Toplu iş sözleşmelerinin sosyal haklar yüzü
‘TİS’ler yeni kazanımların yanı sıra kazanılmış hakların güvenceye alınması açısından da vazgeçilmez bir yerde duruyor.’

Kadınların haklarının sistematik biçimde budandığı, hatta budanması için açıkça fırsat kollandığı bir dönemden geçiyoruz. Üstelik bu, yeni bir durum da değil. Ne zaman bir kriz, sıkışmışlık baş gösterse faturası ilk önce kadınlara kesiliyor. İlk işten çıkarılanlar kadınlar oluyor. Çocuk, hasta ve yaşlı bakımı gibi toplumsal sorumluluklar kadınların “doğal görevi” gibi gösteriliyor; sanki evin dışına çıkmaları, üretime katılmaları bir lütufmuş gibi…

Oysa kadınların üretime katılımı, toplumsal refahın da, eşitliğin de temelidir. Bugün, sendikalı ve örgütlü kadınlar sadece iş güvencesi için değil; onurlu, eşit, şiddetsiz bir yaşam için de mücadele ediyor. Toplu iş sözleşmeleri de bu mücadelenin en somut kazanım alanlarından biri haline geldi. Regl izni hakkı buna güzel bir örnek. Kadın işçilerin her ay kendi belirleyecekleri bir günde kullanabilecekleri regl izni, bugün birçok sözleşmeye girdi. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün ücretli izin sayılması da öyle…

8 Mart’ta ücretli izin kazanımı

8 Mart’ın ücretli izin sayılması, regl izninin toplu iş sözleşmesi taslağına bir kazanım olarak yazdırılmasının işçi sendikaları açısından ilk örneği o dönem şube başkanı olduğum DİSK Genel İş 7 Nolu Şube ile Bornova Belediyesi’nde yaşandı. 2017 yılında belediye işçileri 696 sayılı KHK ile sözde taşerondan kadroya geçiş uygulamasında sendikasızlaştırılmış ve Haziran 2020 yılına kadar özgür toplu iş sözleşme yapma hakkı aynı KHK ile ellerinden alınmıştı. İşçilerin taleplerine sahip çıkmaları neticesinde 2018 yılında KHK’ya rağmen imzalanan sözleşmeyle hem Yüksek Hakem Kurulunun son bağıtladığı sözleşme yırtılıp çöpe atıldı hem de kadın işçiler için regl izni, 8 Mart’ta ücretli izin hakkı kazanıldı. Aynı sözleşmeyle doğum yapan kadın işçiye yasal sürenin yanı sıra ek olarak sekiz hafta ücretli izin hakkı, süt izninin iki saate çıkarılması, şiddet uygulayan işçinin maaşının altı ay süreyle eşine ödenmesi gibi önemli kazanımlar elde edildi. Bu örnek kazanımlar başka iş yerlerinde de devam etti.

Şiddetle mücadelede TİS’ler

İş yerinde yaşanan taciz, şiddet, mobbinge karşı mücadelede olduğu kadar iş yeri dışında yaşanan şiddete karşı da TİS’ler bir güvence. Şiddete maruz kalan kadın işçilerin sığınmaevlerine yönlendirilmesi, iş yerinde alınacak önleyici tedbirler ve disiplin hükümleri gibi uygulamalar gerçekleştirilebiliyor. 2020 yılında Bornova Bornova Belediyesi’nde, bu yıl Manisa Belediyesi’nde imzalanan sözleşmelerde bu konuda önemli kazanımlar elde edildi. Örneğin; İstanbul Sözleşmesi ve İLO 190 Sayılı Sözleşme maddeleri açıkça yazıldı. Bu büyük bir adımdı bizim için. Sözleşmelere iş yerinde mobbing, taciz, şiddet, ayrımcılık olaylarının yaşanmaması için caydırıcı maddeler eklendi: Aile içi şiddete başvurduğu belirlenen işçinin ücreti ve tüm sosyal yardım alacakları altı ay boyunca eşine ödenir, işçinin iş akdi feshedilir maddesi gibi.

