Son günlerde sosyal medyada taciz ifşaları yapıyor kadınlar. Önemsiz değil, elbette çok önemli. Ama sonuç alma açısından yeterli görmediğimi söylemeliyim.
Taşeron diye bir çalışma sistemi var. Bu sistemde çalışan işçi kadınlar bırakın sosyal medyada yaşadıklarını açıklamayı, kendi çevresine bile açıklamakta zorlanıyor yaşadıkları tacizi. Çünkü açıklasa belki de evde boşanmaya kadar gidecek, belki işsiz kalacak, belki de işyerinde mobbinge uğrayacak. O nedenle çoğumuz sessiz kalıyoruz yaşananlar karşısında. Kalmayanlarımızın da başına gelmeyen kalmıyor.
Ben de hemen hemen her kadın gibi işe girdiğim ilk günden, şahıs emekli olana kadar taciz ve devamında mobbinge maruz kaldım. 2000’li yıllarda üniversitede işe başlamamla bu ofis hastalığıyla karşı karşıya geldim. Amir sıfatındaki şahıs ilk günden itibaren hareket ve imalarla sürekli ve fırsatlar yaratarak taciz etti. Sürekli karşı gelerek, tersleyerek kendimi korumaya çalıştım.
Şahsı Rektörlüğe kadar şikayet ettim. Yine bana yakın hissettiğim kadın bölüm başkanına yazılı olarak sıkıntımı anlattım. Sonuç mu? Görev yeri değişikliği ve artan mobbing oldu. Aslında diğer çalışanlara da yapıyordu. Mesela altında çalışan tüm kadınları bir araya toplayıp uygunsuz oturma şekli ve eliyle yaptığı hareketlerle hepimizi taciz ettiği oluyordu. Ama işsiz kalırız korkusuyla kadın olarak haklarımızı pek bilmediğimiz ve o zaman örgütlü olamadığımız için sessiz kalıyordu kadınlar. Bize “İspatlayın 30 yıllık memuriyetimi yakarım” diyen bir üst düzey yetkiliye ses kayıtlarıyla ispatlamamıza rağmen “Elin delisinden kendi delimiz daha iyidir” cevabı aldık. Hiç onaylamadım ama çaresiz kalmak böyle bir şey. Kendimi koruyabilmem için mafyatik yollara başvurdum. Yani kendi kanunumu kendim yaptım ve şahsı dövdürttüm. Ama bu şahıs zorbalıklarından hiç vazgeçmedi, hırsla eylemlerine titrini kullanarak devam etti. Beni oradan oraya sürerek, çok büyük iftiralar atarak devam etti. Emekli olana kadar da sürdü bu. Emekli oldu kurtuldum. Gerçekten artık her alanda kendimizi korumak, kollamaktan çoook yorulduk.
Özellikle işyerlerinde tacize karşı kadınların yasalarla korunması gerekiyor. Ve örgütlü mücadele… Ne yazık ki bu ifşa ve teşhirlerle ancak bir yere kadar gidilebilir. Evet belki korku salıyor, belki bir farkındalık yaratıyor ama o kadar. Tacize karşı mücadele daha örgütlü ve hukuku da değiştirecek biçimde sürdürülmeli diye düşünüyorum.
Fotoğraflar: Ekmek ve Gül
İlgili haberler
İş yerlerinde taciz: Anlatması zor, çözmesi örgütl...
Sağlık, büro, temizlik, belediye işçisi kadınlar iş yerlerinde karşılaştıkları tacizi anlatıyorlar....
Fabrikalarda şiddet ve taciz: Ses çıkarmak kolay d...
Fabrikalarda taciz alabildiğine yaygın, kadınlarsa borç yükü, işten atılma kaygısı, ‘adım çıkar’ kor...
ILO 190: İş yerinde şiddete karşı bir dayanak
ILO 190 iş yerinde şiddet ve taciz konusunda yazılmış en kapsamlı metin. Biliyoruz ki işyerlerinde d...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.