Okullar, birçok beceriyi öğretirken ideolojilerin oluşmasında ve sürdürülmesinde aile ile birlikte en etkili kurumlardır. Tüm çocukların eğitim almaları belli bir yaşa kadar devlet güvencesindedir. Bunu tartışmaya açmak hele kız çocukları için ayrı okulların açılmasını istemek, temel eğitimi kapsayan bir tehlikeyi de barındırmaktadır.
Gerici çevreler bilinçli bir şekilde karma eğitime yönelik tehlikeli bir süreci örüyor. Halihazırda lise ve imam hatip ortaokullarında sadece kız veya erkeklerin gittikleri okullar var. Mesleki teknik eğitim kurumları da tek cinsiyet üstünden gündüzlü ve yatılı olarak var. Kız öğrencilerin eğitim gördüğü bir okulda çalışan, aynı zamanda orta, lise, üniversite eğitimini kadın okulunda yapmış biri olarak bu konuda görüşlerimi paylaşmak istiyorum. Kuruluş amaçlarının başında ayakları üstünde duran, iyi bir anne, ev kadını, iyi bir eş yetiştirmek olan bu okullar, meslek liseleri olarak cinsiyetçi iş bölümü ve cinsiyete göre meslek seçimini de güçlendiriyor.
OKULDAKİ AYRIŞMA TOPLUMSAL ALANLARA KAYABİLİR
Çalıştığım okulda hizmet sektörüne ara elaman yetiştiriliyor. Kimi okullarda erkek öğrenciler de bulunuyor. Karma durumda çalışan bir öğretmen okuldaki kız kavgalarının, disiplin sorunlarının ciddi oranda azaldığını ve akademik başarının da olumlu etkilediğini ifade ediyor. Bir diğer erkek öğretmen, karma okullarda kız-erkek ilişkilerinde kimi zaman sorunlar yaşansa da genellikle kendilerini kontrol, iş birliği ve ifade etmede kız öğrencilerin daha becerikli olduklarını söylerken, bir başka dikkat çektiği durum ise şu oluyor: “Okullarda ayrıştırma toplumsal alanlara doğru kayabilir, bu da kadının sosyal yaşamdan kopmasına yol açabilir.”
KIZ OKULUNDA OKUMAK BENİ NASIL ETKİLEDİ?
Ben lise, üniversite dönemlerinde kız okulunda okudum. Benim açımdan özellikle lisede beklenen cinsiyet ayrımcı normlara uygun eğitim, üniversite hedefimi zorlaştırdı. “Hanım hanımcık” olma kendimi yalıtılmış ve dışlanmış hissetmeme sebep oldu. Özgüvenim azdı ve erkekleri arkadaş gibi değil sadece sevgili ve evlilik ilişkisi ile normalleştiriyorduk. Arkadaş ilişkisi kuramıyorduk. Erkek öğretmenlerimize karşı aşırı ilgimiz oluyordu. Onların kadın öğretmenlerle ilişkilerini gözlemliyordum. Erkeklerle konuştuğumuzda ceza alıyorduk ki ben kadın-erkek eşitliğinin nispeten sağlandığı bir ailede ve şehirde yaşadım. Erkeklerle konuşurken utanıyordum, edilgen olmuştum. Kendi üniversite tercihinde bile etkili olabilecek kadar direnememiştim. Bir kadın için ideal mesleğin çocuk gelişimi öğretmenliği olduğu gibi söylemlere teslim olmuştum.
EŞİTLİKÇİ OKUL ORTAMI VAZGEÇİLMEZ
Çoğu kız öğrenci okulu sevmediğini, ailesi tarafından zorla verildiğini ifade ediyor. Erkeklerle okul dışında, mahallede, parklarda sosyalleşiyorlar. Bu da eve geç gitme, ailelerle sorun yaşama ve istismara uğrama ihtimallerini artırıyor. Çünkü normal bir kız-erkek arkadaş ilişkisi kuramadıklarından birbirleri hakkında yanlış yargılar oluşturmuş olabiliyorlar. Karma bir eğitim sürecinde öğrenciler karşı cinsle arkadaşlık kurmak, tartışmak, bazı alanlarda ortak üretmek, iş birliği yapmak, kendini ifade etme, özgüven geliştirme konusunda deneyimler oluştururlar. Birbirinin özelliklerini tanıyan, farklılıkları ve benzerlikleri olduğunu bilen ve buna saygılı bireyler olmanın ön koşulu demokratik, eşitlikçi aile ve okul ortamlarıdır. Bu yüzden karma eğitim vazgeçilmezdir.
Görsel: Pixabay
İlgili haberler
Karma eğitime saldırıda gaza basıldı, kadınlar tep...
EMEP Milletvekili Sevda Karaca, CHP Milletvekili Gökçe Gökçen, Havle Kadın Derneği Başkanı Rümeysa Ç...
5 maddede 'Kadın Üniversiteleri'ne neden karşıyız?
Erdoğan’ın talimatıyla ‘Kadın Üniversitesi’ 2021 Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda yer alarak res...
Afganistan'da yeni hükümetin Yüksek Eğitim Bakanı:...
Afganistan'da Taliban hükümetinin Eğitim Bakanı: Karma eğitim olmayacak, ders içerikleri gözden geçi...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.