “Tüm bu antidemokratik uygulamalar kadınları derinden etkilemektedir. Kayyım atanan belediyelerde, toplumsal cinsiyet eşitliğine olumlu etkileri olan projelere ilk olarak son verilmektedir” denildi.

Kadınlar, kamusal alanların sermayenin çıkarlarına göre şekillendirilmesine, kadınların ucuz iş gücü olarak görülmesine ve LGBTİ'lere yönelik nefret söylemlerine karşı mücadele edeceklerini belirterek eylemlerini sonlandırdı.

Fotoğraflar: Evrensel