DERGİMİZDEN
Sohbet ilerledikçe evden her gece gelen gizemli tıkırtıyı sordum. Eşinden gizli çalıştığını söyledi. Eşi çalışmasına karşı çıktığı için o da eşi gece vardiyasında çalıştığında dikiş yapıyormuş.
Kadıköy’de tekstil işçisi, öğrenci, özel sektörde çalışan 21 kadın, Seray Şahiner’in yazdığı, Nihal Yalçın’ın oynadığı Antabus’u izledi ve sonra birbirine anlattı oyunu izlerken neler hissettiğini.
Üniversiteli kadınlar dertlerini yazıyor. Okurken aynı zamanda çalışmak zorunda olduklarını anlatıyor. Canlarını en çok sıkan şey de her gün artan boyutlarla yaşadıkları taciz.
“Yol aldığı bataklıktan, omzunu yalandan saran şalını çıkarıp, atıp, sımsıkı sarıldığı kızıyla, demir adımlarla yürüyüp çıkıyor Kudret. Önüne uçsuz bucaksız yemyeşil bir ova serilidir artık.”
Bir mücadele ağı kurmak ve en önde de işine, geleceğine sahip çıkmak isteyen kadın işçilerin durması gerek. Yoksa atı alan Üsküdar’ı geçer!
Babam tersaneden emekli. Maddi olarak sıkıştıklarında babam “Tazminatım var, onunla hallederiz” derdi, öyle de oldu. Şimdi bu hakkı elimizden almak istiyorlar. Kadınlar olarak daha duyarlı olalım.
“Neden olmasın” diyorum, “Bizle başlar sonrası gelir belki.” “Senle benle olacak iş değil. Bizi hemen atarlar” diyor, “Bak kıdem de kalkıyormuş.” “Orası belli olmaz” diyorum, “Biz bi birleşelim de!”
Diyorlar ki 15 yıl çalışman gerekiyor kıdem tazminatının bir bölümünü alabilmek için. Geri kalanı emekli olunca alacakmışız. Benim emekli olacak kadar çalışabileceğimin garantisi var mı?
Kıdem tazminatına saldırılar yeni değil. Ama şimdi, iştahla kıdem tazminatının fona devredilmesini dillendirebiliyorlarsa bu, işçilerin ve sendikaların dağınıklığındandır. Hakkımızı yedirmeyelim.
Kamu emekçilerinin iş güvencesinin kaldırılması sıradan bir yasal değişiklik değil! Amaç kadın emekçileri güvenini kaybetmiş, kimliksizleştirilmiş birer çağdaş köle haline getirmek...
Brezilya fönü deyip geçme, korkunç zararları var yapana. Büyük bir kuaför zincirinin kuaförü Sema, binbir emek ve uluslararası dayanışmayla “sağlıklarını” nasıl geri kazandıklarını anlatıyor.
“Adresim ayakkabılarım gibidir; benimle birlikte yolculuk eder. Nerede haksızlığa karşı mücadele ediliyorsa, evim orasıdır.”
Tuzluçayırlı kadınların yaşamı değiştirmek için büyük emekle kurdukları dernekleri 1 yaşında! “Daha fazla öğrenmeye, daha fazla biriktirmeye, daha fazla dayanışmaya ihtiyacımız var.”
2 çocuklu bir işçi kadın... Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği ile değişen hayatını yazarak anlatıyor çocuklarına. Çünkü yazmak biraz da mücadeledir...
Bir şiddet ve o şiddetin içerisinden tek başına sıyrılıp ayağa kalkan bir kadın hikayesi daha. Nurten’in yüzünde vakur bir gülümseme hayata karşı ‘Ben kazandım’ diye.
Milliyetçilik ve muhafazakarlığın yoğun olduğu, kadınların da bu muhafazakarlık altında ezildiği bir ilçe Sincan. Bir mahallesinde kadınların kendine güvenmesi ve yaşadıkları değişim okunmaya değer.
İngiltere’de seçmen kadınlar Muhafazakar partinin adayı, Başbakan Theresa May’den giderek uzaklaşıyor. Bunun en önemli nedeninin ise eğitim ve sağlık alanındaki kesintiler ve uygulanan politikalar.
Eşit ücret yasasına uyduğunu iddia eden Google’da kadınlar erkeklere göre daha düşük ücret ve tazminat alıyor.
İnsan hayatı bu kadar ucuz değil. Bir doktorun para hırsı bakın başına neler getiriyor.
Tarih boyu kadına yüklenen “annelik” rolünü reddeden, eril iktidarın sunduğu “kadınlık” hallerini ellerinin tersiyle iten on “güzel” kadının hikâyesini bulacağınız bir çalışma: Kadınlar Hep Vardı.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.