Kadın işsizliğine karşı maddeler

Ekonomik bağımsızlığını elde etmiş bir kadın, hane içinde yaşadığı şiddetle görece daha kolay başa çıkabiliyor. Kadına yönelik şiddetle mücadelede kadınların üretimde yer almaları hayatı önem taşıyor. Bu nedenle işçi alımlarında kadınlara öncelik tanınması, periyodik sağlık muayenelerinin, işveren tarafından karşılanması gibi maddeler aynı yıl toplu iş sözleşmesi kazanımına dönüştü. Bu maddeler kadınların hem işgücüne katılımını kolaylaştırıyor ve hem de sağlığını koruyor. Bunlar, sayılarla değil hayatlarla ölçülebilecek kazanımlar.

Kazanımın şartı sürecin öznesi olmak

Bu kazanımlar; öncesinde verilen mücadeleleri bir yana bırakırsak kadınların TİS taslak çalışmalarının doğrudan parçası olmasıyla, tek tek iş yerlerinde yürüttükleri tartışmalarla taleplerini taslak metnine ekletmeleriyle ve sonrasında da TİS taslağına sahip çıkmalarıyla mümkün oldu.

Yani tüm bu maddeler durduk yere gelmedi. Kadınlar bir araya geldi, tartıştı, önceliklerini belirledi, komisyonlar kurdu ve hep birlikte mücadele etti. Yerel sendika şubelerinde kadınlarla yapılan her toplantı, sadece bir hazırlık değil; aynı zamanda bir dayanışma alanıydı. Bu nedenledir ki toplu iş sözleşmeleri bizim için sadece ücretlerin yükseltilmesi mücadelesi değil; kadın işçilerin ekonomik, sosyal haklar kazanmasının mücadelesidir.

TİS’ler kadınların hakkına yönelik artan saldırılara karşı, kadın işçi ve emekçilerin eşitlik mücadelesinin önemli bir alanıdır. Dolayısıyla TİS’ler yeni kazanımların yanı sıra kazanılmış hakların güvenceye alınması açısından da vazgeçilmez bir yerde duruyor.

Bugün aile yılı adı altında kadınlara esnek, güvencesiz düşük ücretlerle çalışma dayatılırken, iş yaşamıyla uyumluluk adı altında kadınları aileye daha bağımlı kılacak, şiddeti ve eşitsizlikleri artıracak yasa ve uygulamalar gündeme getirilirken TİS süreçleri buna karşı mücadelelerin de bir alanı olmak zorundadır.

Çünkü biz biliyoruz: Kadınlar örgütlendikçe, taleplerine sahip çıktıkça bu saldırılar püskürtülebilir ve ne krizler ne baskılar bu mücadeleyi durdurabilir.

Kazanılmış sosyal haklardaki özel maddeler
■ 8 Mart’ın ücretli izinli sayılması
■ Ayda bir gün ücretli regl izni
■ Doğum yapan işçiye yasal izin süresinin üzerine sekiz hafta ücretli izin hakkı
■ Yasal izin süresi bir buçuk saat olan süt izninin iki saate çıkarılması
■ Hamile kadınlara günlük bir buçuk saat işin başında ya da sonunda ücretli izin hakkı
■ Emzirme odaları kurulması ve çocuk bakım yurtları-kreş açılması
■ Çocuğunu anaokulu, kreş ve ilköğretime başlatacak olan işçiye adaptasyon sürecinde çocuklara yardımcı olması için beş iş günü ücretli izin verilmesi
■ Eşi doğum yapan işçiye yedi iş günü ücretli izin verilmesi
■ Mobbing uygulayan amirlere üç gün yevmiye kesintisi, tekrarlaması halinde iş akdi feshi
■ Kadına, çocuğa, hayvana şiddet uygulayan işçinin iş akdinin feshi, altı aylık ücret alacağı ve TİS haklarının eşine ödenmesi
■Kadınlara özel gıda kartları, belediye spor tesisleri ve spor kurslarından ücretsiz yararlanma hakkı, HPV aşısı ve mamografi gibi sağlık taramaları

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Metal sektöründe toplumsal cinsiyet ve örgütlenme:...

MESS görüşmelerinde kadın işçilerin yer almıyor oluşu, regl, süt izni, taciz, ücret eşitsizliği, kad...

İşçi sınıfı mücadelesinin temel aracı: Grev nedir?

‘İşçiler daha iyi bir yaşam sürmek için, daha iyi bir ücret almak için kapitaliste karşı mücadele et...