Tokat’ta Almus'a bağlı bir kasaba Kızıldere. Çoğu Alevi köyleri gibi merkezden uzak, yerleşim yok denilebilecek yere kurulu. 12 Eylül sonrası ismi değişen pek çok yerleşim yeri gibi onun da ismi değişmiş, Ataköy adını almış. Kızıldere'nin köylerinden biri: Katranlık Mahallesi.
Uzun süre alt yapı sistemleri oluşturulmamış, oluşturulsa bile takip edilmemiş. Günümüzde nüfus kalabalık, su sıkıntısı çeken pek çok köy gibi bir araya gelip dayanışma ile köprüler, su kanalları, cemevleri inşa etmiş, yapılmayan yolları yapmış, yaptırmışlar. Nüfusun çoğu farklı şehirlere göç etse de köylüler birbirlerine yakın yerlere taşınmış ve birbirlerine dayanak olarak büyük şehirlerde hayata tutunmaya çalışmışlar. Ama topraklarından da kopamamış Katranlıklılar.
Katranlık Mahallesi Şubat ayında meydana gelen ve hepimizin içinde büyük bir yıkıma ve öfkeye sebep olan deprem sonrası, yaşamını idame ettirmeye çalışan kız kardeşleri için dayanışma halinde. İstanbul’da kurulu Katranlık Mahallesi Derneği Kadın Kolları, Ekmek ve Gül’ün çağrısını yaptığı Kız Kardeşlik Köprüsüyle Hayatı Yeniden Kuruyoruz kampanyasına destek veriyor. Derneğin kahvaltısında kadınlarla bir araya geliyoruz. İçimiz buruk, memleketten gelen kuşburnu reçelini imece usulü aldığımız simitlere sürerken Kız Kardeşlik Köprüsü’nden bahsediyoruz. Önce herkes elinden geldiğince katkıda bulunmaya çalışıyor, “Ay sonu bir an önce gelse de dayanışmaya daha fazla katkı sunabilsek” diyor. Taşıma su ile değirmen dönmez diyenlere inat kadınların inanç ve kararlılığıyla tıkır tıkır işliyor o değirmen.
İlk önce Şengül söz alıyor: “Deprem bir felaket değil, bir doğa olayı. Asıl felaket süreci yönetemeyenler, yeterli önlemi almayanlar ve tüm bunlara göz yumanlar” diyor. “Deprem bölgesinde olduğumuzu unutmamalıyız, buna göre önlem almalıyız, bilim ve eğitime daha fazla önem vermeliyiz” diyor.
‘TAKİPTEYİZ’
Derneğin Kadın Kolları Başkanı Döndü Elvan, kadın dayanışmasının ne kadar önemli olduğunun altını çiziyor. 6284’ün önemini hatırlatıyor. Kendisine Cumhurbaşkanlığı seçimi için 6284 sayılı Şiddetin Önlenmesi Kanunun kaldırılması talebi ile oluşturulan Cumhur İttifakını hatırlatıyorum, gülümsüyor Başkan. Kadın haklarının seçim malzemesi yapılamayacağını söylüyor. “Seçim zamanlarında, siyasal krizlerde neden ilk akla gelen kadınların hakları ve kazanımları oluyor?” diye soruyor. Seçim sürecinde de İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden yürürlüğe koyacak partilerin çalışmalarını yakından takip ettiklerini, seçim sonrası İstanbul Sözleşmesi’nin peşini bırakmayacaklarını dile getiriyor. Demlikte kalan dem ile son çaylarımızı içerken “Daha sık bir araya gelmeliyiz” diyor Nilgün, kadınlarının birbirine ihtiyacı olduğunun, dayanışmanın bir araya gelmenin önemini hatırlatıyor ve ekliyor: “Biz kadınlar olarak örgütlenirsek her şeyin üstesinden gelebiliriz, değiştiremeyeceğimiz hiçbir şey yok.”
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.